Bi Arkadaşım

7.6K 175 4
                                    

İstifamı verdikten sonra hastanenin karşısındaki parkta ıssız bi köşeye geçmiş ağlıyordum canım arkadaşım buse beni yalnız bırakmamıştı tabiki de
-ya kızım bu kadar ağladığına değer mi hem kemal amca sana demedi mi ben sana daha iyi yerde iş bulucam diye
-ben işinde değilim buse herkesin bana nasıl baktığını ben yanlarından geçerken nasıl fısıldaştığını görmedin mi?
Asıl zoruma giden şey Burak hocaya bişey olmamasıydı herkes benim burak hocayı ayartan bi orospu olduğumu düşünüyordu her sabah yanıma gelip sürekli yanımda gibi gözüken aylin ve niceleri... İyiliğim dokunan insanlar bile benim böyle bişey yapmıycağımı savunmamıştı
-telefonun çalıyo Alooo diyen buseyle kendime gelip çantamdaki telefonu buldum Alessandro arıyordu burnumu çekip öksürerek kendime gelmeye çalıştım
-efendim dedim mutlu çıkarmaya çalıştığım sesimle
- bebeğim noldu diyen Alessandro bendeki bu değişimi bi kelimeyle anlamışmıydı yani
-kime ne oldu bilmemezlikten gelmek en iyisi adamla daha dün sevgili olmuştuk ve ben ilk günlerimizde kendi sorunlarımla onu boğmak istemiyordum
-sesine ne oldu cansu! sertleşen sesiyle onu kızdırmayı becermiştim
-bişey olmadı Alessandro ne olabilir ki dediğimde bide üste çıktığıma inanamıyordum buse bana sen gerizekalısını pandomin yaparak anlatıyordu yanımda
-Cansu sesin kötü geliyo dediğinde kolay kolay pes etmiyceğini anladım
-Alessandro gerçekten bişey yok sadece çok işim var sonra konuşalım mı dediğimde
-peki öyle olsun güzelim... Öğle yemeğini birlikte yiyelim sizin hastanenin içindeki kafede? dediğinde paniklemeye başladığımı hissediyordum
-yok ya orda yemiyelim dediğimde Alessandro:
-niye? demişti
-ya çünkü ordaki yemekler çok kötü dediğimde Alessandro güldü
-hmmmmm bunu bildiğim iyi oldu dosyaya ekliycem dediğinde ne dediğini anlamlandıramadım
-ne dosyası dediğimde
-hastanenin %55'ini satın aldım ve bikaç değişiklik yapmak istiyorum italyadan sağlam bi ekip getirttim birkaç güne burda olurlar dediğinde
-hmmmmm anladım öğle yemiğini senin iş yerine yakın bi yerde yesek hatta iş yerinde bile yiyebiliriz
-yemek molan'ın bu kadar uzun olduğunu bilmiyordum diyen Alessandro şu an benden acayip şüpheleniyo olsa gerek
-buse beni idare eder senin iş yerinde yiyelim olur mu dediğimde beni onaylamıştı
-olur bebeğim
-görüşürüz dediğimde
-görüşelim diyip telefonu kapattı

-Kızım salak mısın sen? Hayır aşk aptallaştırır olayını falan mı yaşıyoruz Alessandro söylesene o Gamze'nin götünü bi indirsin
-buse saçmalama ya ne diycem şey beni istifa etmeye zorladılarda bi sende konuşur musun mu diycem dediğimde buse çıklamıştı
-Bu adam hastanenin %55 ine sahip değilmi istese gamze hanımı bile kovar ki hak ediyo da neyse , ay hele o sekreteri olucak kadın herkese yaydı herkes onun sayesinde biliyo ama şey demiş Burak hoca masum falan diyomuş
-kendi ağzınla söylüyosun işte buse ben orda işime devam etmesem bile kimse bana saygı falan göstermez herkes beni bi metres olarak görüyo dediğimde buse daha fazla üstüme gelmeyip bana sarıldığında gözyaşlarımı tutamadım ve hıçkırarak ağlamaya başladım
-şhiii geçicek hem bu yaptıkları yanlarına kalmıycak elbet dönüp dolaşıp halettiğini bulucaklar diye arkadaşıma tebessüm ettim
-tamam sen git hadi seni de kovucaklar birinin eve ekmek getirmesi lazım dediğimde buse gülüp yanımdan ayrıldı

Bi süre daha parkta oturup yürümeye başladım titriyen telefonumu çıkarttım ve arayan kişiye baktım Bianca beni arıyordu o günden sonra hiç konuşmamıştık
-efendim
-canım benim nasılsın diyen bianca'nın şefkatli sesi gözlerimin dolmasına sebep olmuştu her şeye ağlamama sinir oluyordum
-iyiyim sen dediğimde
-vaktin var mı coffee içelim dediğinde onu onayladım
-olur yarım saatte gelirim dediğimde sevindiğini söyleyip kapatmıştı

Taksiden inip evin önüne geldiğimde kapıdaki korumalar kapıyı açarak beni içeri yönlendirdi
-dolcezza mia hoşgeldin (tatlım) diyip kollarını bana sardığında şaşrımıştım açıkçası aramız soğuk olur diye düşünmüştüm
-hoşbuldum dedim bana böyle şefkatli davranması tekrar ağlamama sebep olucaktı sanırım gözlerim şimdi den dolmuştu
-ah canim ne oldu dediğinde direkt gözlerimi kaçırdım ağlamaktan gözlerim biraz kızarmıştı birazda şişmişti olanları biancadan saklamadım en başından ona anlattım kahvelerimizi içerken

Love...Love...Love (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin