Final

34K 1.7K 733
                                    

Son bölüme geldik 🥲

Son kez keyifli okumalar o zamann ♡♡

Omzumdan birinin dürtüklemesiyle açıldı gözlerim. "Yavaş ya." dedim uyku sersemi.

"Geldik." dedi Gökhan sakince. Gözlerimi kırpıştırdım ve hafifçe yerimde dikleştim. Gökhan arabanın koltuğundan bana doğru eğilmişti.

Yerimde gerinerek karanlıkta etrafıma baktım. Vücudum tutulmuştu. Pencereden karanlık dışarıya baktım. "Neden buraya geldik?" Aile apartmanın önündeydik.

"Dedem gelmemizi istedi. Fatih dayımda buradaymış."

Kafamı salladım ve camdan dışarıya bakmaya devam ettim.

"İnmeyecek misin?"

Kafamı ağır ağır Gökhan'a çevirdim. "Uykum açılsın." Esnedim. Kendimi fazla uyuşuk hissediyordum. "Neden buraya çağırdılar biliyor musun?"

"Hiçbir fikrim yok."

"Buraya ilk geldiğim günü anımsıyorum." dedim yavaşça. "Fırat'la gelmiştik."

"Abi diyorsun sanıyordum." dedi hızla.

"Ağız alışkanlığı." Yüzüne hafif ışıkta bakarken mırıldandım. "Sana abi dememi ister miydin?"

Kaşlarının şaşkınlıkla havalandığını gördüm.

"Öylesine sordum." dedim. Ağızıma geleni direkt söylemiştim.

"İsterdim." diyen net sesi doldurdu kulaklarımı.

Sessiz kaldım ve tekrar camdan dışarıya çevirdim bakışlarımı. Sadece alt kattaki Recep beyin evinin ışıkları yanıyordu.

"İlk geldiğin güne göre hislerin nasıl?" diye sordu. "Buraya ve bize karşı."

"Sanki hâlâ aynı yerde sayıyoruz gibi." diye mırıldandım. "Hâlâ yabancı gibiyim buraya."

İç çektim. "Ama bir o kadar da farklı olduğunu biliyorum." diye devam ettim. "Benim bakış açım değişti. Benim hikayemin kötüsü onlar veya sen değildin. Hiçbir zaman olmadınız. Bir noktaya kadar artık sizi anlayabiliyorum. Kırılmaktan korkan bir çocuktum ben. Eski ailem sayesinde oluşan duvarlarım vardı." Kafamı yüzüne çevirdim. "Psikoloğuma göre çocukluk travmaları kolay kolay iyileşmiyor. Her zaman bir tarafımın bu yüzden eksik olacağını biliyorum. Bunu kabullendim. Ama buna rağmen mutlu olabileceğimi, insanlara güvenebileceğimi öğrendim artık. Herkesin aynı olmadığını biliyorum."

Elini elimin üzerinde hissettim. "Bana duygularını açtığın için teşekkür ederim." dedi. "Her şey, senin için nasıl iyi olacaksa öyle olsun."

Kafamı salladım ve arabadan indim. Ekim ayının ortalarındaydık ve soğuk iyiden iyiye kendini belli ediyordu. İçim titrediği için kollarımı vücuduma sardım.

"Al bunu giy." Bir Gökhan'a bir de uzattığı siyah sweatshirte baktım. Sadece uzaktaki sokak lambasının aydınlattığı cılız bir ışık vardı. Yüzünü net göremiyordum.

Pikniğe gittiğimizde Recep bey bizi bırakıp gittiğinde de üzerindeki ceketi bana vermişti. Aklıma gelen anıyla gülümsedim.

Düşünmeden elinden aldım ve üzerime geçirdim. "Teşekkür ederim."

"Hadi içeri girelim." Önden yürümeye başlamıştı.

Yavaş adımlarla onu takip ettim. "Bir aile dramasının ortasına düşmek istemiyorum. Yeterince uzun bir gün oldu." Sıkıntılı bir şekilde konuştum.

Karışan HayatımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin