Osman
1 saat geçmişti. Rüzgar dan hâlâ bir ses çıkmamıştı.
"Lan olm kaç saat oldu kalkın gidelim"
Deniz arkaya dönüp konuşmaya başladı
"Ya belki sevişiyorlar niye aralarına giriyoruz"
Barış denize bakıp sırıttı. Deniz barışa doğru dönüp
" Neye sırıtıyorsun sen acaba Barış Bey "
dedi."Doğru haklısın canım şimdi sevişiyorlarsa araya girmek olmaz sinirlenir sonra abim" diyerek iyice sırıtmaya devam etti.
Birbirlerine bakış atmaya devam ettiler.
"Ya sikecem bakışınızı gidin öte de bakışın olan var olmayan var AMK. Kalkın gidelim. Rüzgar 1 saat olunca eğer gelmezsem yada aramazsam gelin demişti. Hadi gidelim"
Tamam diyip kalktılar. Arabadan indik bahçe kapısına geldik. İçeriye girdigimizde vay anasını dedim.
"Barış burası sizin mi lan"
"Hee bizim. Daha doğrusu abimle benim. Küçük bir yer ama uzaklaşmak istediğimiz de buraya geliyoruz"
Deniz Barış a dönüp bön bön baktı
"Adama bak ya uzaklaşmak istediğinde geldiği yer neresi birde benim girdiğim yere bak. Üstüne üstlük diyor ki küçük bir yer maşallah artık bundan büyüğü orman herhalde yada saray. "
Barış kafasını eğip ufak bir tebessüm ederek kaldırıp Deniz'e baktı gülerek
" Neresi ki senin girdiğin yer?"
"Tuvalet" diyerek yüzünü büzüştürdü.
Barış kahkaha atarak Deniz'e doğru baktı. Gülmesini kesip ona doğru yürüdü.
"İstersen güzelim sana da böyle küçük bir yer alabilirim. Uzaklaşmak istediğinde gelirsin. Beraber de geliriz. Ne dersin?" piçimsi bir gülümsemeyle Deniz'e baktı
"Yok almıyım canım sağol" diyerek gözlerini devirdi.
Ben hemen ortaya atlayıp
"Ben alırım canım sağol" dedim
"Siktir. Seni mi sikcem olm sanki"
Barış hızla ağzını kapatıp kapıya doğru koştu zile ard ardına basıyordu abisinin gazabını Deniz inkine karşı az gördü büyük ihtimalle. Deniz arkasından koştu ve ensesine doğru tokat attı.
"Ahh"
"Köpek"
" Ya Deniz ya ağzımdan kaçtı işte"
"Haa yani ağzından kaçmamış olsaydı gerçekten yapacaktın yani"
"Yani bir bakıma"
Deniz Barış'ın kulağına doğru birşeyler söylüyordu ama duymuyordum .
"Sen onu git de Alya ile yap"
"Ya kapanmadı mı o mevzu"
"Hayır Barış kapanmadı benimle olduğun süre boyunca da asla kapanmayacak.."
Savaş
Dan dan dan diye bir sese gözlerimi açtım. Başımda duran bir eli saçımda bir eli omzum da olan bir peri ile gözlerimi açtım. Rüzgar kapıya doğru bakıyordu. Büyük ihtimalle üşüşmüşlerdi kapıya bu ses o idi. Bir rahat bırakın hayatım da uzun zamandır olmayan güzel bir uyku çekiyorum şurada.
"Günaydın güzelim" deyip kalktım kucağından hafif utanmış bir o kadar da şaşkın bir halde bakıyordu hem etrafa hem de bana kapıya doğru yürüdüm. Kapıyı açtım önümde 1 mal 1 tane prenses 1 tane de saf mal vardı.
"Ben sizi görmek zorunda mıyım!"
Deniz elini kaldırıp
"Merhabaaa. Misafir kabul ediyor musun acaba. Ediyorsun ediyorsun hadi girelim içeriye" deyip kolumun altında geçip içeriye girdi.
"Olm biraz daha kapıyı açmasaydın burada bir katil bir ceset birde tanık olacaktı"
" Ne alaka lan?"
"Barış ters bir laf söyledi. Deniz sinirlendi barış kaçtı deniz kovaladı sonra Deniz barışın ensesine bir tane yapıştırdı şaaaak diye" kahkaha atarak anlattı bunları
"Ben geçeyim izninle kızlar içerde beni bekler " deyip kolumu indirdi ve geçti.
Barış da Osman'ın arkasından gitmeye çalışırken göğsünden durdurdum.
" Ne yapıyorsun abicim sen?"
" Ne yapıyorum ki abi?"
"Barış soruya soru ile cevap verme?" diyip dişlerimi sıktım.
"Kandırıldım"
"Nasıl kandırıldın?"
"Şimdi şöyle oldu Deniz benim hassas yerimden vurdu bende düşündüm ki şimdi senin için Rüzgarı görmek iyi olur. İyi düşünmüşüm demi ama"
"Evet birinci sorgun bitti sıra iki de"
"Denizi soruyorsun"
"Evet dinliyorum"
"Dediğim gibi kandırıldım. Affeti zannettim ama etmemiş"
"Sen kolundan yaralandığında Deniz kasten yaptı demi?"
"Evet"
"Tamam geç içeri bunu ayrı bir zamanda uzunca konuşup bir çare bulacağız"
Birlikte içeriye geçtik üçü de yan yana benim bebeğimin kucağında yattığım yerde oturuyorlardı. Gelmeseydiniz rahat rahat orada yatıp sonrasından bu işi burada bitirebilirdim. Gerizekalılar.
" Bok mu vardı geldiniz"
Deniz bana dönüp
"Aaa tamam o zaman hadi Rüzgar gidelim" deyip rüzgarı kolundan tutup kaldırdı.
"Hoop Rüzgarı nereye götürüyorsun ya siz gidecekseniz gidin"
"Biz gidersek Rüzgar da gider biz kalırsak Rüzgar da kalır. Tamam mı!?"
"Tamam tamam kalın"
"Sağol" diyerek göz devirdi. Küçük orospu ya bana reddedemiyecegim teklif yapıyor.
"Ee biz nerede kalıyoruz Rüzgarla"
"Gece burada mı kalacağız" dedi Osman
"Tabiki. Yol çok uzun gidilmez artık demi Savaş" dedi Deniz bana gözlerini belerterek.
"Sen Rüzgarla mı kalacaksın?"
"Kimle kalayım Osmanla mı? Deli misin olm tabi Rüzgarla kalacağım"
"Git sevgilinle kal ya rahat bırak kızı"
Osman gülerek
"Hihi kalsın da siksin demi" diyerek kahkaha attı.
"Hı kolay dı öyle"
"Ne alaka ya ne sikmesi ne diyonuz?"
"Sana dışarda demiştim ya bir laf etti diye o buydu"
"Haa. Siz sevgilisiniz ya olur öyle şeyler"
"Bok olur öyle şeyler"
"Onu bunu bilmem abicim ben Rüzgarla kalacağım. Kendini bana affettirmek yanımda olmak istiyordu kendi öyle dedi"
"Öyle mii." diyerek Deniz rüzgara döndü kulağına eğilip "Senden böyle şeyler hiç beklenmezdi ama Rüzgar hanım neysee"dedi.
"İyi tamam kalın ben tek kalırım ona göre ama"
"Tamam siz ayarlarsınız onu bizim işimiz var" deyip Rüzgarı kolundan tutarak yukarıya doğru yürüdüm. Merdivenlerden aşağıya doğru bağırarak
"Hiç bir şeyi kırmayın, dökmeyin koleksiyonlarıma da dokunmayın" dedim ve yukarıya çıktık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bana Dokunma
Teen FictionSavaş 02.11.2013 yılında doğum günümde benim yüzümden annem aramızdan ayrıldı o günden beridir öfkem de nefretim de hiç dinmemişti ta ki Rüzgarı görene kadar ilk görüşte âşık olmuştum Rüzgara. Rüzgar 2014 yılında babam şehit oldu bir süre sonra an...