"Tamam Deniz cikiyorum şimdi"
Neden bu kadar acele ettiriyordu ki alt tarafı Tavus babaya gidecektik. Hazırlandım ve anneme haber verip çıktım. İleriden denizi gördüm çok mutluydu nedense, yanına gittim;
"Ne oldu nerden geliyor bu mutluluk"
"Rüzgar hani ben bir çocukla tanışmıştım hatırlıyor musun?"
"Şu İzmirli çocuğu mu diyorsun."
"Evet"
"Ee ne olmuş o çocuğa?"
"Beni görmek için buraya geliyor"
"Ne! Sen ciddi misin vay be aşka bak güzel senin için sevindim baya bebeğim:) Ee ne zaman geliyormuş seninki."
"Şimdi seninle beraber gidiyoruz yanına"
"Ne! Ben gelmem kızım beni biliyon öyle şeyleri sevmiyorum ben artık Ahmet'den sonra hiçbir erkekle konusmadigimi hatta iletişim dâhi kurmaktan igrendigimi biliyorsun"
" Ya tamam ben sana konuş demiyorum ki sadece yanımda gel beni tek bırakma ya bana bişey olursa düşünsene bı vicdan azabı çekersin" gözlerini belertti kafasını da bana doğru eğdi.
"Off Deniz offf."
"Rüzgar ama sen bana kiyamazsin ki"
" Tamam Deniz geliyorum ama çok durmiycaz tamam mı!"
"Tamam söz"
Otobüse bindik ve tavusbabaya varana kadar Denizle konuşmadım beni çok sinirlendirmisti biliyordu böyle şeyleri sevmediğimi. Ama onu kiramiyordum kizamiyordum çünkü o benim 11 yıllık dostumdu her anım da yanımdaydı ilkokul 1 den beri benleydi ailelerimiz pek anlaşamazdı ama biz çok farkliydik. Aile dediğime de bakmayın Denizin annesi yıllar önce öldü babası da öyle, teyzesiyle yaşıyor bende aynı bölüm laciverti işte ne yapacaksın hayat adil değil. Bu sebeptendir belki bizim bu kadar birbirimize bağlı olmamız.
Tavusbabaya gelmiştik otobüsten indik biraz yürüdük arabaların park edildiği yere geldik Deniz o İzmirli çocuğu gördü ben fotoğrafini hiç görmemiştim Deniz göstermek istediğinde ne gerek var diyordum çünkü. Deniz çok heyecanlanmisti o yuzden elimi öyle bir sıktı ki bütün parmaklarım birlesmisti. Yanına geldik arabaya yaslanmis duruyordu sarı saçlı mavi gözlü 1.85 boyunda spor vücutlu bir çocuktu, geniş omuzları vardı bayılırdı bizim orospu. Anlatıyordu zaten çok geniş omuzları var beni çok güzel sarar tam uyumalık diye gülüp geçiyordum tabi ben.
Deniz ise 1.65 boylarında upuzun sarı saçlı yeşil gözlü zarif çok güzel bir kızdı. Yakışırlar dı bence. Deniz konuşmaya başladı;
"Merhaba hoşgeldin"
" Hoşbulduk canım sizde hoşgeldiniz"
"Hoşbulduk beğendin mi buraları rahat gelmissindir umarım?"
" Gayet rahat geldim. Evet begendim ama seni begendigimden daha çok değil" dedi ve sırıttı nedense hoşuma gitmemişti bu çocuk.
"Arkadasinla tanistirmayacak misin beni?"
"Haa evet çok pardon. Rüzgar bu Barış sana bahsettiğim çocuk."
"Memnun oldum."
"Barış bu da Rüzgar en yakın arkadaşım beraber büyüdük."
"Memnun oldum Rüzgar hanım."
Diyerek güldü bu çocuk bir garip di sanki birşey planlıyormus gibi ama nedense bu gün Deniz de aynıydı bana mı öyle geliyordu yoksa off. Sinirlendigimden dolayı oldu herhalde.
" Bir yerlere oturalım mı?"
İkimizde olur dedik ve bir kamelyaya geçtik ben biraz durduktan sonra yanlarından ayrıldım biraz daha ilerde bir bank vardı oraya geçtim. Oturdum ve arkama doğru yaslandım zaten yoruluyordum birde bu gün Denizle vakit geçirmek istiyordum işten zor zaman buluyordum. Sanki uzun yıllardır çalışmıyormuş gibi konuşmam yok mu, tamam çalışmak artık bana zor gelmiyordu evet ama ruhen çok yorulmuştum yaşıtlarımın gezdiği zamanlar benim çalışmaya yükümlü, zorunlu olmam biraz can sıkıcıydı. Kollarımı birbirine kenetleyip kafamı arkaya doğru attım ve gözlerimi kapadım. Birkaç dakika sonra bir sesle irkildim.
"Oturabilir miyim?"
"Pardon"
"Yani rahatsız olmazsanız"
"Buyurun"
"Teşekkür ederim"
" Tanışabilir miyiz acaba?"
İçimden mırıldanarak yeni yine yeniden tanışma bıktık ya bıktık.
"Tamam"
"Savaş ben, sen?"
"Bende Rüzgar."
"Memnun oldum"
Bende diyip önüme döndüm ne çok tanıştım bu gün yeni insan sevmiyorum ben.
"Denizin arkadaşı mısın?"
Tek kaşımı kaldırıp ona baktım barış in abisiyim dedi.
Ulan Deniz anladım senin neden öyle baktığını bana yaktım senin cirani eve geçelim gostericem ben sana diye mırıldandım. Lan bir bakınca abisi gibi de durmuyor ha.
"Evet arkadasiyim"
"Ne güzel daha çok gorusucez o zaman"
" O ne demek"
"Denizle Barış artık sevgili de ondan diyorum."
Deniz ve Barış yanimza geldiler ve el eleydiler. Onlara doğru baktım.
"AA ne güzel tanismissiniz bile"
"Deniz ne oluyor"
"Sevgiliyiz", diyip elini kaldırdı.
"Hadi eve gidiyoruz" dedim ve arkamı dönmeden yürüdüm Deniz barışı yanağından öpüp yanıma geldi.
" Ne oldu"
"Yok birşey sıkıldım ve eve geçmek istiyorum artık"
"Tamam"
Otobüse bindik evlere daglikdik hiç konuşmadık nedense onlarda beni rahatsız eden birşey vardı anlamıyordum ama çok gariplerdi.
Deniz de bilmeli idi böyle zengin insanlardan hayır gelmediğini tamam biraz ön yargılı bir düşüncem var evet, ama bu böyledir ve hep böyle gider zenginler gelir orta halli insanlarla eğlenir sevdiğine inandırır iki güzel laf söyler bizimkiler de kanar onlar da gider hep aynı son. Deniz ise hemen hayal kuruyor bağlanıyordu. Üzüleceksin meleğim ve ben bunu istemiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bana Dokunma
Teen FictionSavaş 02.11.2013 yılında doğum günümde benim yüzümden annem aramızdan ayrıldı o günden beridir öfkem de nefretim de hiç dinmemişti ta ki Rüzgarı görene kadar ilk görüşte âşık olmuştum Rüzgara. Rüzgar 2014 yılında babam şehit oldu bir süre sonra an...