Nefretin Tanrısı

Bölüm 1 | Pespaye Belda

****

Nasılsınız? Umarım iyisinizdir.

<3

Okumaya başladığınız tarihi buraya yazarsanız sevinirim; 13.02.2022

16:55

****

"Alın şu pespayenin kellesini!"

 Hiç bir zaman bir insanın ölümünün bu kadar aşağılayıcı olacağını düşünmemiştim. Cidden, sen kimsin? Neden insanlar sana karşı bu kadar öfkeli ve kör? Neden seni görmüyorlar ve duyan kulakları senin acı haykırışlarını duymuyor? Cidden Belda, sen kimsin? 

"Asıl sen kimsin?" Düşünmen gereken ben değilim Belda, insanlar. Ölüyorsun sen. Görmüyor musun?

Duyuyor musun seslerini? İnsanların senin için attığı çığlıkları? Bunlar senin için üzüldüklerinden değil Belda, senin ölümünden alacakları büyük hazdan dolayı. 

Duy Belda, insanlar senin ölümünü arzuluyor. Aç kulaklarını ve duy, onlar sana kulaklarını hiç açmamak üzere kapatsalar da sen duy. Bütün bu sesler ve haykırışlar senin için, sen onlar için çok önemlisin Belda. Senin kurtuluşları olacağını düşünüyorlar. Doğru da düşünüyorlar ama artık geç kaldılar, artık sen onların kurtuluşları değil yok oluşları olacaksın. Tekrar doğacak ve seni bir karıncayı öldürür gibi öldüren bu insanları yok edeceksin. Yapacaksın değil mi? Yapacaksın, yapmak zorundasın Belda! Sen onlardan farklısın, her zaman farklıydın.

"Ölmüşken onları nasıl yok edebilirim ki? Artık kaçamam, ellerim ve ayaklarım bağlıyken kaçamam. Kafam küflü tahtaya bastırılmış ve hemen tepemde celladım kılıcıyla başımı gövdemden ayırmak için beklerken kaçamam. Öleceğim ve buna kimse engel olamayacak." Cennetin yada cehennemin seni kabul edeceğini mi sanıyorsun? Sen hiç bir yere ait değilsin, sen doğmaması gereken kişisin ve bunun en çok farkında olan kişi de yine sensin. Duy beni Belda, kapa artık kulaklarını insanlara. İhtiyacın olan artık o aşağılık insanlar değil, ihiyacın olan sana şah damarından da yakın olan benim. 

"Yüce Tanrılar! Bu aciz kızın bedenini kabul edin, Mariposa'yı kanıyla kutsayın ve bizi bu sonsuz lanetimizden arındırın. El céapor si de kaél néstro!" İnsanlar neler söylüyor Belda? Duygu tanrılarından, ellerine kan bulaştırdıkları için af diliyorlar. Tanrılar bile senin kanına muhtaç iken, neyi bekliyorsun? Sahip olduğun tek şeyi kullan Belda. İnsanların sende olmadığını düşündükleri duyguyu kullan, nefretini kullan ve yemin et! Hiç bir şey senin suçun değil bu yüzden yemin et. Ben, senin sahip olduğun tek duygu olan ben. Nefret. Senin nefretin. Bütün Mariposa'ya fazla gelen nefretin. O kadar güçlü ki senin nefret duygun Belda, senin ölümüne ruhun bile kapılmışken nefretin bunun önüne geçmek istiyor. İnsanlara karşı duyduğun bu kin seni ayakta tutacak yegane şey Belda. Güven bana ve yemin et. Nefretin üzerine yemin et ki geri dönebilesin Belda.

"Nefretimin üzerine yemin olsun ki geri döneceğim! Ta ki sizden geriye sadece çürümüş bedenleriniz kaldığında ve siz cehennemi boyladığınızda, cehennemde de sizi bekliyor olacağım!" Bu lanet fışkıran sözleri sadece sayılı insan duyabildi çünkü herkesin gözleri ve kulakları tek bir şeye odaklanmıştı.

Belda'nın celladına. Başını boynundan ayıracak olan adam tekti fakat adamın tuttuğu kılıcı onu izleyen bütün halk tutuyordu. 

Ve artık vakit geldi, celladın kılıcı rüzgarı yararak havaya kalktı, hiç durmadan yeniden aşağı indi. Ense kökünün kesilmesiyle Belda'nın kafası yuvarlanarak insanoğlunun arasına düştü.