Bölüm 34

19.4K 1.6K 155
                                    

Oy vermeyi unutmayın lütfenn ♡♡

Keyifli okumalar!

Sabah telefon sesiyle aralandı gözlerim. Uyku sersemi telefona uzanıp kapalı gözlerimle kulağıma tuttum. "Alo."

"Hâlâ uyuyor musun?"

"Sen kimsin?" diye sordum mayışmış sesimle.

"Tamam bir ay olduda unutmak için yeterli mi?"

"Uykum var." Telefonu kapatıp komodinin üzerine bıraktım.

Dün gece uyandıktan sonra tekrar zar zor uyumuştum. Fatih onun odasında yatabileceğimi söylesede, kendi kaldığım odaya gelmiştim.

Uykum bir kere açıldığı için tekrar uyumayı denesemde mümkün olmadı. Yatakta dikleşip, elime telefonu aldım ve Fırat'ı aradım.

"Ne diyordun?"

"Kusura bakma uyandırdığım için." dedi. "Saat on bir olunca uyanmışsındır diye düşündüm."

"Sorun değil."

"Bugün bir ay doldu ve herkesten önce davranmak istedim. Annemlerin de haberi var. Gece on ikide aramadığım için şanslısın." dedi.

Cevap vermediğimde konuşmaya devam etti. "Bugünü bana ayırmaya ne dersin?" diye sordu. "Kahvaltı yapar, sonrada takılırız?"

"Duruma göre sana dönüş yapsam olur mu?" Dayım kahvaltı hazırlamış olabilirdi. Ya da bir planı olabilirdi. "Yarım saate dönerim sana."

"Olur." dedi. "Ama kesin dön bak."

Yatağa telefonu atıp gerinirken telefon tekrar çalmaya başladı. Yabancı bir numaraydı.

"Alo." dedim.

"Nasılsın?"

"Gökhan?"

"Evet benim."

"İyiyim."

"Dayımın evinin önündeyim de. Müsait misiniz?"

Derin bir nefes aldım. "Gelmeden önce araman gerekmiyor muydu?"

"Olsun. Git dersen dönerim."

Yataktan bacaklarımı uzattım. Kapıyı açıp salona geçtim. Dayım hâlâ görünürde yoktu. "Dayıma sorayım."

Odasına geçip kapıyı açtığımda hâlâ yatakta uyuduğunu farkettim. Yanına oturdum ve omzunu durtukledim. "Hı." dedi uyku sersemi.

"Gökhan geleyim mi diyor."

Gözlerini usulca açtı. "Gelsin mi?" diye sordu.

Telefonu kulağımdan çekip kapattım. Fatih'de yatakta dikleşip sırtını yasladı. Yan bir şekilde oturarak yüzüne baktım.

"Bir planın var mı senin?" diye sordum.

Elini ağzına götürerek esnedi. "Yatmayı düşünüyorum şimdilik." dedi. "Bir şey yapalım dersen, kalkarım."

"Fırat'la çıkacağım sanırım." Yüzüne büyük bir istekle baktım. "Sen de gelir misin?"

"Kalkınca yapmam gereken bir kaç iş var."

"Keşke gelsen." dedim.

Güven verici bir şekilde baktı. "Kendinde gayet iyi idare edebilirsin."

"Gökhan'la da siz takılırsınız o zaman." dedim. Sonuçta gelmişti. Dayısını görüp gidebilirdi.

Benim için, kendilerince bir şeyler yapmayı denediklerini inkar edemezdim ama aynı çabayı Fatih'e göstermiyorlardı sanki.

"Senin için gelecektir zaten gerek yok." Sesinde her hangi bir duygu belirtisi yoktu.

Karışan HayatımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin