BÖLÜM 8
KAYIP İPEK ŞAL
Helena Gelin'in bal rengi ipek şalının kaybolduğu, hizmetçisinin arayıp bulamadığı ve kayınvalidesinin bunu uğursuzluğa saydığıdır.
Helena yatağından güçlükle doğruldu. Dün geceden kalmaydı, içkiyi fazla kaçırdığını düşündü. Başında bir ağırlık vardı. Yatağın kıyısında duran terliklerini giyerek balkona doğru yürüdü. Ağaçların arasından çavuşkuşlarının ötüşlerini dinledi, temiz hava almak onu biraz kendine getirmişti. Bulutlar Aladağlar'ın üzerinde köpük köpük kabarmaya başlamıştı. Sarıköy Ovası'nda pirinç tarlalarını ilaçlayan köylüleri gördü. Bahçedeki kameriyenin altında Hizmetçi Rozali kahvaltı servisine çoktan başlamıştı. Kendisine haber verilmeyişini anlamaya çalıştı. Belki de uyandırmak istememişlerdi. Misafirleri olan kayınvalide adayı Bayan Sonya her zamanki gibi yine çayını yudumlarken moda dergilerini karıştırmaktaydı. Babasıyla, Levanten Şimon, oldukça heyecanlıydılar, giderek koyulaşan ticari sohbetlerini sürdürmekteydiler. Abisi Bedros, kahvesini yudumlarken oldukça gergin ve düşünceli görünüyordu.
Nişanlısı Adama, Paskalya töreninden sonra İstanbul'a gitmişti ve oradan da İzmir'e geçecekti. Dönüşte düğün tarihi konulacak ve bağbozumu sonrası malikânenin bahçesinde görkemli bir düğün yapılacaktı. Levanten Şimon özenle hazırlanmış kahvaltı sofrasında durmadan kahkaha atıyor, neşeli muhabbetler yapıyor ve oldukça keyifli görünüyordu. Babasıyla ticari ilişkilerini iyice pekiştirmişe benziyordu. Babası onu güldürebilmek için olsa gerek sohbetin dozajını giderek arttırıyordu. Türk kahvesinin ardından elindeki purodan içen Levanten Şimon oldukça keyifliydi.
Bayan Sonya kahvaltıdaki esprilerden hoşlanmamış gibiydi, giderek yüz ifadeleri değişiyordu. Bedros tam tersine fıkralardan hoşlanmış gibiydi, gülümseyerek, bağlara doğru yönelmişti. Bağları kazan işçilerin başına gidiyor olmalıydı. Hizmetçi Rozali merdivenlerden çıkıyordu. Koridorda Helana ve Rozali selamlaştılar.
"Rozali kahvaltıya niye uyandırmadın?"
"Birkaç defa seslenmeme rağmen o kadar derin uyuyordunuz ki hanımım uyandırmaya kıyamadım. Paskalya yorgunu olmalısınız, üzerinize ölü toprağı serpilmiş gibi derin uyuyordunuz."
"Peki, Rozali kahvaltımı az sonra odama hazırlarsın. Bu akşam gelin hamamına gidileceğini unutma. Kırmızı elbisemi ve bal rengi ipek şalımı da akşama hazırlarsan sevinirim."
"Bugün oldukça yoğun bir gün olacağa benziyor hanımım. Akşama gelin hamamı için Gönen'e gidilecek. Bay Sakis yaylı arabayı çoktan hazırlattı ve süsletti."
"Ama daha düğüne çok var Rozali. Bu adam bir an evvel beni sepetlemeye çalışıyor gibi."
"Gelin hamamı adetlerimizdendir hanımım. Gelin hamamında kayınvalidenin hamamda gelini görmesi ve beğenmesi çok önemlidir. Arabayı süslediğimiz defne dalları evliliğinizin uzun olmasını ve mavikantaron çiçekleri de mutluluğunuzu simgeliyor hanımım."
"Peki, Rozali, ben odama geçiyorum anlarsın ya evlilik hazırlıkları. Vücudumun evlilik öncesi bakımını yapacağım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖMRÜM UZAKLARDA AZALMASIN
RomanceÖMRÜM UZAKLARDA AZALMASIN BÖLÜM 1 SEL Kurbağalar yağmuru günl...