8.bölüm

1K 76 3
                                    

"Soldaki ikinci mağazaya da bakacağız tamam mı?"
Çalışan kıza kıyafetleri sırayla işaret ettikten ve en küçük beden olmasını söyledikten sonra kafamı salladım.
"Tabiki gireriz. Üstünü değiştirmek ister misin?"
"Olur."
Eli siyah bir tayta uzanırken yutkundum. Deneme kabinine girdikten sonra elimi daha sıkı kavradı.
"Gitme. Tamam mı?"
"Tamam."
Elimi bırakıp kapıyı kapattı.

"Kilidi bozuk."
"Ben buradayım. Endişelenme."
Kapısını sıkıca tutarken başka bir çalışana karşıdaki elbiselerden üç tanesini işaret ettim. Dışarıda giymese de evde, yanımdayken rahat olabileceğini düşünüyordum.

☆☆☆

"Kucağındakileri sepete atmak ister misin?"
Bebekleri göğsüne bastırırken birkaç oyunu sepete attım. Evde canı sıkılmamalıydı. İnternetten aldığım playstation da yakında evimde olurdu. En azından öyle umuyordum.

"Bu arabayı da alalım mı?"
Elindeki küçük arabayı göğsüme sürttü.
"Alalım."
Beğendiği oyuncakların benzerinden bir iki tane daha sepete atıyordum. Kırılırsa üzülebilirdi.

Sihirli asa ve prenses taçlarını da attıktan sonra Daphne duraksadı.
"Daha fazla almak istemiyorum."
"Emin misin? Şu bebeği beğenmedin mi?"
Gerçekten tam sevebileceği tarzdaydı. Pembe kürklü, renkli saçlı, yanında da evcil hayvanı olan bir bebekti.
"Beğendim."
Bebeği de attıktan sonra elimi sırtına koydum.
"Almak istiyorsan-"
"Artık istemiyorum."

Huysuz KediHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin