Bakugou x Reader (Bnha x Reader)

Yardım

Beğenin lütfen 🔪

Yorum da atın

Araba ani frenle etrafı polislerle çevrili evin önünde durduğunda direkt kapıyı açarak arabadan çıktık.

Yüzbaşı Daniel bize geldi ve elindeki tableti bize uzattı.

"Evde 5 silahlı saldırgan var. Elinde rehine olup olmadığını bilmiyoruz."

Diğerleri tabletten evin planını öğrenirken evin bahçesine kadar ilerledim ve camlara bakmaya başladım.

Dördü de yanıma geldiğinde konuşmaya başladım.

"Aven ve Achero, ön kapı."

Başlarını sallayarak ön kapıya ilerlediler.

"Chiru ve Andie, bahçe kapısı."

Chiru çoktan bahçeye yönelmişken Andie durup bana baktı. "Sen?"

Çenemle çatıyı işaret ettim, "Çatı."

Hepsi yerlerini alırken ben de hızlıca çiftlere doğru koştum ve çitin üstüne tırmanarak ordan da çatıya geçtim.

Çatı penceresine geldiğimde önce eğilip camdan içeri baktım ama kimse gözükmüyordu.

Elimi kulaklığıma attım, "Aven ve Chiru, kameralarla içeri bakın."

Yaklaşık 15 saniye sonra ikisinden de kimsenin görünmediğine dair yanıt alınca derin bir nefes aldım.

"Girin."

Ayağa kalkarak cama hızlıca tekme attım ve kırılan camdan içeri girdim.

Diğerleri alt katı kontrol ederken ben direkt üst kata giriş yapmıştım.

Koridorda yavaş adımlarla ilerlerken aşağıdakilerin bağırışlarını duydum. Birkaçını yakalamış olmalıydılar.

O an kulaklığımdan Andie'nin sesi geldi, "Dördü yakalandı, beşincisi burada değil."

"Onları dışarı götürün."

Odalara teker teker bakarken birinin sesini duyduğumda direkt durdum ve sesin geldiği tarafa baktım.

Dolaptan geliyordu.

Silahımı doğrultarak dolabın kapısını açtığımda elleri, ayakları ve ağzı bağlı bir kadın gördüm.

Hızlıca onu dolaptan çıkarıp eğildim ve ayaklarını çözmeye başladım.

"Sakinleş. Artık güvendesin. Ben özel timden-"

Kadın daha çok bağırmaya çalıştığında kafamı kaldırıp ona baktım. Gözleriyle arkamı işaret etmeye çalışıyordu.

Başımı arkama çevirdiğimde birinin karnımın ortasına tekme atması bir oldu.

Hızlıca ayağa kalkarak silahıma uzandım ama ben yetişemeden silahı merdiven boşluğuna attı.

1.85-90 boylarında, 25 yaşlarında bir erkekti.

Ve gördüğüm kadarıyla bir silahı yoktu.

Bana doğru geldiğinde kolunu kırarak duvara yasladım. Tam kelepçeleyeceğim sırada dizime tekme atmasıyla bir adım geri gittim.

Beni o kadar hızlı ittirdi ki merdiven korkuluğundan aşağı sarktım.

Korkuluğa tutunup korkuluğun üstünde dizlerimin üzerinde durdum.

Tekrar bana doğru gelirken yüzünün ortasına sert bir yumruk geçirmemle duvara yapıştı.

Bu sefer bir şey yapamaz diye düşünüp korkuluğun üstünden inerken beni boğazımdan tutup öbür duvara fırlatması bir oldu.

Yere düştüğümde duvara tutunup geri kalkarken öksürerek ona baktım.

"Nereden geliyor bu güç amına koyayım?"

Bana doğru savurduğu diğer tekmeyi kolumda durdurduğum an aniden çatıda bir patlama oldu ve patlamayla birlikte biri adamın arkasına geçerek onu yakaladı.

Adam limon kafanın elleri arasında çırpınırken kaşlarımı çatarak limon kafaya baktım.

Kırmızı gözlerini bana çevirdi, "Kelepçelemeyecek misin?"

Öfkeyle gözlerimi kıstım, "Dua et de kelepçeyi sana sokmayayım."

Kelepçeyi çıkarıp adamı kelepçelediğimde aşağı kattan bir polis memuru gelip adamı götürmüştü.

Ben de rehine olan kadını çözmeye devam etmeye başlamıştım.

Kadın çözüldüğünde ilk yardım ekibi de onu alarak evden çıktı.

Sinirle limon kafaya döndüm, "Sen kimsin lan?"

Şaşırmış gibiydi, "Ben Bakugou Katsuki. Kahraman departmanında-"

"Kahraman departmanından yardım istenildi mi?"

"Hayır?"

Ona bir adım yaklaştım, "O zaman ne sikime buraya geliyorsun?"

Elimle tavanı işaret ettim, "Hem de çatıda koca bir delik açarak?"

"Yardım amacıyla geldim. Sen neden bu kadar atarlısın?"

Onun yanından geçerek merdivenden inmeye başladım, onun da arkamdan geldiğini duyuyordum.

"Neden mi atarlıyım? O adamı yakalamak benim işim! Senin değil!"

"Gördüğüm kadarıyla yakalayamamıştın."

Bahçenin ortasında yürümeyi bırakıp aniden ona dönmemle o da direkt durdu.

"Eğer gelmeseydin yakalıyordum."

Dişlerimin arasından öfkemi dindiremeyerek konuşmaya devam ettim.

"Üzgünüm ama senin gibi patlamalı matlamalı bir özgünlüğüm yok! Bir patlama yapıp adamı yakaladın, ben silahsız onu yakalıyordum!"

Diğerlerinin yanıma geldiğini hissettim. "Alsie? Ne oluyor?"

Andie limon kafa ile benim yanımda durup tip tip ona bakarken derin bir nefes aldım.

"Şu limon kafayı gözümün önünden çekin."

Chiru ortamı yumuşatmak istercesine gülümseyerek limon kafanın önüne geçti.

"Emrinize amadeyiz Kraliçe Alsie."

Arkamı döndüm ve yüzbaşının yanına ilerlemeye başladım.