Kahvaltımı yaptıktan sonra üstüme üşümemi engelleyecek kalın şeyler giydim. Eldivenlerimi de taktıktan sonra Ada'ya döndüm. "Nasıl olmuşum?". Ada telefonundan başını kaldırıp cevap verdi. " Sıradan ama hoş ". Verdiği cevaba gözlerimi devirip ayaklarıma botlarımı geçirdim.
"Nereye gidiyorsun?" Diye sordu Ada.
"Ateş ile buluşacağım"
"Vazgeç artık şu çocuktan"
"Ne?" Gülerek Ada'ya döndüm.
"Neden vazgeçeyim ki?"
"Kanka, ben ısınamıyorum o çocuğa bir türlü"
"Isınırsın zamanla"
"Bir kere çok gıcık"
Güldüm.
"Ayrıca şerefsizin teki ve çok i-"
Sözünü kestim. "Devam edecek misin buna?"
"Ne?"
"O benim sevgilim, Ada ve ben onu senin tahmin ettiğinden daha çok seviyorum"
Ada kafasını yere indirdi "tamam, Sen öyle diyorsan... "
Görüntüye dayanamayıp Ada'nın yanakların sıktım. Geri çekilip huysuzluk yaptığında bu sefer saçlarını karıştırdım. "Yapma şunu!" Dedi gülerek. Biraz da gıdıklama seansına giriş yaptım. En sonunda adam gülmekten nefessiz kalınca yanağına bir öpücük kondurup kendimi dışarı attım.
Ada'yı anlayamıyorum. Ya da anlamak istemiyordum. Bilemiyorum. Ateş gıcıktı, evet. Bunu inkar edemezdim. Okulun ilk günlerinde bana olan davranışlarından gıcık olduğu kanaatine varmıştım.
Bunları düşünerek giderken Ateş ile buluşacağımız yere vardığımı fark ettim.
Buluşacağımız zamandan erken gelmiştim ama buna rağmen Ateş'i beni beklerken buldum.
Ateş beni geldiğimi fark edince gülümseyerek yanıma yaklaştı. Bir süre sarıldıktan sonra geri çekilip yanağıma bir öpücük kondurdu.
Ben dayanamayıp sordum. "Neden bu kadar erken geldin?"
"Peki sen neden erken geldin?"
İlk önce ben sormuştum. Yani ilk önce onun cevap vermesi gerekirdi. Sinirlenmiştim.
"İlk önce ben sordum!"
"Ne farkeder ki, ilk sen cevapla"
İşin çok fazla uzadığını fark edip konuyu kapattık.
Ateş parmağıyla ormanın girişini gösterip "sence ormana girip etrafı dolaşırsak kaybolur muyuz?"
"Bilmiyorum ana kaybolsak da pek sıkıntı olmayacak benim için zaten yanımda sen varsın"
Ateş söylediğime gülümsedikten sonra "bana güveniyor musun?" Diye sordu.
Tam olarak emin değilim ama galiba Ateş'e güveniyordum. Zaten insanlar sevdikleri insanlara güvenirlerdi öyle değil mi?
Kafamı olumlu anlamda salladım "evet, sana güveniyorum"
"O zaman benim de ormanda birazcık kaybolmaya ne dersin?"
Sadece bu kadar yazabildim üzgünüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FENOMENİST/ TAMAMLANDI
ChickLitBu hikaye fenomen kızımızın yeni bir şehre taşınmasıyla başlar. Yeni okuluna gidecek ve yeni arkadaşlarla tanışacaktır. Ve hayatında ilk defa yaşadığı bir duyguyu tadacaktır. Bu duygu ona neler yaşatacak görelim.