Pratisyen Hekim olan Cansu katıldığı bi davetten kendisine gelen bir telefonu cevaplamak için dışarı çıkar.İçeri geri döndüğünde ise yürürken biriyle çarpışır ve üstüne dökülen alkol cansu için son damla olur
-Körmüsün kardeşim!
BÖLÜMLER YETİŞKİN İÇ...
Gözlerime gelen güneş ışıklarıyla gözlerimi açtım sonra belime dolanan kollara baktım Alessandro bana arkamdan sarılmıştı gerçi bu pozisyona nasıl geldiğimizi de hatırlamıyorum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Alessandro'nun elini kaldırdım ve yataktan çıktım ilk başta biraz homurdansada sonra uykusuna devam etti.
Dişlerimi fırçaladım ve yüzümü yıkayıp mutfağa girdim ve aklıma kahvaltı hazırlamak geldi Alessandro bana italyan yemeği yapmıştı bende ona bi türk kahvaltısı yapiyim dedim ve kollarımı sıvayıp başladım Masaya baktığımda oldukça güzel gözüküyordu gerçi bu kadarı bizim için fazla olmuştu ama dışardakilere de verebiliriz diye düşündüm ama Alessandro kızar mı emin olamadığım için ona sormadan bişey yapmak istemedim sonuçta belli bi otoritesi vardı ve onu adamlarına karşı sarsmak iyi olmazdı -ımmmm günaydın diyen alessandroyla gülümsedim. Alessandro gelip yanağıma bi öpücük kondurdu -hadi otur soğumasın diyip çaylarımızı doldurdum ve bende oturdum ve kahvaltımızı etmeye başladık
Kahvaltı güzel geçmişti ama masadayken Alessandro'nun gelen telefonuyla şimdi yoldaydık ne olduğunu onlamamıştım ama onun gergin olduğu belliydi gerek arabayı kullanan ellerinin parmak boğumlarının beyzlamış olması bi hayli gergin olduğunun işaretiydi .Sessizlik içinde hastaneye geldik bu sessizlik sinirimi bozmuştu -sonra görüşürüz diyip elimi kapının koluna attım elimin üstünde hissettiğim Alessandro'nun eliyle ona baktım -bu akşam müsait misin dediğinde kafam karışmıştı açıkçası -bilmiyorum açıkçası dün yerime başkası baktı benim bu gün nöbetim olabilir neden sordun ki dediğimde yüzüme daha çok yaklaştı sanki -yemek yiyelim dediğinde kafamı salladım -eğer nöbetim yoksa gelirim dediğimde çıkladı -nöbetin olup olmadığını öğren ve bana haber ver bende ona göre ayarliyim tamam mı dediğinde kafamı salladım ve indim arabadan hiç beklemeden oda hemen gitti öküz ya insan bi arkamdan bakar
Katıma çıkıp Stetoskopumu ve önlüğümü alıp kemal hocanın yanına girdim -günaydın hocaların en tatlısı diyerek yanağına bi öpücük kondurdum beni görmemezlikten gelmesiyle hafif güldüm bana trip atıyordu arkadan gidip sarıldım -ya ama kemal beyciğim hiç yakışıyormu size böyle tripler falan dediğimde hiç yumuşamadığını farkettim -o telefonu süs olsun diye mi taşıyorsun kızım sen he,Madem aradığımda açmıyosun niye geri dönmüyosun dediğinde hak vererek karşısındaki oturma yerine oturdum -Haklısın özür dilerim dedim -Alessandro akıl etmişte aramış allahtan e o nasıl oldu neyi varmış dediğinde şaşırdım Alessandro tanıştıklarını söylemişti ama Erekte olmakta zorluk çektiğini söylemez diye düşünmüştüm -siz biliyomuydunuz dedim hala inanamayarak -elbette kızım Alessandro da ailesini de pek severim dediğinde kafamı salladım -ne verdin nezlesi için dediğinde şimdi jeton düşmüştü Alessandro grip falan olduğunu söylemişti sanırım -bişeyi yok ateşi vardı biraz ilaç kıllanmak istemedi zaten dedim verdiğimi ilaçları sisteme girmem gerekirdi ve kemal hocanın adıyla yapabiliyodum bunu o yüzden farkederdi -hmmmmm anladım hadi işinin başına geç dediğinde kafamı salladım ve -hocam bu akşam nöbet bende mi dediğimde kafasını hayır anlamında salladı -bu gece busede nöbet dediğinde kafamı salladım ve asansörü beklerken telefonumu çıkartıp Alessandroya mesaj yazmaya başladım
