Kim taehyung
Eun-Jeong yanıma geldiğinden beri kıpırdayıp duruyor arada da burnunu çekip duruyordu. Yerimden doğrulup ona doğru eğildim.
" Eun-Jeong uyusana artık"
Yüzünü kapatıp yastığa daha da gömüldü.
" Uyuyamıyorum."
Biraz sessizlikten sonra ilk konuşan o oldu.
" Sana birşeyler anlatabilir miyim? İçimde kaldıkça daha da sıkılıyorum artık dayanamıyorum."
Ağlıyordu...
" Eun-Jeong korkutma beni ne oldu?"
" Annemi özledim."
Gözlerini silip ağlamaya devam etti.
" Tamam annenin yanına gideriz ağlama."
" Taehyung annem 2 yıl önce öldü!"
Ne diyeceğimi bilemeden sadece ona sarıldım şu an buna ihtiyacı vardı. Omzumda biraz daha ağlayıp kızarmış yüzü ile bana baktı.
" Annem öldüğü zaman ben koredeydim babam ben abim ve annem aslında Amerika'da yaşıyorduk. Kore'ye eğitimimi bitirmek için gelmiştim seninle karşılamadan önce. bir gün annem aradı sesi çok kötüydü. Bana beni sevdiğini söyledi sonra şu sözleri ekledi;
" Ne olursa olsun hep gülümse, annen seni gerçekten seviyor böyle olmasını istemezdi. En yakınına güvendi ve başına gelmeyen kalmadı, sen de hiçbir zaman kimseye güvenme. Güvenme.... Ama ne olursa olsun bu hatta ben gülümseyemedim sen gülümse ve hayatın tadını çıkar". Bana öyle dedi bende sonraki gün Amerika'ya gittim... Gittim Ama annemi bulamadım. Annem yoktu olay yeri inceleme ekiplerinin ve polislerin araştırmaları sonucu annemin cinayete kurban gittiğini öğrendim sorna otopsi raporu da çıkınca kesinlikle cinayet olduğunu söylediler. Deliller eksik olduğu için de annemin katilini bulamadım. Babam yani aslında üvey babam üzülmüştü ama hiç belli etmiyordu üvey abim de öyle. Taehyung gerçekten canım çok yanıyor annemi o kadar özledim ki.... Bunu anlatmaya kelimeler yetmez."Kollarını tekrar sıkıca boynuma sarıp ağlamasına devam etti. Peçetelikten bir iki peçete alıp burnunu silmesi için ona verdim. Burnunu temizleyip ağlamaya devam etti ağlaması onun için iyi olabilirdi ama bebek için değildi.
"Eun-Jeong hadi biraz uyu. Hem ağlarsan bebeğe zarar gelebilir."
Yatağıma uzanıp onu kendime çektim bu kadar ağlamadan sonra uyuyacağını düşünüyorum. Saat ilerledi ilerledi en sonunda ağlamaktan uyuyakalan Eun-Jeong'a döndüm. Burnu ve göz altı kızarmıştı dudakları hafiften pembemsi hâle bürünmüştü. Uyumuş olmasına rağmen akan göz yaşlarını sildim pikeyi karnında kadar çekip başımı yanına koydum. Ne o bana ne de ben ona pek fazla bir şey anlatmıyorduk. İlk defa bu gün anlatmıştı ve herhalde hamileliğin etkisiyle bunları anlatıyordu. Aklım almıyor nasıl olurda deliller ortada olmazdı ama şu var ki annesinin sözleri hâlâ aklımdaydı ne demişti " En yakınına güvendi ve başına gelmeyen kalmadı sen de hiçbir zaman kimseye güvenme."
En yakınına derken kimden bahsediyordu eşi olabilir mi? Hayır taehyung saçmalama bir insan eşine bunu asla yapmaz değil mi? Yapmaz. Saatlarce bu konuyu düşünerek uykuya daldım.********
Gözlerimi yorgunlukla aralayıp çalan telefonumu cevapladım.
" Taehyung nerdesin sen?"
" Evdeyim Namjoon hyung. Neden bir sorun mu var?"
" Saat kaç?"
" Bilmiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Husband/Kth
FanfictionNamjoon oppa beni durdurup oturmam için yer açtı. " Bekle gitme. Otur şuraya konu seninle de alâkalı." Ben mi? Ne alakam olabilir ki Tanrı aşkına. " Şimdi öncelikle size önceden bahsetmiştim bir müzik grubu kurup müzik dünyasına da adımızı yazdırcağ...