"𝐒𝐓𝐀𝐘 𝐀𝐖𝐀𝐘 𝐅𝐑𝐎𝐌 𝐌𝐘 𝐏𝐀𝐑𝐓𝐍𝐄𝐑!"
Akşam için gerçekten heyecanlıydım. Avengers kulesinde olacaktım, evet, ama heyecanım bunun için değildi. Benim varlığımdan bile haberdar olmayan babamın normal yaşamını görecektim. Onun kameralar dışında neler yaptığını görecektim. Onu düşündükçe içimdeki boşluk ve özlem büyüyordu, ama bir o kadar içimde adını koyamadığım iyi bir duygu da hissediyordum.
Özenle hazırlandıktan sonra dışarı çıktım. Stark herkese özel şöför göndermişti.
Yol boyunca Tony'nin zevki olan şarkıları dinlemiştik. Tarzımız gerçekten çok benziyordu hatta aynıydı. Yüzümde gereksiz bir sırıtma olduğunu fark ettiğimde hemen eski kayıtsız yüz ifademe döndüm. Kule görüş alanıma girdiğinde buraya ilk gelişim olmamasına rağmen nefesim kesilmişti. Şöför arabayı durdurduğunda hemen arabadan indim ve beni karşılayan kadının arkasından gitmeye başladım. İçeri girdiğimde, beni rahat bırakmamaya yemin etmiş olması muhtemel Peter Parker'ı gördüm. Kadın arkasından gelmemizi söylediğinde aynı anda yürümeye başladık."Diğer üç kişi nerede?" dedim soruyu kadına yönelterek.
"Yoldalar, Miss Byrnes." dedi gülümseyerek ve kapıyı bize açtı. İçeri girdiğimizde Avengers bizi karşıladı. Gözlerim Tony Stark'ı bulduğunda kalbim daha hızlı atmaya başladı. Yanıma geldiğini gördüğümde hafif yerimde kıpırdandım ve özgüvenli duruşumdan hiç ödün vermedim.
"Seninle tanışmıştık, Michelle?" dedi ve yanımdan geçerek kendine bir bardak su doldurdu. Hafif hayal kırıklığı yaşıyordum, ama asla bunu belli etmedim ve ona dönerek konuştum.
"Aslında adım Giselle ve evet, tanıştık."
"Adının Giselle olduğunu biliyor, Giselle. Tony sadece komik olduğunu sanıyor." dedi Natasha araya girerek.
"Kızıl dul, bizi aydınlattığın için teşekkür ederiz." dedi Tony göz devirerek ve yanıma geldi ve omuzuma dokundu "Adının tabiki Giselle olduğunu biliyorum ve inan bana çok güzel bir isim." lafını bitirdikten sonra oturdu. İçimde garip bir mutluluk vardı.
"Giselle, okçuluk eğitimin mi var?" dedi Clint, büyük olasılıkla benim dosyamı inecelerken.
"Evet, 7 yaşımdan beri özel dersler alıyorum." dedim oturarak.
"Hocan gerçekten yetenekliymiş, seninde öyle olduğun aşikar."
"Annem, yeteneklidir. Ona çekmişim, yani öyle söylüyor." dedim gözlerimi hafif Tony Stark'a çevirirken. Clint bana şaşırarak baktı. Bir süre daha beni övmeye devam etti ve bir gün nasıl bir okçu olduğumu görmek istediğini belirtti.
"Derslerin gerçekten harika." dedi Bruce, dosyayı Clint den çekerek.
"Vay, koşu yarışmasında birinci olmuşsun, harika! Bunlar çok yavaş, sıkılmıştım." dedi Pietro, Bruce dan dosyayı almaya çalışarak.
İkisinin bu haline hafif kıkırdadım. İçeriye giren kişi ile dikkatler kapıya çevrildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LOST CONTROL , peter parker
Fanfic「🕸」- 𝖑𝖔𝖘𝖙 𝖈𝖔𝖓𝖙𝖗𝖔𝖑, Giselle Byrnes'ın hayatı bir günde tamamen değişmişti. Annesi, ünlü bir iş adamını üvey babası olarak tanıtmıştı. Üstelik, doğduğu günden beri yaşadığı İtalya'nın ünlü şehri Venedik'ten New York'un sıradan semti...