Happy Corpses | Minsung

16. Bölüm | Date

Sabah güneşinin sıcak ışığı ile arabayı durdurup, uzun süre sonra yeni bir Lee Know cinayet ile karşı karşıya olmuştuk. Açıkcası katilin kim olduğunu çok net bir şekilde biliyorum fakat şüphe çekmemek için çalışmaya devam ediyordum...

İkimizde -Hyunjin'le ben- arabamdan inip polislerin olduğu bölgeye doğru adımlar attık.
Uzakta bana tandık gelen birisi vardı. Sonra Hyunjin çocuğun üstüne 'Lixie!' diye atlayınca kim olduğunu öğrenmiş oldum.

Felix haklı olarak bana şaşkınca bakıyordu. Daha dün birlikte Hyunjin hakkında konuşurken şimdi beni onun yanında görünce şok geçirmiş olmalıydı tabii ki.

"J-Jisung... sen-"

"Ah evet evet, hoşgeldim. Birkaç gündür şehir dışındaydım" diyerek olanları belli etmemesi için aceleyle lafını böldüm.

"Ama- Oh evet hoşgeldin"

Anlaması için yalvaran gözlerle sahte bir gülümseme oluşturduktan sonra ikisini yalnız bırakıp cesetin olduğu yere gittim.

Cesetin önünde Momo ve Bay Bang bir şeyler konuşuyorlardı. Bay Bang beni fark edince hemen yüzünde güller açıldı.

"Dedektif Han Jisung! Nerelerdeydin böyle"

"Kusura bakmayın efendim, teyzemin rahasızlığı yüzünden şehir dışına çıkmıştım"

"Hayır sorun değil. Neyse ben sizi Momo'yla yalnız bırakayım ki siz çalışın"

Kibar davranışından dolayı saygımdan eğildim. Ve yine bu cadı kadın ile baş başa kaldık.

"Selam Han-ah"

"Selam"

Buruk bir selam verdikten sonra gözüm dalmıştı.

"Teyzene geçmiş olsun"

Dalmış olduğumdan dediğini duymamıştım.

"Hey, sana diyorum!"

"Uh- ne?"

"Hadi ama Jisung, bana doğruyu anlatabilirsin. Aramızda kalıcak"

"Neyden bahsediyorsun"

"İkimizde teyzene bir şey olmadığını çok iyi biliyoruz"

Ama nasıl olabilir bu! İki dakikada yalan söylediğimi anlayamaz. Ayrıca hiçbir şüpheli davranış sergilemedim.

"Ne demek istiyorsun gerçekten anlamıyorum"

"Sen ne dediğimi gayet biliyorsun. Aramızda kalıcak"

"Ben yalan falan söylemiyorum Momo"

"Öyleyse neden seninle aynı zamanda Minho
-yani sevgili yardımcın da kayboluyor?"

Beni fazlasıyla köşeye sıkıştırıyordu. Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Elimden sadece yutkunup omuz silkmekti.

"B-ben nerden bilebilirim"

Cevap vermeden yavaşça üstüme yürümeye başladı. O geldikçe ben geri gidiyordum. Sanırım buraya kadardı. Herşeyi herkese söyleyecek ve Minho da beni öldürücek. Tam konuşmak için ağzımı açıcakken omzumda bir kol hissettim.

"O da nerden çıktı. Bir yere kaybolduğum falan yok"

Kafamı çevirip sesin sahibine baktığımda bu kişinin Minho olduğunu gördüm. Ağzım açık bakıyordum, aynı şekilde Momo'da.