Bakugou x Reader (Bnha x Reader)

Sandviç

Beğenin lütfen 🔪

Yorum da atın

Kapıdaki kart kilidine kartlarımızı okutup sırayla içeri girdik ve koridorda yürümeye başladık.

Chiru oflayarak başını tuttu, "Başım çok kötü ağrıyor."

Aven ise midesini tutuyordu, "Midem bulanıyor. Sanırım kusacağım."

Achero başını kaldırmadan mırıldandı, "Buradan nefret ediyorum."

Bir elimi cebime soktum, "Kendinize gelin. Zaten böyle olacağınızı biliyordunuz. İçmeseydiniz o zaman."

"Siz ne derseniz haklısınızdır Kraliçe Alsie."

Gülümsedim, "Öyleyim."

Aven limon kafanın koluna hafif bir yumruk attı, "Sen benim odamda mı yattın lan?"

Limon kafa bende suç yok der gibi ellerini havaya kaldırdı, "Alsie bana odayı verdi, kızacaksan ona kız."

Aven başını bana çevirdi, "Andie'nin odasını verseydin ya!"

"Andie odasına başkasının girmesini sevmiyor. Beni öldürürdü."

"Ne yani ben öldürmez miyim?"

Dalga geçercesine öpücük attım, "En azından daha acısız öldürürsün canım."

Koridorun ortasına geldiğimizde hepsi ayrı yönlere dağılmıştı.

Kendime yiyecek bir şeyler almak için mutfağa yöneldim.

Kapıyı açıp içeri girdiğimde masanın üstünde elinde kahveyle öylece yere  bakan Jake'i görünce duraksadım.

Daha sonra buzdolabına ilerledim, "Günaydın aptal."

Dolabı açıp kendime yiyecek bir şeyler aradım ve en sonunda hazır sandviç alarak geri kapadım.

Jake'e döndüm, sanki beni duymamış ve fark etmemiş gibi hâlâ yere dalmış bakıyordu.

Kaşlarımı çattım, "Jake?"

Ona bir adım yaklaştım, "Hey-"

Aniden başını kaldırıp bana baktı ve geldiğimi yeni fark etmiş gibi gözleri büyüdü.

"Ah, günaydın."

"Sana seslendim kaç kez, duymadın mı?"

"Dalmışım baba-"

Kaşlarım havalandı, "Baba?"

Ne diyeceğini bilemez gibi öylece kaldı ve gözlerini sertçe kırpıp açtı.

Gülümsedi, "Pardon, kafam biraz dağınık da."

Birden bire ayağa kalktı ve eliyle kapıyı işaret etti. "Ben gideyim en iyisi. Eğitim vermem lazım."

Ben daha bir şey diyemeden kapıdan çıkıp gittiğinde öylece arkasından baktım.

Mutfaktan çıkıp elimde sandviçle yürümeye başladığımda  bilgisayar tarafında başkanı görünce direkt ona yöneldim.

Konuştuğu polisle konuşmasını bitirmesini bekledim. Polis yanından ayrıldıktan sonra ona yaklaştım.

"Günaydın başkanım."

"Alsie? Günaydın, bir sorun mu var?"

Boş elimi enseme attım, "Şey diyecektim... Jake'in babası mı döndü? Böyle bir şey duydunuz mu?"

Kaşları hafifçe kalktı, "Nikolay mı?"

Başını iki yana salladı, "Buraya geldiği ile alakalı bir şey duymadım. Bir sorun mu var?"

Omuz silktim, "Önemli bir şey değil. İyi günler size."

Andieler'i aramaya başladım ve en sonunda dinlenme alanında buldum.

Andie'nin yanına oturup sandviçimi açarak bir ısırık aldım.

Chiru ve Aven basket makinesinde yarış yapıyordu.

Achero ise cam kenarında oturmuş sigara içiyordu.

Brokoli kafa odanın öbür ucunda yeni edindiği birkaç arkadaşı ile konuşurken limon kafa ise karşımdaki koltukta telefonuyla ilgileniyordu.

Sandviçin yarısını bölerek Andie'ye uzattım. "İstiyor musun?"

Başını iki yana salladı, "Aç değilim."

Omuz silkip tam kopardığım parçayı ısıracakken limon kafanın elimdeki parçaya baktığını gördüm ve iç çekerek ona uzattım.

"Al ulan al, aç ayı."

Hemen elimdeki parçayı alıp yemeye başladı, "Teşekkürler."

İstemsizce güldüm, "Gören sanar günlerce aç bırakmışlar."

Dolu ağzıyla konuştu, "Sanane kızım? Acıkmışım işte."

Yüzümdeki gülümsemem anında tehditkar bir ifadeye dönüştü. Başımla elindeki sandviçi işaret ettim.

"Sus ve yemeğini ye. Sinirlendirme beni."

Sandviçten bir ısırık daha aldı, "Yoksa bana mı sokarsın?"

Başımı ciddi bir şekilde aşağı yukarı salladım. "Çok meraklıysan şimdi de sokabilirim."