Bakugou x Reader (Bnha x Reader)

Banka

Beğenin lütfen 🔪

Yorum da atın

"Hadi ama Alsie! Nasıl olur da hamburger yerine pizza seçersin?"

Chiru hamburgeri değil de pizzayı seçtiğim için isyan çıkartırken Aven gülerek omuzuma kolunu attı.

"Ne sandın oğlum? Alsie benden."

Chiru oflayarak Andie'ye döndü, "Andie! Sen seç!"

Andie başını yerden kaldırıp bize döndü, "Hamburger."

Chiru büyük bir kahkaha patlatarak kollarını ona sardı, "Adamım ya!"

Achero açık camdan sigarasını içerken başını bize çevirdi, "Bol malzemeli pizzayı hiçbir şeye değişmem. Ve yanında tavuk topları ile."

Kemerlerimizdeki bildirim telsizlerine aynı anda bildirim gelince hepimiz başçavuşun olduğu harita odasına gittik ve masanın etrafında toplandık.

"Olay ne?"

"Merkez bankasına silahlı soygun. İçeride rehineler de var."

Bize döndü, "Gidin."

Başımızı sallayıp kapıya yöneldiğimizde arkamızdan tekrar seslendi, "Katsuki. Sen de git."

Adımlarım durdu ve omuz üstünden limon kafaya baktım.

Çilli arkadaşı ile konuşurken başçavuşun sesi ile direkt peşimizden gelmeye başlamıştı.

Tekrar yürümeye başladığımda benimle birlikte yürümeye başladı. "Selam çavuş."

"Sözümden çıkarsan seni gebertirim."

"Emrinize amadeyim, şu anlık."

"Güzel."

Binadan çıkıp arabaya bindik ve yaklaşık 10 dakika sonra da merkez bankasına ulaştık.

Elimdeki tabletten diğerlerine de planı gösterdim.

"Ön ve arka kapıya ikişerli gireceksiniz."

Başımı limon kafaya çevirdim, "Sen benimlesin."

Omuz silkti, "Sen bilirsin."

Aven ve Chiru arka kapıya gittiğinde Andie ve Achero'da ön kapıya gitmişlerdi.

"Biz hangi kapıya gidiyoruz?"

"Yangın merdiveni ile 2. kata çıkacağız."

"Neden 2?"

"Keyfim ve kahyası."

Yangın merdiveninden 2. katın acil kapısına ulaştığımızda kapının kilitli olduğunu fark ettim.

Sarı limon önüme geçmeye çalıştı, "Ben açarı-"

Onu geri çekip kapıya sert bir tekme attım ve kapı hızla açılarak duvara çarptı.

Yan gözle ona baktım, "Ben de açarım."

İçeri girdiğimizde sırayla odalara bakmaya başlamıştık.

Açtığım kapının ardında sandalyelere bağlı rehineler görünce silahımı sırtıma asarak hızla onlara ilerledim.

"Kaçıyor!"

Limon kafanın sesiyle arkamı döndüğümde çoktan koşup arkadan kaybolmuştu.

"Katsuki!"

Beni beklemeden adamın peşinden gittiğinde iç çekerek tekrar önüme döndüm ve hızla rehineleri çözmeye başladım.

Tam sonuncuyu çözerken arkamdan gelen çıtırtıyla belimdeki tabancayı çıkarıp arkamı dönmeden direkt sesin geldiği yöne ateş ettim.

Arkamı dönüp yüzünde maske olan adama baktım.

Vurduğum bacağına hareket edemesin diye basarak yüzündeki maskeyi çıkardım ve daha sonra da ellerini kelepçeledim.

"Birinin arkasından yaklaşacaksan hiç ses çıkarmaman gerek."

Yavaş yavaş diğer herkes suçluyu yakaladığına dair haber vermeye başlamıştı.

Limon kafa haricinde.

Rehineleri ve suçluyu dışarı çıkarıp Avenler ile buluştum.

"Katsuki nerede?"

Omuz silkerek başımı tekrar binaya çevirdim. "Birden bire suçlunun peşinden koştu."

Telsizimi belimden çıkarıp elime aldım. "Katsuki? Neredesin?"

Ses gelmiyordu.

Her ne kadar o sarı limonu sevmesem de içime kurt düştüğü için tekrar binaya ilerlemeye başladım.

"Ona bakacağı-"

Tam o sırada binanın en üst katındaki camlardan biri patladı ve Katsuki kolunun altına sıkıştırdığı adam ile aşağı indi.

Adamı bize doğru uzattı ve gülümsedi, "Yakaladım."

Polisler adamı alıp götürürken ona baktım. Küçük bir çocuk gibi övgü isteyen gözlerle bakıyordu.

"Aferin."