21. Hissetmiyorum

700 43 258
                                    

Heyo! Kısa bir bilgilendirme yapıp sizi bölümle baş başa bırakacağım. Fransa'ya göre cinsel erginlik yaşı 15 olarak kabul ediliyor. Yani lukanette birlikteyken bunun bilincindelerdi. Bilgilendirme bu kadar, teşekkür ederimmm.

Ve yorum yaparak okursanız bu yazar çok mutlu olur.
ʘ⁠‿⁠ʘ
Tüm eleştirilere açığım! <3 Çekinmeyin pls.

"Bu hissi istemiyorum. Aşka sahip olamam. Bizi ayırmak için nedenler arıyorum ama işe yaramıyor çünkü sen mükemmelsin ve biliyorum ki sen buna değersin.
Uzaklaşamam..."

The Weeknd, Die For You

🌈

Beni tutacak kimse yoktu. Elimi tutacak, koluma sarılacak ve "Yapma!" diyecek kimse yoktu. Bana yol gösterecek kimse yoktu. "Bunu yap, şunu yap." ya da sadece "Yapmalısın." diyenler vardı da yolun sonunu gösterenler yoktu.

Benim çalışmayan organlarım vardı. Benim onunlayken hissedemediğim hislerim vardı. Çok acıydı hissedemediğim hisleri duyumsamak. Benim gözlerime perde çekilmişti ama perdenin arkasında ne var biliyordum. Onunlayken benim nefeslerim daralır, ciğerlerim sıkışırdı ve bunun niçin olduğu bilirdim. Benim kalbim çok hızlı atar, ritimleri takip edemeyeceğim kadar kaybederdim ama bilirdim, neden kalbimin çılgına döndüğünü bilirdim.

Şimdi... Şimdi hangisi onun için bildiğim hislerdi? Hangisini onunlayken yaşamıştım? Lady Noire mı, Marinette mi? Hangisiydi beni benden alan, bildiğimi unutturup yaptıklarıyla hislerimi canlandıran? Hangiydi aşkı yaşatan? Hangi kimlikti beni seven? Seven...

Ben bilmiyordum. Şimdi hiçbir şey bilmiyor, hiçbir şeye akıl erdiremiyordum. Başlamıştı kafamı kemiren düşünceler ve ben çoktan başlamıştım geleceği düşünmeyi; şimdi olanı, bu olanın getireceğini ve geleceği.

"Na-nasıl?.." Bu ses o kadar çaresiz çıktı ki sanki bana ait değildi. Görüşüm tamamen bulanıktı, seçemiyordum. Bedenimin titrediğini hissediyor ve kalbimin nasıl da terk etmek istercesine çarptığını biliyordum. Geri adımlar atarken başımı bunu reddedercesine sallıyordum. Odadan çıktığımda ve ne yaptığımı bile bilmeden bu odaya en uzak odaya kendimi kitlediğimde de reddediyordum.

Reddediyordum ama dile gelmezdi çünkü bu kaçınılmaz bir gerçekti.

"Be...Benekler gitsin." Ellerim saçlarımı kavrarken dizlerimin üstüne düştüm. Gözyaşlarımın yolu yere kadar uzandı. Tikki küpeden çıktığında şoka girmişcesine ona baktım. Bir şey söylesin istedim. Kâbus gördüğümü ya da başka kahrolası bir şey yaşamış olduğumu söylesin istedim. Halüsinasyon gördüğümü ya da yeniden yanıldığımı söylesin. Yeniden yanıldım, yanıldım ve yanıldım.

Ama Tikki bana bunca yılın taşıdığı sırrın perdesini çekerek baktı. İnkâr etmedi ya da beni geri çevirmedi. Benim gibi endişeli bakışlara sahipti ve kaçamayacağımız bu gerçekliği ifadesine yoğurmuştu...

Yanılgım beni yitirdi.

"Hayır hayır hayır hayır... Hayır!" Elimle ağzımı örttüm. Hıçkırıklarımı boğazıma, gözyaşlarımı pınarlarıma dizdim. Mümkün değil. Bu mümkün değil. Benim çocukluk arkadaşım Marinette, Lady Noire olamaz. Benim beş yıldır sırt sırta savaştığım Lady Noire, Marinette olamaz.

BAYAT MAKARON | MiraculousHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin