Daddy'nin Küçük Canavarı 2 -MinSung-

Bölüm 2 - Cüppe

(Her an sürpriz yapabilirim demiştim :D)

Kelime sayımız: 1165

-----------------

''Günaydın'' dedi kahverengi saçlı çocuk, bir pazar sabahı ev arkadaşına bakarak.

''Günaydın 'Jeongin''' diye geldi garip cevap.

Bunca zaman sonra 'Jeongin' hala bu isim hakkında nasıl hissettiğinden emin değildi.

''B-bugün vaaza katılacak mısın?'' diye sordu 'Jeongin' üstüne cüppesini giyip hacını da boynuna asarak, bunu kısa süre önce elveda hatırası olarak ona Chan hediye etmişti.

''Böylelikle hala benimle birlikte çalışıyo gibi olcaksın, tam olarak yanında olamasam bile''

Cüppe 'Jeongin'in' vücuduna tam oturuyordu. Çok sıcak tutmuyorlardı ama kilise içinde bu şekilde gezinmesi şarttı.

''Gelirim diye düşünüyorum, kaçırdığım tek zaman geçen hafta olarak kalır'' dedi Yoongi. Son zamanlarda 'Jeongin'e' yeterince alışmıştı ve karşılıklı konuşmaları artık çok daha rahattı.

''Güzel'' dedi 'Jeongin' basitçe yakasını düzeltirken.

Bunca zaman sonra kendini en kutsal elbiselerin içinde gördükten sonra bile eski üniformasını çok özlüyordu. Gece boyu çalıştıktan sonra evdeki sigara ve alkol kokusunu bulmayı, Minho ve Mang'le birlikte koltuğa yayılmayı, korku filmleri izlerken uyuyakalıp aynı kokular içinde uyanmayı özlemişti.

''Pekala, artık yola çıksak iyi olur'' dedi ihtiyacı olan her şeyi çantasına atarak. Bu eskiden kullandığı ufak ve yırtık çantaya göre çok daha geniş ve sağlamdı.

''Neden yürüme konusunda bu kadar ısrarcısın? İkimizin de arabası var'' diye sızlandı Yoongi kapıya doğru giderken.

''Ç-çünkü rahatlatıcı oluyor'' dedi 'Jeongin' ''A-ayrıca bu eskiden yaptığım gibi y-yapabildiğim az şeyden biri'' bunu söylerken sesi de bir ton alçalmıştı, bu sırada küçük evinin hemen dışındaki yolda yürümeye başladı.

Güneş daha anca doğarken çatıların üstüne güzel renkler bırakıyordu. Burası gerçekten çok güzel bir şehirdi, nerede durmanız gerektiğini bildiğiniz sürece. Ama özellikle sabahın erken vakitlerinde manzarası muazzamdı.

''Eskiden yaptıklarının çoğunu hala yapabilirsin aslında'' diye mırıldandı Yoongi ''Sadece... aynı şekillerde olmaz''

Bu doğruydu. 'Jeongin' hala mutfağında dans edebilirdi ve Minho'nun ona öğrettiği birkaç yemeği yaparken en sevdiği şarkıları dinleyebilirdi. Hatta hala aynı telefonu kullanıyordu ama Minho gelen faturayı görmesin diye gizlice bazı ayarları değiştirilmişti.

'Jeongin' ailesini ve eski arkadaşlarını arayamazdı.. Minho'yu arayamazdı.

Hiçbirine mesajlar atamazdı. Yoongi dışında eskiden onu tanıyan hiç kimseyle iletişime geçemezdi. Birlikte alışverişe gittiklerinde Yoongi gencin zamanında tanıyor olabileceği kişiler için her daim gözlerini açık tutardı.

Bir keresinde Changbin'e denk gelmişlerdi ve koruma gence dönüp 2 kere bakmıştı. Yoongi hemen 'Jeongin'in' önüne geçip onu yeniden pozisyonlamıştı ve böylelikle Changbin de onların markette eğlenmeye gelen basit bir çift olduğunu düşünüp oradan ayrılmıştı.

'Jeongin' yepyeni bir insandı, tamamen yeni.

Yeni bir arkadaş çevresi vardı, hepsi de kilisede onunla birlikte çalışan rahiplerdi. Telefonunda kayıtlı olan 'Daddy' ismi kalbini acıtıyordu ama 'Jeongin'in' eli bu adı değiştirmeye varmamıştı.