Umarım seversiniz. Sizleri seviyorum.Lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın 🙈
♥️
Hissettiğim şey korkuyla mutluluk arasında sallanan bir beşikteydi sanki. Öyle hızlı bir sallanıştı ki bu ne yapacağımı kestiremez, ne hissedeceğimi bilemez olmuştum. Tabiri caizse sarsılmıştım. Otobüsten indiğimde Limira Yayınevi yazısını gördüğüm gibi içeri girdim. Duraksayamazdım çünkü bu sefer içeriye girecek cesaretim de kalmazdı.
Son bir kez üzerimi kontrol ettim. Bu sefer koyu kahve saçlarımı açık bırakmayı tercih ettim çünkü ilk iş günü tecrübesi yaşarken defalarca kez utancımdan ya da sinirimden yüz ifademi saklamak zorunda kalabilirdim. Bu konuda gür saçlarımın yardımına sığınıyorum. Altıma siyah düz bir pantolon ve üstüme kalın askılı bir bluz geçirdim. Bu işe alınacağımı duyduğum ilk andan beri hala inanamıyor oluşum bir gerçek.
Uraz Dinçerler... o mu işe almıştı beni? Halbuki konuşurken pek de işe alacakmış gibi durmuyordu. Pis herif! Durduk yere sinirlenesim geldi. Mazur görün lütfen.
Güvenlikten geçtikten sonra çıkmam gereken ofise doğru çıktığımda, geçen Uraz'ın sekreteri olarak gördüğüm kadın belirdi yine önümde. Uzun kahverengi saçları olan çok tatlı esmer bir kadındı.
"Nisan Hanım, hoş geldiniz. Sizi tekrar görmek çok hoş. Ben Ece. Uraz Bey sizi İnsan Kaynakları Müdürümüzle birlikte odasında bekliyor." Adının Ece olduğunu öğrendiğim kadın kollarının arasındaki sekreter dosyasıyla birlikte yanımda yürümeye başladı. Bir manken kadar profesyonel yürüyüşe ve fiziğe sahipti. Tamam ben de çok fazla yemek yiyen biri değildim belki ama neden güzel bir fiziğim yoktu?! Hızlı kilo alıp vermemden dolayı ufak tefek çatlaklarım ve kendimi sinirden abur cuburlara gömdüğümde hintli kadınların alnındaki kırmızı kocaman nokta gibi sivilceleniyordum.
"Dün biraz fazla üzgün görünüyordunuz. Sizi öyle görünce görüşmenizin kötü geçtiğini düşünmüştüm. Şimdi biraz daha iyi misiniz?" Bende kötü bir gün olduğunu düşünmüştüm Ece...
"İyiyim." dedim hafifçe tebessüm ederken. Esmer tenindeki gamzeleriyle çok tatlı bir kadına benziyordu. "Aklım bir şeye takılmıştı da." diyerek ağzımda bir şeyler gevelediğinde Ece ufak bir bakış attı bana.
"Anladım, Uraz Bey genellikle çok kibar biridir. İyi anlaşacağınızdan şüphem yok." Hiçbir şey söyleyemedim. Çünkü söyleyecek bir şeyim yoktu. Ayrıca Uraz herkese kibar olabilirdi belki ama bana pek kibar davranacağını düşünmüyordum. Yine de hiç tanımadığım bir kadına bu mevzuları açamayacağım için sustum. Kapıyı çalıp içeriye girdiğimizde Ece kısaca birkaç şey söyleyip odadan çıktı ve biz kısa bir tanışmanın ardından odada yalnızca Uraz, İnsan Kaynakları Müdürü Can Bey ve ben kalmıştık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİ SEN YAPAN ŞEY
RomantikHerkesin deli olduğunu düşünen bir babaya sahibim. Fakat deliliğin ne kadar güzel olduğunu duymayacak bir sağırlıktaydılar. Hayalleri için çabalayan dil tercümanı bir kadının -ki bu kadınımız oldukça çılgın, neşeli, çakal ruhlu biriydi- eğlenceli...