Harika Hasar

17. Bölüm

İkili o akşamlarını planladıkları gibi film izleyerek geçirdiler ve birbirlerine iyi geceler dileklerini ileterek yataklarına girdiler.

Sabah olduğunda ise Kazem'in dediği kişiler gelmiş, hep beraber kahvaltı masasına oturmuşlardı. Meryem genç adamın da dediği gibi gelen kadınlardan fazlasıyla pozitif elektrik almıştı. Cana yakınlardı ve aile sıcaklığını hissettiriyorlardı ama ister istemez genç kadın annesinin eksikliğini yanında hissediyordu. Kadınlarla beraber gelen erkeklerin dördünü daha önce Hatay'dan ayrılırken gördüğünden dolayı pek fazla yabancılıkta çekmedi.

İkili için dolu dolu üç gün heyecanla geçerken ilk gün Kazem genç kadını yeni arkadaşlarıyla kaynaşması için gelinlik alışverişe yalnız gönderdi, keza kadınlarda sürpriz olsun diyerek erkeklerle kadınların ayrı alışveriş yapmalarını istemişti. Meryeme bu öneri güzel geldiğinden hemen kabul etti.

Genç kadın ilk günün akşam saatine kadar yeni tanıştığı kadınlarla gelinlik mağazalarını dolaştı ve günün sonlarına doğru beğendiği bir gelinliği içine fazlasıyla sinerek aldı. Eteği A kesim olan gelinliğin alt katmanında ki kalın kumaş pudra pembesi tonundaydı. Kollarında ki dantel bileklerine kadardı ve üst dekoltenin açıklığı da kısmi olarak sade dantelle kapatılmıştı.

Kazem ise fazla dolaşmadan girdiği ikinci mağaza da damatlığına karar verdiğinden aynı gün paçalarını diktirmiş ve almıştı.

İlk günün akşamı ikili arkadaşlarıyla beraber evlerinde yemek yediler ve şehir dışından gelenlere kalmaları için ısrar etseler de misafirler ikiliyi yalnız bırakmak adına otele yerleşti. Meryem'in buruk heyecanı, eksik yanı bazı anlarında baş gösterse ikinci gün yüzüklerini aldı genç adamla beraber, üçüncü gününü ise hazırlıklarla geçirdi.

Pek fazla hazırlığa gerek yoktu, sade bi nikâh olacaktı ama bahçede yapacakları için orayı hızlı bir şekilde düzenlemeleri gerekiyordu. O işi de Kazem genç kadının fikrini alarak hızlı bir şekilde halletmişti.

Meryem açık bıraktığı saçlarının dalgalarını belirgin hale getirdikten sonra makyajını da kendisi halledip odasının köşesinde bulunan aynadan kendisine baktı. Yeni tanıştığı arkadaşları ise beğeni dolu cümleler kurarak güzelliğini dile getiriyorlardı ama genç kadın için arkadaşlarının fikirleri değerli olsa da en önemlisi Kazem'in beğenmesiydi.

Birkaç saniye kendisine, heyecanla ve beğeniyle bakan genç kadın arkadaşlarının yardımı ile de açık bıraktığı saçlarının arka kısmına da duvağını takarken ev zili de çalmıştı. Kadınlar memurun geldiğini düşünerek teker teker ve gülümseyerek Meryem'in yanından ayrılıp yalnız bıraktılar.

Meryem ise arkadaşlarının çıkması ile aldığı nefesi buruk bir sevinçle ve heyecanla bırakıp son kez kendi etrafında dönerek baktı, aynanın karşısında durdu.

"Güzel miyim gerçekten" diye kendi kendisine konuştuğu sırada kapısının çalması ile hızlı atan kalbiyle kısaca öksürdü, kapıya döndü. "Gelebilirsin."

Kazem beklediği günün sonunda gelmiş olmasıyla ve eksik sevinci ile kapıyı sonuna kadar arayıp eşikte durdu. Gördüğü güzellik karşısında sadece bakakaldı. Yanında gelen üç kişinin varlığını unutmuşçasına, gördüğü güzellik karşısında söylemesi gereken kelimeler bir an da uçup gitti.

Meryem ise parıldayan gözlerle parmak uçlarıyla oynuyor müstakbel kocasına tebessümle bakıyordu ama devam eden sessizlik ve hareketsizlik karşısında tedirgin oldu, yerinde kıpırdadı.

"Yakışmamış mı."

Kazem odayı yankılatırcasına ve göğsünü şişirircesine aldığı nefesi titrek bir şekilde bırakıp yavaş adımlarla odanın içine geçerek, dünyada da başka kadın yokmuşçasına Meryeme bakıp önünde durdu.