XX

554 77 68
                                    

Kıkırdamalarımı durduramıyordum.
Gülmekten gözlerim neredeyse dolacaktı ama San hala durmuyordu.

" Lütfen dur."

Ama durmadı.
Beni daha çok gıdıklamaya devam etti.

Gülüşlerim kahkahalara dönüşürken gözlerimi açamıyordum bile. Tek hissettiğim şey gıdıklanmaktı ve bu beni güldürüyordu.

" Şöyle kahkaha atmanı özlemişim."

Ellerini çektiğinde bana gülümseyerek bakıyordu.
Derin nefesler almaya başladım gülüşlerimin arasından.

Bir teneffüstür nasıl gıdıklıyorsa artık, ellerini çekmesine rağmen hala etkisinden çıkamamıştım. Gülmem kesilmiyordu.

Birkaç dakika sonra mayışmış bir şekilde durdurabildim gülmelerimi. Gözlerine baktığımda beni izlediğini görmüştüm. Ona kızmam gerekiyordu ama şuan o kadar çok gülmüştüm ki nasıl kızabileceğimi bilmiyordum.

" Hadi gel, seni bizimkilerin yanına götüreyim."

" Tamam."

İkimiz de ayağa kalktık. Ama daha biz bir adım atmadan bizim tayfa sınıfın kapısının önünde belirmişti bile.

Onlar bizden önce davranmışlardı demek ki.

Onlara el salladım. Saniyeler içerisinde yanımıza vardılar.

" Selam gençler. "

Rosè ile klasik el tokuşturmamızı yaptıktan sonra Jennie ve Yunho'ya yöneldim.

Selamlaşma işimiz bittiğinde hepimiz birbirimize adeta "ne yapacağız şimdi" der gibi bakıyorduk.
Bunu ilk bozan Yunho olmuştu.

" Açım. Kim beni doyurmak ister?"

" Ben değil."

Jennie bir göz kırparak omuz attı yanındaki bedene.
Yunho yüzünü buruşturdu.

" Sen ne zaman istedin ki zaten pinti!"

" Eğv eğv eğv."

Onların her zamanki haline gülümsedim.

" Hadi kantine gidelim o zaman. "

" Şey diyorum ya, şimdi yemeyelim bir şey öğle arasında güzel bir sofra kurarız nasıl fikir?"

Jennie'nin ortaya attığı fikre itiraz Yunho'dan gelmişti hemen.

" Olmaz! O zamana kadar aç kalamam ben doyurun beni."

" Olum 2 teneffüs kaldı öğle arasına, ölmezsin ya! "

" Ölürüm ben, sen sus! "

Araya girmesem ayak üstü birbirlerini yiyeceklerdi.

" Tamam o zaman şöyle yapalım. Kantine gidelim Yunho'ya atıştırmalık alalım, öğle arasında da Jen'in dediği gibi güzel bir sofra kurarız."

" Sofra kuralım diyorsunuz da o nasıl olacak? "

" Sipariş edeceğiz. Ay yeni çok güzel bir kimchi'ci açılmış ara sokakta, oradan söyleriz!"

" Tamamdır. "

Hepimiz sonunda aynı fikirde karar kıldığımızda kantine inmek için harekete geçmiştik.

Yunho bir kolunu omzuma attı diğer yandan da Rosè'nin omzundan destek alıyordum. Sanırım yükümü onlara vermeyi seviyordum, ama onlar bunu bilmese de olurdu.

Sınıftan çıkarken dikkatimi çeken görüntü ile gözlerim bir saniyeliğine yan tarafa kaydı.

Hongjoong ile Hyunae kavga ediyorlardı.
Bir dakika, ne?

just friends | seongjoong ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin