Son Kurtlar -Stray Kids Omegaverse/Vampire AU-

Bölüm 49

(Lütfen önceki bölümleri okuyup okumadığınızdan emin olun ^^ İyi okumalar!~)

(Ayrıca hepinize şimdiden musmutlu yıllar!!^^)

--------

Hongjoong ve Seonghwa karşı karşıya öylece duruyordu, söylenecek fazla bir şey olmadığını ikisi de çok iyi biliyordu. Birbirilerinin duygularını hissedebiliyorlardı ve ikisi de durumu kötüleştirmeye niyetli değildi.

Bu yine de Seonghwa'nın aniden öne atılıp Hongjoong'a sarılmasını engellemedi ve ikisi de diğerinin bağımlılık yaratıcı kokusunda yüzmeye başladı. 

''Lütfen güvende kal.. sana dönmek için elimden geleni yapacağım aşkım. Sadece her şeye rağmen mutlu kalmaya çalış olur mu? Kendini kaybetmenin sebebi olmak istemem asla...''

Omega kıkırdadı ''Joongie.. kendimi kaybetmemin tek sebebi sen olabilirsin. Beni bu kadar güldürüp ağlatabilecek tek kişi sensin..''

Vampir eşine üzgünce gülümsedi ''Biliyorum.. seni seviyorum Hwa. Hep mutlu kalmanı ve çok sevilmeni istiyorum. Bize bir şey olursa buradakilerin annesi gibi olacaksın..''

Seonghwa başını olumlu anlamda sallarken bakışlarını yere çevirdi.

''Seninle gurur duyduğumu biliyorsun değil mi? Birbirimizi anlamak için genelde konuşmamıza gerek olmuyor''

Omega bunu duyunca daha da üzüldü ''B-bana fazla sorumluluk yüklendiğini hissediyorum Hongjoong... bunu sensiz yapabileceğimden emin değilim''

Hongjoong eşinin çenesini tuttu ve cevap olarak onu tutkulu şekilde öptü.

''Joongie... döndüğünde.. bizim de bir yavrumuz olsun''

Vampirin gözleri büyürken yüzüne samimi bir gülümseme yerleşti ''Nasıl istersen yakışıklı prensim''

Seonghwa kızarıp gülümserken eşinin üstünde bıraktığı kelebeklenme etkisinin tadını çıkardı.

Kısa süre sonra Minho ve Jisung çifte doğru geldi, ikisi de Seonghwa'ya bakıyordu. Jisung ona gülümsedi.

''Luna'nın burada kalması gerektiğini biliyorsunuz, biz de ona senin bakmanı istiyoruz. O bizim kıymetli yavrumuz ve geri dönemeyecek olursak sevecen, sorumlu ve güçlü bir annesi olmasını isteriz. Felix ve Seungmin kendi bebekleriyle meşgul olacak ve Yunho da fazla baskı altında olacaktır, bu yüzden bu görev için seni düşündük''

Aile liderlerinin neyi kastettiğini daha anca anlayan Seonghwa'nın gözleri kocaman açıldı.

''Bunu yapabilir misin?'' diye sordu Jisung.

Seonghwa hızla başını olumlu anlamda salladı ''E-elbette yaparım... ama bundan emin misiniz?''

Jisung gülümsedi ve Luna'yı onu dikkatle tutacak olan Omegaya verdi ''Minho ve benim geri dönememe ihtimalimiz olduğunu biliyorsun. Bu olacak olursa Luna'nın sevgiyle büyümesini istiyoruz''

Minho ve Jisung Seonghwa'nın uzun zamandır kendi yavrusunu istediğini biliyordu ve eğer Hongjoong görevden geri dönemezse Luna Omegayı hayatta tutacak olan tek şey olurdu.

''Ama istediğimiz bir şey daha var'' dedi Minho.

Seonghwa çifte bakarken gözleri parlıyordu, Hongjoong eşiyle bir kez daha gurur duydu.

''Ona bizden bahsetmeni istiyoruz. Ebeveynlerinin nasıl kişiler olduğunu ve neye benzediğimizi bilsin'' 

''Felix ve Seungmin bu konuda sana yardım eder, sonuçta bizimle daha fazla zaman geçirdiler. Tek istediğimiz biz ölecek olursak bunu onun güvenliği için yapmış olduğumuzu ve onu ölesiye sevdiğimizi bilmesi'' bu sırada Jisung'un yanağına bir gözyaşı süzüldü ''Tanrım neden ağlıyorum ki şimdi? Güçlü bir anne olmalıyım'' diye güldüğünde herkes çok üzüldü.

''Sorun yok Ji'' dedi Minho eşinin belini tutarak, sonra da Seonghwa'ya döndü ''Ona bizden bahsedeceğine söz verir misin?''

Seonghwa ağlamamak için kendini zor tutuyordu ''Elbette! İkinizin de ne kadar harika birer ebeveyn olduğunuzu ona kesinlikle anlatacağım!'' 

Minho ve Jisung Omeganın tekliflerini kabul etmiş olmasına çok sevinirken Seonghwa kocaman gözlerle kucağındaki yavruya bakıyordu.

''Cidden de ikinize çok benziyor..''

Sonrasında çift Omegaya sarıldı ve ikisi de son kez Luna'nın yanaklarını öptü.

---

San ve Wooyoung bir köşede sıkıca sarıldıktan sonra ayrılıyordu. Vampir sarıldığı bu figürü bırakmayı hiç istemiyordu ama ikisi de bunun gerekli olduğunu biliyordu.

''Keşke seninle gelebilseydim.. Tek başına hayatta kalabileceğine şüpheliyim'' diye güldü San, eşi ise somurtmuştu.

''Geri dönmem için ne de ikna edici oldu!''

''Şaka yaptığımı biliyorsun. Sadece çok endişeliyim.. Seni böylece bırakamayacak kadar çok seviyorum. Ben de sizinle gelsem olmaz mı?''

Wooyoung eşine üzgünce gülümsedi ''Gelemeyeceğini biliyorsun. Burada kalıp diğerlerini koruman gerek. Artık kocaman bir aileyiz Sanni'' dedi eğilip büyüğünü öperek.

San öpücük sırasında genci belinden tutarak daha fazlasını istediğini açıkça belli edince Wooyoung hafifçe güldü.

''Sırf bunun tadına yeniden bakabilmek için geri döneceğim'' 

San da buna gülüp eşine bir kez daha sarıldı ve üstüne kokusunu bıraktı. Sonrasında Felix ve Changbin'in onlara doğru geldiğini gören çift merakla onlara baktı.

Changbin eşini yavaşça San'a doğru itti ve ona gülümsedi ''Wooyoung ve benim bu görevden dönüp dönmeyeceğimiz belli değil... Bunun zor olduğunu biliyorum San, ama eğer dönemezsem... Felix'e iyi bakmanı istiyorum. Onun Alfası ol.''