Medya: İdil ve Asrın 🥵💓
Bölüm şarkısı: Elley Duhe - Middle Of The Night
Minik bir açıklama yapayım. Araba kullanmayı bilmiyorum bu yüzden internetten bakarak yazdım bazı yerleri. Doğru değilse affola.
İyi okumalar bebekler 💘
***
"Geç bakalım." Asrın, kemerini söküp şoför koltuğundan kalktığında ellerimi çırpıp ben de hızla kemerimi söktüm ve kapıyı açtığım gibi arabadan inip arabanın önüne doğru ilerledim. Güneş yavaştan battığı için bomboş alanda ve gökyüzünde çok güzel bir renk oluşmuştu.
Asrın'la tam arabanın ön kısmında karşılaştığımızda gün batımının yüzüne vurmasıyla gözüme daha da yakışıklı gelmişti. Turuncuya çalan güneş ışığı saçlarını daha açık bir renk olarak göstermişti. Uzun ve gür kirpiklerinin ardındaki mavi gözleri de ışıkla beraber daha değişik, güzel olmuştu.
Yüzümde kocaman bir gülümsemeyle yanından geçip gittim ve resmen koşar adımlarla şoför koltuğuna oturup kapıyı kapattım. Daha önce de şoför koltuğuna oturmuş olsam da hiçbir zaman BMW sürmek nasip olmamıştı. Bir de Asrın'laydım ve bence heyecanım çok normaldi. Biraz sonra gazı ve freni karıştırırsam beni arabaya gömme ihtimali vardı.
İddiayı kazandığım gibi beni bomboş bir araziye getirmişti. Sonunu bile görmediğim beton yer tam da aradığım yerdi. Şehirden biraz uzak olsa da hiç sorun değildi. Tek istediğim araba kullanmaktı ve şimdi kullanacaktım.
Asrın da arabaya bindiğinde ellerimi birbirine vurup ovuşturdum ve heyecanımı belli eden bir sesle konuşmaya başladım. "Ay annem sağ ayakla başla, işin rast gitsin demişti bana ya şimdi direkt sağ ayağımla bassam olur mu? Ay hocam ben biraz heyecanlıyım da sağ tarafımdaki gaz mıydı fren miydi unuttum!"
"Her şeyden önce kemerini mi taksan acaba? Sonrasında ne yapman gerektiğini söyleyeceğim sana." Asrın ve kemer takıntısı ayrılmaz bir ikili olduğu için başımı salladım ve derin nefes aldım.
"Doğru diyorsun, kemer önemli. Sen de tak bence." Kemere uzanıp taktığımda artık klasikleşen bir şeyi yaptı ve kemerimi düzgün takıp takmadığımı kontrol etti.
Asrın kendi kemerini takıp bana hiç güvenmediğini belli edercesine camın hemen üstündeki tutunma yerine tutundu. Ben de aynı onu taklit edip kemerini kontrol ettim.
"Şimdi ne yapıyorum?" Ellerimi direksiyona getirip arabanın kendi kendine gitmesini bekledim birkaç saniye. Heyecandan hem ellerim hem de dizlerim titriyordu ve bildiğim her şeyi unutmuştum.
"Arabayı çalıştırmakla başlayabilirsin." Asrın bana yandan bir bakış attı. "Frene basarak kontaktaki anahtarı çevireceksin."
"Sen de beni iyice kafasız yaptın ama," diye söylenip derin bir nefes aldım ve gözlerimi kapatıp kendime birkaç saniye verdim çünkü buna ihtiyacım vardı. Ben böyle biri değildim ama heyecanlanınca zihnimdeki her şey bir anda yok olmuştu. Onları geri getirmek için heyecanımı yenmem gerekiyordu.
Birkaç saniye sonra gözlerimi araladım ve alt dudağımı dişleyip sol taraftaki frene ayağımı yerleştirerek kontağı çevirdim. Vitesi P'den D konumuna getirdiğimde el frenini indirip frendeki ayağımı yavaşça çektim. Araba hareket ederken çığlık atmamak için zor duruyordum. Gaza biraz daha basıp uçarak gitmek istesem de Asrın varken bunu hayatta yapamazdım. Uçtuğum an beni arabadan indirirdi valla.
"Aferin kızıma," dediğinde ona bakmak istesem de gözlerimi yoldan ayırmadım. Daha önce mesajlaşırken kızım demişti ama bana sesli bir şekilde ilk defa diyordu ve ben resmen eriyip bitmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ehliyet Kursu | TEXTING
Historia Cortaİdil: Nasıl ya şimdi frene ve gaza basınca ekran resmi alınmıyor mu? İdil: YIKILDIM İdil: Nasıl olmaz???? Ehliyet Hocası: Bininciye söylüyorum asla ama asla aynı anda basmıyoruz ikisine. İdil: Ekran görüntüsü alıyoruz da beni mi kandırıyorsunuz h...