Bölüm 30

23.3K 1.8K 344
                                    

Keyifli okumalar !

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum <3

Hafif esen rüzgarla ceketime sarıldım. Havalar yavaş yavaş soğumaya başlamıştı artık. "O kadar da çok sorunum yok sanki. Gitmesemde olur bence." diye mırıldandım.

"Hastanenin önündeyiz şuan." diyen Fatih'e yandan bir bakış attım.

"İnsanlar buraya daha ciddi sorunları için geliyor. Boş yere vakit alacakmışım gibi."

Hastanenin kapısından girmek üzereyken önüme geçip yana çekti beni. "Acılarını küçümseme." dedi ciddi bir ses tonuyla.

Etrafa göz gezdirdim. "Ama hiç bir zaman o kadar önemliymiş gibi gelmedi."
Her zaman umrumda değil deyip dururdum.

Omuzlarımdan tuttu ve gözlerimin içine baktı. "Sorun bu belki de. Yaşadıkların önemli. Öyle üstünü örtemezsin. Yokmuş gibi davranamazsın. Yüzleşmen lazım."

Kafamı salladım. Uzanıp elimi tuttu ve önden yürümeye başladı. Bekleme yerine tam da randevuya beş dakika varken gelmiştik.

"Ne anlatacağım ki?" diye sordum. Bir anda sanki söyleyecek hiçbir şeyim yok gibi gelmeye başlamıştı. Duvar kenarına geçmiş karşıya bakıyorduk.

Beyaz ağırlıklı, döşenmişti. Bizden başka, koltukların birinde iki tane genç kız oturuyordu.

"Bebekken karıştığını söyleyebilirsin başlangıç olarak."

"Sence bebekken karışıp bunu farketmeden yaşayıp giden insanlar var mıdır?" diye sordum.

Yandan bana baktı. "Olabilir."

Beş dakika dolunca benim ismimi söylediklerinde gerilmiştim.

"Ben hemen burada bekliyor olacağım. Zorla bir şey yok biliyorsun. İstersen anlatmadan çıkıp gel." Güven verici bir şekilde gülümsedi.

Kafamı salladım ve doktorun odasına doğru yürüdüm.

Kapıyı tıklatıp içeri girdiğimde beni kırklı yaşlarında sarışın bir kadın karşıladı. Kısa boylu, zayıf ve yuvarlak yüzlüydü. Sarı saçları seyrek ve omzunun biraz altında bitiyordu.

"Hoşgeldiniz İrem hanım ben Serap Aksoy." dedi gülümseyerek. Kafamla selam verdim. "Buyrun."

Karşısındaki işaret ettiği sandalyeye oturdum. Kendide oturup direkt bana bakmaya başladı. "Nasılsınız?"

"İyiyim siz?"

"Teşekkür ederim." dedi gülümseyerek. "Söyleyeceklerinizin aramızda kalacağını bilmenizi isterim."

"Aslında gelmeme gerek yoktu." Utangaçlığı bir kenara bırakarak yerimde dikleştim. "Dayım gelmemi istediği için geldim."
Fatih'in yüzüne karşı sadece bir kere dayı desemde, dayımdı sonuçta.

"Dayın neden gelmeni istiyordu?"

Gözümü gözlerinden çekip bakışlarımı yere çevirdim. "Karışma ve yeni aile olaylarından sonra iyi olmadığımı düşündü sanırım." diye mırıldandım.

"Karışma olayı?" Kafamı yüzüne çevirdiğimde soru işaretleriyle bana baktığını gördüm.

"Küçükken biyolojik ailemden alınıp başka aileye verilmişim." dedim tekdüze bir sesle.

"Bu zor bir durum olsa gerek. Ne zaman öğrendiğiniz?"

"Yedi yaşımdaydım."

"Bu hayatını nasıl etkiledi peki?"

Karışan HayatımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin