ÇÖL GÜLÜ- MİLYONLUK BEBEK FİNAL KİTABI

Bölüm 9

İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... YENİ BÖLÜMLER SİZLERİN YORUM VE BEĞENİLERİNİZE GÖRE GELİYOR... OTUZ BEŞ YORUMUN ALTINA BÖLÜM GELMEYECEKTİR VE HİKAYE SİLİNECEKTİR... İYİ OKUMALAR ARKADAŞLAR...

HİKAYENİN ÇIKIŞ NOKTASI OLAN ÇOK SEVDİĞİM VE ESİN KAYNAĞIM OLAN ŞARKIYI DA SİZLERLE PAYLAŞIYORUM :)

Geçmiş:

"Kumarhane mi?"

Caleb başını sallayarak onayladı. Henüz yanlarına katılalı bir yıl olmuştu ama bu süre içinde gerçekten çok değişmişti. Onu buldukları zamanki o çirkin ve pislik içindeki genç gitmişti yerine sanki bir yıl önce çamurların içinde yaşayan kendisi değilmiş gibi mikrop fobisi olan bir adam gelmişti.

Çöl Gülü, tek kaşını kaldırarak ona baktı. "Gerçekten bu işe mi girmek istiyorsun?" diye sordu çünkü hiç aklına gelmemişti.

Aslında bunu düşünmemiş olmak saçmaydı. Caleb, çok uzun zaman kumarhanelerde çalışmıştı. Doğuştan bir yeteneği vardı. Birkaç kere eğlencesine oturdukları poker masasından hepsini fakir bırakarak ayrılmayı bilmişti.

Muhtemelen bunu ona söylemek onun için çok zor olmuştu. Onu bulan ve yanlarına alan Çöl Gülü olmasına rağmen o da Ian gibi Azrail ile daha rahattı. Hepsinin yaşları birbirine yakın olmasına karşılık Çöl Gülü'nün namı diğerlerinden ilerideydi ve Ian'a yaptıkları da düşünülünce korkulması gereken biri olduğunu gayet net kanıtlamıştı.

Hırsızlık, yalan, riya ya da uyuşturucu kullanmak gibi şeyler kesinlikle kabul edilen şeyler değillerdi ve çok ağır cezalandırılırdı. Çöl Gülü'de bu cezaları bizzat uygulamaktan çekinmezdi.

Şanssızlık buydu ki Azrail ve Ian bir iş için gitmişlerdi. Bir haftadır da yoklardı. Bu durum muhtemelen en çok Caleb'ı yoruyordu. Çöl Gülü'nden çekiniyordu. O, kumarhanelerin iyi görünüşlü ve centilmen ayağına yatan canavarlarına alışıktı. Çöl Gülü baştan ayağa bir tetikçiydi ve bunu göstermekten çekinmiyordu. En azından dürüsttü.

Genç adam başını salladı. Muhtemelen Azrail dönene kadar beklemeyi planlamıştı ama düşündüğünden uzun zamandır ortada yoklardı. Aslında söylediği şey kulağa gerçekten iyi bir fikir gibi geliyordu. "Peki, nasıl bir kumarhane? Aklında belli bir yer var mı yoksa sil baştan mı istiyorsun?"

Onu tanıdığı zamana kadar Caleb'ın tarzını öğrenmişti çoktan. Sil baştan istiyorduysa bile bütün planlarını kafasında tasarlamış olmalıydı. Eğer birinin kumarhanesine çökmek istiyorduysa o zaman da o kişinin her türlü zayıflığını çözmüştü.

Evin içinde asla konuşmazlardı. Bu da kurallardan biriydi. Ev ya da araba gibi yerlerde bu tarz iş konuşmaları yapmıyorlardı. Bulundukları park çocukların cıvıl cıvıl oynadıkları ve annelerin sohbet ettiği bir yerdi. Hafta sonu olduğu için de son derece kalabalıktı.

Yan yana oturmuş kahvelerini yudumluyorlardı. Herhalde Caleb'ın onların yanına geçtiği zamandan bu yana ilk defa böyle bir şey yapıyorlardı. "Planlarım var" dedi Caleb gözlerini çocukların üzerinden ayırmadan. "Bütün hesaplamalarım tamam. Ancak bunu yapabilecek gelire sahip değilim"

Kumarhane açmak için gerçekten çok iyi bir miktar parasının olması ve arkasının sağlam olması gerekiyordu. Çöl Gülü ve Azrail ona bu iki avantajı da sağlayabilirlerdi. Azrail, adı yeni duyulmaya başlamasına rağmen ileride çok sıkıntı yaratacak biri olduğunu belli etmişti.

Caleb dahil kimse onun gerçek adını ya da yüzünün neye benzediğini bilmiyordu. Devlet kayıtlarından da dahil olmak üzere bütün varlığı silinmişti. Sanki birdenbire ortaya çıkmış gibiydi. Kimse onun Çöl Gülü ile nasıl tanıştığını bilmiyordu. Dahası böyle bir kadınla ilişki yaşayacak cesareti nereden bulduğunu da bilmiyorlardı. Sadece bu bile herkes için yeterli bir delilik seviyesiydi.