Bölüm 6

48.1K 2.5K 459
                                    

Keyifli okumalar!

Herkesin üzerimde olan bakışlarını farkedip gülmemi bastırdım.
Bu eve, bu insanlara karşı yabancı olduğum hissi içime koca bir boşluk olarak çöreklendi. "Sinirlerim bozuldu ondan böyle oldu." dedim soğukça. Kimseyle göz göze gelmeden, ayağa kalkıp kapıya doğru yürüdüm.

"Çay içecektik." dedi yenge olan. İsim konusunda hiç bir zaman iyi olmamıştım. Bugün öğrenir yarın unuturum.

"Size afiyet olsun." Hızla açık olan kapıdan koridora oradan da dış kapıya doğru yürüdüm.

Arkamda hissettiğim adımlarla arkama baktım. Semih beydi. Kapıyı açıp dışarı çıktım.

"Biraz konuşalım mı?" diye sordu arkadan. Kafamı ona çevirdim. "Ne konuşacağız?"

Yanıma doğru yaklaşıp merdivenlerin en üst basamağına oturdu. Ve yanındaki yeri işaret etti.
"Herkesin ayağını bastığı pis yere oturamam." dedim.

Üzerindeki beyaz tişörtünün üzerinde olan gömleği çıkarıp yanındaki yere serdi. "Oldu mu?"

Hâlâ pek içime sinmesede uzatmayıp oturdum.

Yüzüne baktığımda aşağı merdiven boşluğuna dalgın bir şekilde baktığını gördüm. Kafasını bana çevirip gülümsedi. "Ne diyeceğimi bilmiyorum."

"Konuşmak istediğinize göre bir şeylerinizin olduğunu ummuştum." dedim.

Omuz silkti. "Yok. Sadece seninle konuşmak istiyorum." Gözlerimin içine baktı. "Saçma mı?"

Önüme döndüm. "Bilmem."

"Olayların bu şekilde gelişmiş olmasını istemezdim. Burada olduğun için rahatsız mısın?"

"Değilim. Burası ya da orası çok fark etmiyor. Para alacağım ve bu işime geliyor." dedim umursamazlıkla.

Kafasını bana doğru eğdi ve birinin duymasından korkar gibi, "Recep babayı zor durumda bırakman hoşuma gitmiyor değil." diye fısıldadı.

"Duydum." diyen sesle ikimizde yerimizde sıçradık. Arkamızda enişte olan adam vardı. İkimize doğru eğilmişti. 

Semih bey parmağını ağzına götürüp damağını çekti. "Ödüm koptu." Haraketine garip garip baktım.

Enişte bey Semih beye bakarak konuştu. "Ve söylemeye gidiyorum." Hızlı hızlı tekrar içeri doğru girdi.

"Oğlum dur." diye bağırdı Semih bey arkasından. Bana bakarak ekledi. "Bu Ünal kadar gereksiz biri yok. Her yerden çıkma potansiyeli var." dedi sır verir gibi. "Çok kavga ederiz falan ama severiz birbirimizi."

Cevap vermedim.

"Neler yaşadın? Hayatın nasıl geçti?" diye sordu. Kafamı yüzüne çevirdiğimde merakla bana baktığını gördüm.

"Sıradan." dedim önüme dönerek. Benim sıradanım.

"Bizi kabullenmek ya da aile olmak gibi bir niyetin olmadığını görüyorum." Devam edecekken konuştum. "Evet." dedim. "Yok."

"Ama senin bize alışman için elimden geleni yapacağım." dedi. Bakışlarını yüzümde hissetsemde karşıya bakmaya devam ettim.

"Semih." diye yüksek sesli bir gürültü geldi içerden. Recep beyin sesiydi. Semih bey korkuyla bana baktı.

Ayağa kalktım. "Gitsem iyi olacak."

"Bir sıkıntın olursa bize gel olur mu?" dedi arkamdan. "Ne olursa olsun biz yanındayız. Yalnız hissetme." Hızlanarak alt kata kaldığım eve doğru yürüdüm. Yalnızdım ve basit bir lafla aksini düşünmeyecektim.

Karışan HayatımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin