" Eun-Jeong iyi misin?"" Taehyung yalan söylüyorsun!"
" Eun-Jeong video'yu izledin ses kayıtlarını da dinledin."
" YALAN SÖYLÜYORSUN İŞTE! BABAM ANNEMİ ÖLDÜRMEZ YAPMAZ ANNEMİ SEVİYOR O!"
" İnkâr etsen de gerçek bu!"
Yüzüme yediğim tokatla neye uğradığımı şaşırdım eli amma da ağır. Eun-Jeong oturduğu koltuktan kalkıp mutfağa ilerledi. Arkasından ilerleyip iyi olup olmadığını kontrol ettim.
" Yalan gerçekten yalan olmalı. Babam yapmaz yapmaz değil mi? Yapmamış olsun rüya olsun. Ben ona güvendim baba dedim ya baba."
Kendi kendine konuşurken bir bardak su doldurdu. İçemeden elinden kayıp yerde parçalandı.
" Eun-Jeong gel ben sana veririm."
" Taehyung "
Küçük çocuk gibi kollarını bana sarıp ağlamasına devam etti. Birden kollarımdan kayarken sıkıca tuttum.
" Eun-Jeong! Eun-Jeong!"
Kucağıma alıp dışarı çıktım. Korumaya arabayı çıkarmalarını söyledim. Hızla arabaya binip korumaya hastaneye gitmesini söyledim. Biraz sonra hastaneye vardık. İki hemşire yardım edip Eun-Jeong'u sedyeye yatırdılar. Bir odaya koştururken onun eli bileğimi sıkıca kavramıştı. Odada muayenesini yapıp bir serum bağladılar ve birazdan kendine geleceğini söyleseydiler. Boynundan aşağıya doğru akan yaşı sildim. Elimi sıkıca kavramış eline elimi koydum. Cebimdeki telefon çalınca bakmadan cevapladım.
" Taehyung söyledin mi?"
" Söyledim hyung söyledim."
" Eee"
" Eee si hastanedeyiz."
" Sikeyim kapat geliyorum."
Telefonu cebime atıp Eun-Jeong'un yanağını okşadım. Yanağında oluşan göz yaşı izlerini silmeye çalıştım. Annesinin hiçbir suçu Yokken en yakını tarafından öldürülmüştü bunu Eun-Jeong'a gizlice söylemeye çalışmış ama Eun-Jeong hiçbir şekilde anlamamış. o kadar güvenmiş ki o adama -ki hâlâ inkâr ediyor- gözü kör olmuş.
" Taehyung."
" Geldin mi hyung."
" İyi mi?"
" Biraz daha iyi. İlk başta yüzü daha solgundu. Şu an daha iyi görünüyor."
" Çok ağladı mı?"
" Evet hyung çok ağladı."
Yavaştan kıpırdayıp sağ tarafa döndü. Kaşlarını çattı ağzında birşeyler geveledi. Ayağa kalkıp yüzünü avuçlarımın arasına aldım.
" Eun-Jeong beni duyuyor musun bir tanem?"
" Ben doktoru çağırayım."
Gözlerini aralayıp boş boş etrafa bakındı. Derince içerledi ve sessizce ağlamaya başladı. Akan göz yaşlarını silip yanağından öptüm. Doktor bey gelip son kontrolleri yaptıktan sonra birkaç dikkat etmemiz gerekenleri söyledi. Bu gün burada müşahede altında kalmamız ve yarın çıkmamız gerektiğini söyleyip gitti. Yoongi hyung elinde bir kaç atıştırmalıklarla gelip Bıraktı.
" Eun-Jeong'a bunları yedir dışarıda açıklama bekleyen bir sürü tayfan var onlara kısa bir açıklama yapacağım."
" Teşekkürler hyung."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Husband/Kth
FanfictionNamjoon oppa beni durdurup oturmam için yer açtı. " Bekle gitme. Otur şuraya konu seninle de alâkalı." Ben mi? Ne alakam olabilir ki Tanrı aşkına. " Şimdi öncelikle size önceden bahsetmiştim bir müzik grubu kurup müzik dünyasına da adımızı yazdırcağ...