Atkı

2.6K 218 97
                                        

Eylül..

Neden Bera her yerde benim karşıma çıkıyordu anlamış değilim. Biraz daha ilerleyip durdum ve elimdeki sudan bir yudum daha aldım. Onu gördüğüm yetmiyormuş gibi yediğim browni de boğazımda kalmıştı.Başımı iki yana sallayıp Mahperi'min olduğu yere doğru baktım, Bera ile oturmuş sohbet ediyorlardı.

Elimde tuttuğum şişeyi sıkarak onlara bakmayı sürdürdüm. Ama browni de çok güzeldi ya, onu Bera yapmış olamazdı değil mi?

Bir süre bahçeyi gezmiş ve diğer pamuk şekerlerimle de konuşmuş ve tekrardan Mahperi'min yanına dönmüştüm. Bera ortalarda gözükmüyordu, hızlıca Mahperi'min yanına geçip oturdum.

"Neredeydin Eylül kızım?"

"Biraz diğer taraflarda gezeyim dedim."

"Anladım kızım."

Bana bakıp gülümsemiş ve önüne dönmüştü. Elinde tuttuğu yeşil atkıyı bana göstererek konuştu" Bak bitirdim, nasıl olmuş kızım?"

Atkıya dokunup gülümsedim" Ya çok güzel olmuş Mahperi'm, eline sağlık."

"Bunu Fatih oğluma ördüm, havalar iyice soğuyunca boynuna dolar."

Gülümsemekle yetinmiştim, Ne Fatih'miş yani?

"Ben gideyim artık Mahperi'm."

Ayağa kalkmışken Mahperi'm, elimden tutmuştu. "Kızım bu atkıyı Fatih oğluma sen verir misin?"

"B-ben mi?"

"Evet aynı fakültede de değil misiniz?"

"E-evet de-"

Atkıyı elime tutuşturup oturduğu yerden kalktı ve elimi nahifçe sıkıp, gülümseyerek konuştu"Fatih iyi oğlandır, kızım."

"Hı?"

Mahperi sırıtarak yanımdan ayrılmış ben ise öylece kalmıştım. Yani banane ki?

Elimdeki atkıya bir süre bakıp yerde duran kol çantamı aldım ve atkıyı içine koyup yürümeye başladım. Ah Mahperi ah! Ben onunla karşılaşmamaya çalıştıkça senin şimdi bu atkıyı elime tutuşturup ona ver demen...

...

Eve geldiğimde ev sessizdi, odaya baktığımda anneannem ve annemi namaz kılarken gördüm. Ah benim canlarım... Hızla kendi odama geçtim ve çantamı yatağa bırakıp banyoya geçip, abdestimi aldım.

Akşam namazımı eda etmiş, sonra da bizimkilerin yanına geçmiştim. Oturmuş televizyon izliyorlardı.

Anneannemin yanına oturdum ve onu sımsıkı sarmalayıp tontiş yanaklarından öptüm. "Nasılsın Leyla'm?"

"Oh mis kokulu kuzum. Nasıl olayım işte aynı."

"Aç mısın kızım, yemek hazırlayayım mı sana?"

Anneme bakıp gülümsedim"Yani birazcık."

Annem bana gülerek mutfağa geçmişti. Anneannemin omuzuna başımı yaslayıp televizyona baktım, Esra Erol'u izliyordu. Bundan ne anlıyordu ki, kavgadan başka bir şey yoktu.

kahverengiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin