Mingyu ile gerçekleşecek buluşmamıza 1 saat kala hazırlanmaya başladım. Heyecandan elim ayağıma dolanmıştı ve hazırlanmaya nereden başlamam gerektiği hakkında bir fikrim yoktu. Sanırım en iyisi giyinmem olacaktı.
Kıyafet dolabımın önüne geçip kıyafet aramaya başladım -ki bu benim için çok zor olacak.
"Bu çok soft...bu çok rahat...bu fazla- fazla sexy...bu olmaz...bu eski... bu acayip dar... bunun beli açık... bunu giymesi zor... bu, bu muhteşem!"
Hemen dolaptan çıkardığım siyah pantolon ve tişörtü giyip üstümede deri ceketimi geçirdim. Son dokunuşları da zincirlerle tamamladım. Aynada kendime bakınca gözlerim kamaştı. Kendimi bu kadar güzel görmeyeli uzun zaman olmuştu. Şimdi sıra makyajdaydı.
Tüm makyaj malzemelerimi aynanın karşısına koyup elimden geldiğimce yapmaya çalıştım. Fondötenle yüzümdeki bazı benleri kapattım ve gözüme favori kahve rengi farımı yerleştirdim. Bu da yetmediği için dudaklarıma oldukça doğal görünen pembe parlatıcımı sürdüm. Son olarak ise göz altıma siyah göz kalemi çektim ve aynada kendi mükemmelliğime baktım
Az kalsın unutuyordum! Hemen yeni aldığım pahalı parfümü sıkmalıyım. Onu da yaptıktan sonra telefonumu alıp dışarı çıktım ki beni motoruyla bekleyen Mingyu'yu gördüm. Elindeki siyah, kurukafalı kaslı bana uzattı."Atla hadi" Kaskı takıp arkasına oturdum.
"Biraz hızlı süreceğim. Bana sıkıca sarıl"
Hareket etmeye başladığında sıkıca beline sarılmıştım. Bana bazı şeyleri hatırlatıyordu...
"Yeterince geç kaldığın için biraz hızlı süreceğim. Belime sıkıca sarıl"
Yaşadığım dejavu aklıma onu sokuyordu ve bu rahatsız ediciydi. Deli gibi onu düşünüp durmaya başlamıştım. Sanırım ona alışmıştım, ama artık o benim için bir şey ifade etmiyor...
"Üşüdün mü Jisung?" Rüzgardan duyulamadığı için hafif bağırarak konuştu.
"Hayır, çok var mı yolumuz?"
"Yok. Birazdan oradayız"
...
Motorun durduğunu hissettiğim anda motordan indim ve kaskımı çıkardım. Mekan oldukça ışıkla dolu görünüyordu. Özellikle içeri girip çıkan iri yarı, dövmeli, piercingli insanları görünce içimde bir kaygı duygusu olmuştu. Belkide first date için yanlış bir yer seçmiş olabiliriz.
"Hadi içeri girelim"
"Ben buradan pek hoşlanmadım, acaba geri-"
"Ah! Hadi ama Jisung-ah. Çok eğleneceğiz"
Cevap vermeme şans bile vermeden bileğimden çekiştirerek zorla içeri girdim. Ortamdaki yüksek sesli müzik, mor renk loş ışıklar ve ağır alkol kokusu beni rahatsız etmişti. Neyseki sadece bir kereciğine katlanmalıyım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Happy Corpses | Minsung
Mystery / ThrillerDedektif Han Jisung, son zamanlarda çok ünlü ve ünlü olduğu kadar da tehlikeli bir seri katilin peşine takılır 🏅#1 - minho 🏅#3 - minsung 🏅#3 - han 🏅#4 - leeminho 🏅#5 - leeknow 🏅#8 - skz