Ep : 12

2.4K 208 72
                                    

Aşklarım bu nasıl istekler djdjjd

Valla bu kadar sevilerek ve çok isteyerek bölüm bekleyen az insan görmüştüm. Ben bölümler tutsun diye beklerken, iyileşmeye devam ederken bekliyordum. Ama tamam bölümleri atıcam. Bekleme yok. Ölümlü dünya dimi...

Hadi o zaman  oy verip, yorum yapmayı unutmayın ballarım.

Keyifli okumalar dileği ile~~~
.
.
.
.

"Muhafızlar! Atları hazırlayın, sınıra gidiyoruz!"

"Taehyung, bekle!"

Namjoon sinirli Alfa'nın kolunu tutmuştu durması için. Sarayda herkes korku ve endişe içindeydi. Kraliçe Kim, bayılan ve kendine gelmeye çalışan Kraliçe Jeon ile ilgileniyor, yanından ayrılmıyordu. Namjoon durumu komtrol altına almalıydı, yoksa en ufak hatada ailesi ve en önemlisi kardeşi zarar görebilirdi.

"Taehyung, inan senin kadar ben de sinirliyim ama kendine hakim ol lütfen. Daha hiç bir şey tam belli değil. Sınıra nasıl gidiceksin? Diyelim ki gittin, orda karşımıza ne çıkıcak bilmiyoruz. Lütfen, kendini toparla."

Taehyung derin nefes almış, kırmızı gözleri ile karşısındaki Kral'a bakmıştı.

"Namjoon, o benim ruheşim, şuan canı yanıyor, onu hissediyorum. Biz doğuştan bağlıyız, mühürümüz dişlerimizle bağlanmasa bile." başını aşağı salmış, tekrardan derin nefes almış, karşısındaki adamın gözlerinin içine bakmıştı. "onun üzerinde kokum var Namjoon. Biliyorum, bunu yapmamız doğru değildi ama kardeşini şuan koruyan ve kalbinin atmasını sağlayan benim kokum. Kokum gidene kadar ne kadar dayanır bilmiyorum ama, şuan acı çektiğini kurdum hissediyor. Namjoon, bir şey kaybetmeyiz, güçlüyüz zaten, gidelim, iz falan buluruz, kokusunu hissederiz..."

Sonlara doğru gözleri dolan Alfa'ya sarılmıştı Namjoon.

"Ben de kardeşim için korkuyorum, ama lütfen mantıkla haraket edelim."

.
.
.
.

"Siz kimsiniz? Ne istiyorsunuz benden?"

Jungkook korkmuş ve ağlamaktan kızaran gözleri ile üzerine gelen üç Alfa'ya bakmıştı. Titrek sesini ne kadar kontrol etmek istese de yapamamıştı. Karşısındaki adamlardan biri elini onun saçlarına uzatmış, pis bir sırıtış sunmuştu. Jungkook onun dokunuşu ile geri çekmişti kendini. Duvara sinmiş, bilekleri ve ayakları zincirle bağlanmış halde titreyerek kendini gizlemişti. Korkuyordu. İlk defa zayıf anında, bu kadar çaresizce hissetmişti.

"Tahta çıkacak olan Kralların biricik göz bebeği Prens Jeon..Ah, ne desem bilemedim, sizi burada böyle tutmak istemezdik ama yapabilicekleriniz,"
eliyle beyaz yüzü kavramış, kendine yaklaştırmıştı, "bizi çok şaşırtıyor gelecekteki Lider Omega."

Gücü hafife alınamazdı Lider Omeganın...

"Çek ellerini üstümden pislik herif!"

Zayıflığını kullanmamak için karşısındaki adama kafa atmıştı Jungkook. İçindeki Omega, kendini çok iyi koruyabilirdi. Lakin bir süre...

"Bunu yaptığına pişman olucaksın Omega!"

Alfa, başında hissettiği acıyla yüzünü buruşturmuştu. Elini burnuna dokundurmuş, kanadığını hissetmişti.

"Seni küçük velet!!"

Tam Jungkook'a yaklaşacağı sırada zindanın kapısı açılmış, içer ağır fermonları ile biri girmişti.

༒︎𝐊𝐢𝐧𝐠 𝐊𝐢𝐦༒︎𝑽𝒌𝒐𝒐𝒌Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin