Bölüm 23

2K 81 11
                                    

Savaş

Biraz ilerledikten sonra yavaşladım. Radyo dan âna uygun bir müzik açmak istedim. Arabaya sağa çektim, telefonumu alıp radyoya bağladım. Annemi her anımsadığım da dinlediğim şarkıyı açtım. Şarkı başladığında o anılar gözümün önünde canlandı tekrardan. Şarkı başladığında melodisiyle bende devam ettim. Özür dilerim anne şımarık bir çocuk olup senin ölümüne sebep olduğum için çok özür dilerim. Tekrar yola devam ettim.

Şarkı başlar ve savaş da eşlik eder..

Hani eski zaman masalları anlatır
Hüznümü huzura dolarsın
Kaşım gözümden çok içim bir parçan
Annem sen benim yanıma kalansın

Daha fazla dayanamayıp hıçkırıklara teslim oldu. Şarkının sözlerini duymuyordu artık kendini toparladı ve yola baktı ve tekrardan şarkıyı duyup eşlik etti.

Annem annem
Sen üzülme
Sözlerin hep yüreğimde

Arabayı durdurup aşağıya indi. Dizlerinin üstüne çöküp ' ÖZÜR DİLERİM ANNE AFFET BENİ NE OLURSUN' diye haykırdı. O tarih 02.11.2013 Savaş'ın doğum günü ve ayriyeten kendisine ölüm olarak bildiği tarih. Annesinin ölümünden hep kendini suçlayan bir çocuktu o. Masumiyetini ve iyi kalpliliğini o yıl kaybetmişti. Kendini tamamen bırakmıştı. Ta ki 2016 yılının temmuz ayının 4' üne kadar. O tarihte yeniden doğmuş gibi olmuştu. Annesine bir o kadar benzeyen hatta tıpa tıp aynısının küçük hâlini gördü. Gördüğü kişi Rüzgar dı. Ona ulaşmak ve ona sahip olmak için elinden gelen herşeyi yapacağına o zaman da yemin etti, ve Savaş için bu hikaye burada başlamıştı.

Barış

"Ben size demiştim böyle bir şey yapmayın abimin doğum gününü kutlamayın diye. Ama yok ağzımı açtırmadınız. İyi mi oldu şimdi!"

Herkes susmuştu. Yüzüme şaşkın şaşkın gözlerle bakıyorlardı. Deniz bana doğru döndü.

"Neden kızdı ki bu kadar?"

"Neden mi!?"

"Evet neden. Ne var yani bunda bu kadar kızılacak alt tarafı bir doğum günü kutlamak istemiştik. Sanki kötü bir şey yaptık."

Başımı aşağıya eyip gözlerimi kapadım. Tekrar yukarıya kaldırılıp Rüzgar'a doğru baktım.

" Kimin fikriydi bu kutlama?"

Deniz ve Rüzgar el kaldırdı.

"İyi yaptınız çok iyi yaptınız aferin size."

"Söyleyecek misin artık neden kızdı bu kadar abin?"

"Şöyle anlatayım Deniz. Bundan 8 yıl önce ailemizi darma duman eden bir olay gerçekleşti. O gün abimin doğum günüydü. Aniden bir haber geldi ve annemin öldüğü söylendi."

Herkesin yüzü düşmüştü. Devam etmemi istercesine yüzüme doğru bakıyorlardı.

"Abim bundan dolayı hep kendini suçladı ve o günden itibaren bir daha asla doğum günü kutlamadı. Yani anlayacağınız şuan şu tepkiyi az bile verdi o da sadece Rüzgar üzülmesin diye."

Rüzgar kafasını kaldırıp bana baktı.

"Savaş nereye gitti şimdi sen biliyor musun?"

"Evet biliyorum"

"O zaman oraya gidelim yalnız bırakmayalım"

"Olmaz gidemezsiniz. Orayı sadece abim ve ben biliyoruz. Abimin özel yeri orası."

Deniz konuşmaya başladı..

"Ama biz hatırlattık. Yanında olsak olmaz mı?"

"Olmaz Deniz bu gün tek bırakın onu"

Deniz Barış'ın kafasını karıştırmak için başka bir soru yöneltti. Koluna girip barışa doğru baktı masum masum.

"Çocuktunuz ya siz nasıl hissettiniz anneni kaybedince?"

"Pek de çocuk sayılmazdık aslına bakarsan"

"Nasıl yani? Kaç yaşında olabilirsiniz ki en fazla"

" İmm.. ben 17 abim ise 18 yaşındaydı."

"Nee Barış sen kaç yaşındasın ki şuan da?"

"25"

"25 mi?"

Yüzüme donuk  ve bir o kadar da şaşkın bir ifadeyle bakıyordu. Doğru yaşımı bilmemesi ve küçük diye düşünmesi normal di. Abimin hemen söylemeyelim yaşımızı demesini şimdi anlamıştım. Deniz hâlâ daha kolumdan çıkmamıştı ve yüzünde ki ifadeyi değiştirip kendine geldi ve ponçik ponçik bana doğru baktı. Şimdi bir şey geliyordu işte bir şey isteyecekti kesinlikle 'sakın barış sakın kanma barış' diye kendime tekrarladım içimden.

"Bizi abine götür Barış hem Rüzgar a değer vermiyor mu? Onu sevmiyor mu? Yanında olmasını ister. Hıı"

Son bir kez ponçik ponçik bakıp kafasını omzuma yasladı.

"Nolur Barış hadii"

"Olmaz Deniz hayır!"

Deniz kafasını kaldırıp 'Noluuur' dedi. Hayır barış diye tekrarladım içimden yine. 'Lütfen' diye yüzüme eğildi. Yanağımdan öptü. Hayır diye tekrarlıyordum içimden habire. Sonra bir anda kolumdan çıkıp karşıma geçti. Yüzüme bakıp tekrardan 'Lütfen dedi. Ben başımı olumsuz yönde salladım. O anda dudaklarıma bir buse kondu.

"Eğer bizi götürürsen daha iyilerine sahip olabilirsin"

"Tt. Tamam hadi gidelim."

Osman bu an yaşanırken Rüzgar'ın yanına gidip gözlerini kapatmıştı. Hadi deyip dışarıya doğru yöneldim. Hepsi arkamdan geliyordu arabaya bindik ve yola koyulduk. Özür dilerim abi ama bu senin için ve benim için en iyisi olacak hem ben Denizi geri kazanıcam sen ise Rüzgar ile yakınlaşma fırsatı bulacaksın.

Arabayı sürmeye başladım. Deniz yanıma oturmuştu Rüzgar ve Osman da arka tarafa.

"Yaklaşık 1 saat yolumuz var haberiniz olsun"

"Tamam tamam sür de gidelim artık" dedi Osman.

"Sizce diğer bölüm de hangi olaylar geçecek?

Deniz ve Barış'ın arası düzelecek mi?

Rüzgar ve Savaş arasında ne olacak?

Yorumlarınız da düşüncelerinizi bekliyorum😊



Bana DokunmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin