BAYAT MAKARON | Miraculous

2. Eskiler

Marinette Dupain-Cheng'in Ağzından...

"Zeki görünümlü bir aptalsın."

"Kendi sıfatını bana anlatıyorsun Plagg."

"Peh, laflara bak! Hayatında benim kadar doğru konuşan biri tanıyamazsın." Ellerimi havlu peçetelerle kurularken ona maskaranın kirpiklerime yük bindirdiği ağırlıkla baktım. "Doğru mu yoksa yanlış mı konuşuyorsun Bay Obur?"

"Yalan yanlışla işim olmaz," O bile bunu kuşkuyla söyledi. O da kendine inanmamıştı resmen. Yeşil kedi gözleri bana çıktığında peçeteleri çöp kutusuna attım. "Ama senin bir aptal olduğun doğru."

"Benimle beş yıldır birlikte yaşıyorsun ve hâlâ bana karşı ittifak kuruyorsun Plagg."

"Ne ittifakı? İttifak falan kurduğum yok benim." dediğinde ben söylemeden siyah küçük çantama girdi. "Adrien'ı kaçırma. Böceğinin sana şans vereceği yok, beş yıldır uğraş veriyorsun. Bana beş yılın hesabını yapıyorsun ama sen de hâlâ aynı çizgide ilerliyorsun. Kör!"

"Daha fazla saçmalayamazdın. Hayatıma kimseyi almıyorum ve Adrien benim arkadaşım. Arkadaştan da öte, kardeş! Beni sinir etme yoksa peynirlerinde büyük bir çöküş yaşarsın Obur Kedi!" dediğimde beni umursamadı. Göz devirerek çantamın mıknatıslı düğmesini kapattım. Plagg yine saçmalamaya başlamıştı. Beş yıldır uğraş içerisindeymişim! Uğraş saf ettiğim falan yoktu. Buggoboy beni sadece partneri olarak görüyorsa görsündü, bu benim için hâlâ bir yenilgi ya da bir kaybediş değildi. Zaten kaybetmem için önce kazanmam gerekiyordu.

Kazanmadığım şeyi kaybedemezdim.

Aynı çizgi üzerinde yürümüyordum. Fikirlerim ve görüşlerim yıllar önceki Marinette'in saf düşünceleriyle bir değildi. O zamanlarda da reddediliyordum ama en azından Wonderbug şakaya karışık flörtlerime gülüyor ve o da dalgaya alıyordu. Yaşını bilmediğim, hatta yaşını geçin tanımadığım birinden hoşlanıyordum ve ben bunu değiştirmeye çalışmıştım. Luka ile denemek istedim, başardım sandım ama onunla da yapamadım. Hawk Moth -artık Shadow Moth- olduğu sürece ben düzenli bir ilişki yaşayamazdım. Hayatım bahane ve beyaz yalanlarla doluydu. Aslında hayatım bir film gibiydi ve sanki ben bir oyuncuydum. Sadece metin üzerine değil, doğaçlama yaşıyordum bu hayatı.

Düşünecek çok şey vardı ama o her seferinde ağır basan taraf olmayı beceriyordu...

Wonderbug. Daha da eskiye gidersem size Bay Böcek diye tanıtabilirim. Yıllar önce, Hawk Moth'la ilk yüzleşmemizde kendisine bir mahlas bulamamıştı. Acemi çatışmamız boyunca ona Bay Böcek diye seslenmiştim. İki kahramanı ilk kez kayıt altına alan Alya ise bizim olduğumuz gibi onun da acemi görüntülerinde Wonderbug aslında Bay Böcek olarak bilindi. Bu yüzden yanlış anlaşılma ve komik görünen bu hitap onu sinir ederdi. Hâlâ ona Bay Böcek diye seslendiğim oluyordu ve bana her seferinde alttan alttan bakışlar atıyordu.

İlk görüşte değildi benimkisi, zamanla başlamıştı hislerim. Onunla eğleniyordum ve başarısı benim gözlerimde katlandıkça büyüyordu. Mavi gözlerimin Plagg sayesinde kedi yeşillerine döndüğü ve siyah maskemin beni gizlediği kimliğimle içimden ne geliyorsa yaptım. Hanımefendi olmak eğer ün sahibiyseniz şarttı. Güzel kıyafetler giymeli ve zarif bir yürüyüşe sahip olmalıydınız. Lady Noire, benim siyaha bürünmüş kimliğim ise serbestti. Marinette de serbest olabilirdi ama Lady Noire kadar olamazdı.