• 31. Bölüm •

75.7K 3.4K 3.1K
                                    

Not: karakterler için kesin bir tip asla koymuyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Not: karakterler için kesin bir tip asla koymuyorum. Tamamen hayal gücünüze kalmış. Giflerde ise gördüğünüz yüzlerden çok hareketlerini Kemal ya da Aşkın'a benzettiğim için koyuyorum.

🐿

Uzun boylu genç, sıkıntıyla bir nefes verdi. Aklı evden çıkmadan önce yatakta uyurken bıraktığı bebeğinde kalmıştı.

Dün gece banyoda yaşadıkları o muhteşem anlardan sonra, kendisi kısa bir duşla temizlenmiş ve sonrasında da Aşkın'la güzel bir şekilde ilgilenmişti. İlk önce ılık suyla vücudunu dikkatli bir şekilde yıkamış ve durulamıştı. Sonrasında yine bir bebek gibi kucaklayıp yatağına götürmüş ve saçlarını kurutmuştu. Bu anların hepsinde ise Aşkın garip bir şekilde susmuş ve kendisini izlemişti sadece.

İtiraf etmeliydi ki, her ne kadar konuşkan hallerine bayılsada bu heli de ayrı bir hoşuna gitmişti.

Bebeğinin dünkü hali gözünün önüne gelince farkında olmadan gülümsedi.

"Geldi dürzüler."

Mahmut'un sesini duyunca dudaklarındaki gülümseme anında yok oldu.

Dün, Okan yanına nefes nefese gelip olayı baştan sona hızlı bir şekilde anlatırken delirmek üzereydi. Her ne kadar ilk önce gidip buna cesaret etmiş gavatların ağzını, burnunu kırmak istesede yapamamış ve kendini Aşkın'ın kapısında bulmuştu. Yüzünün halini gördüğünde ise daha önce hiç tatmadığı bir duyguyu tatmıştı. Karnına bir yumruk yemiş gibi hissetmişti. Bu öyle bir yumruktu ki, tek bir darbesi bile insanı yıkabilecek kadar güçlüydü.

Kolları arasında ağladığı zaman, kalbinde hissettiği acı ise diğer yaşadığı hiçbir duyguyla karşılaştırılamazdı bile. Çok daha kötüydü.

İşte o andan sonra içinde tutamadığı bir öfke vardı. Gece boyunca göğsünde bir kedi gibi yatıp uyumuş bebeği bile bu öfkeyi götürememişti.

Ve düzgün bir sıra dayağı çekmeden de o öfke geçmeyecekti. O yüzden sabahı zor etmişti. En sonunda ise dayanamamış, Okan'ı sabahın köründe uyandırıp çoçukların ismini almıştı. Mahmut'a da kısa bir mesaj atıp hepsini mahalleden biraz uzakta olan kumlu sahanın oraya çağırtmıştı.  Sonra, zorda olsa uyuyan bebeğini yatakta tek bırakıp hava daha yeni aydınlanmışken evden çıkmıştı. O gelene kadar uyanma ihtimaline karşı Okan'ı da eve bırakmayı ihmal etmemişti.

"Buyur abi bizi çağırmışsın."

Duyduğu gevşek ses sinir kat sayısını daha da yükseltirken onlara bakmadan oturduğu banka sırtını yaslamıştı.

Cebindin sigara paketini çıkardı. İçinden bir dal alıp, dudakları arasına yerleştirdi. Elinde oynadığı çakmak ile tek hamlede sigarasının ucunu yakarken, derince içine çekti zehri ve çakmağını tek hamlede kapatırken dudağının kenarından dumanını dışarı verdi.

Cesur Velet (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin