12. Bölüm

655 15 2
                                    


"Beni çağırmışsınız Ayaz bey. Heralde karımı bana teslim edeceksin.

Gülerek konuşmasıyla ona tiksinerek baktım.
Ayaz' baktığımda boynundaki ve şakaklarındaki damarlar çıksada gayet sakin bir tavrı vardı. Ama kolumu istemsizce biraz sıkıyordu.

"Karını demek istedin heralde. Biz evliyiz Asel'le."

"Ben onun üstüne para verdim, kaç aydır oturdukları ev benim lan! Biz bir anlaşma yaptık. Eğer anlaşma bozulursa evde gidecek canda. Asel de bu anlaşmaya uyacak. Halası ve biricik eniştesinin zarar görmesini istemez. Değil mi Aselcim?"

Adım adım bana yaklaşırken Ayaz tuttuğu kolumla beni arkasına çekti. Gülümseyerek yaklaşan Mustafa'ya döndüm. Her adımında kalbim titriyordu. Kollarını açarak;

"Hadi gel Asel. Sen akıllı bir kızsın Ayaz gibi aptallara uyup halan ve enişteni canından etmek istemezsin."

"Hiç bir sikim yapamazsın. Ananı sikerim senin."diyen Ayaz öne doğru atlasada herkesin tetiği çekmesiyle Ayaz'ı durdurdum .

Kahkaha attı.

"Karının oturduğu yeri bilmiyor musun Ayaz? Dağın başı orası...Benim mahallemde oturuyor. Benim mahallemde! Değil insan öldürmeyi, mahalleyi yaksam kimse birşey diyemez."

Bir adım daha attığında Ayaz'a döndüm. Ayaz bana bakmıyor sadece Mustafa'yı izliyordu. Haklıydı Mustafa, mahalle onundu.

Mustafa birden bağırınca yerimden sıçradım.

"Yüzüme bak!"

Korkmamla kibarlaşmaya çalıştı. Ayaz'ın üzerine atlamasıyla korumalar Ayaz'ı tutup kollarından geriye çektiler. Küfürler ederken çırpınıyor, yumruklarını savuruyordu. Bir adamın yere düşmesiyle çığlık attım. Ayaz adamı yerde dövüyor, korumalar onu çekiştiriyordu.

"Ayaz'a bakmayacaksın, yüzüme bakar mısın tatlım? On saniye içinde kocanın elini tutmazsan anlaşma biter Asel."

Elini uzatıp saymaya başladığında Ayaz'a döndüm. Yerde yüz üstü yatarken korumalar üstüne bastırıyordu. Beni izlerken çırpınıyor bağrıyordu.

"Asel! Bırakın lan beni!"

Çırpınırken yüzü sürtünüyor yara içinde kalıyordu. Daha fazla onun acı çekmesine dayanamazdım.

"On."

Mustafa'ya dönüp yere bakarak bir adım attım.

"Dokuz."

Geri Ayaz'a döndüğümde artık gözyaşlarım kendini tutamadı.

"Sekiz."

"Üzgünüm Asel."

"Yedi."

"Çok üzgünüm..."

"Altı."

Bir adım daha attığımda kendimi Mustafa'nın önüne bırakıp diz çöktüm. Dizlerim kanıyordu.

Mustafa kollarımdan tutup beni kaldırdığında saçımı okşadı.

"Aferim. İşte böyle."

Pavyon  +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin