Alaca

12.Bölüm

Bazen yönünüzü bilmeden gidersiniz.Nereye gittiğinizin bir önemi yoktur.Tek istediğiniz yaşadığınız kötü anıları geride bırakmaktır.Neresi olduğu mühim değil.Sadece uzaklaşmak istersiniz.

Giray'la çıktığım bu yol aslında bir bakıma benim için böyleydi.Cezaevinden çıktıktan sonrada talihsizlikler yakamı bırakmamıştı.Fakat o , beni içine düştüğüm karanlıktan çıkarmıştı.Yardım elini uzatmıştı ve ben o eli tutmak zorunda kalmıştım.Bugün düşünüyorum da iyi ki karşıma çıkmıştı.Aksini düşünmek bile beni korkutuyordu.Kaç gece o karakolun önündeki bankta oturabilirdim ki?Cebimde tek kuruş bile olmadan nasıl yaşama devam edebilirdim kötülüklere bulaşmadan?

Demek ki iyi insanlar hala vardı...

Bulunduğum konumdan dolayı yüzüm iyice yanmaya başlamıştı.Derin bir nefes alırken aynı zamanda görevlinin gösterdiği siyah komple tül ve dantelden oluşan mini geceliğe şaşkın bir şekilde bakıyordum.Giray'la olan evliliğimiz gerçek bile olsa ben bunu giyemezdim ki...Zoraki bir tebessümle görevlinin gösterdiği geceliğe bakıp "Daha farklı modelleriniz var mı acaba?"

Kadın gülümseyerek arkasındaki rafa döndü ve hızla bir bakış atıp "Transparan babydoll var, fantazi bodysuit modellerinden de gösterebilirim isterseniz."

Giray'ın annesi ve babaannesiyle kadına anlamaz bakışlar attığımızda gülümseyerek modelleri hızla çıkarıp cam tezgahın üzerine koydu.Modelleri görmemle bakışlarımı hızla başka bir yöne çevirip "Yani şey...Daha mütevazi modeller demek istemiştim aslında."

Görevli kısa bir süre düşünüp "Bunlar aslında çok talep gören modeller fakat dantelli mini gecelik modelleride çok hoş." Bir yandan o yöne doğru yürürken "Size o modelleri göstereyim buyurun."

Arkasından ilerlerken babaannesi bize bakıp "Kızım siz bakın ben şurada oturuyorum." Diyerek kenarda bulunan tekli koltuğu göstermişti.Fatma hanım gülümseyerek "Tamam anne otur sen biz Alaca ile bakarız."

Başını olumlu bir şekilde salladıktan sonra başındaki yazmayı düzeltip koltuğa oturdu.Bakışlarımı görevlinin olduğu bölüme çevirdiğimde tezgahın üzerinde bulunan modelleri görüp o tarafa doğru yöneldim.İçerisinden çokta fazla düşünmeden bir kaç model seçtim.İç çamaşır takımlarınıda aldıktan sonra görevlinin aldıklarımızı paketlemesini bekliyorduk.Bana kalsa bir tane gecelik bir tanede iç çamaşır takımı alacaktım ama Fatma hanımın ısrarları sonucu her birinden dört , beş takım almak zorunda kalmıştım.Hepsininde rengi bordo ve siyahtı Giray'ın istediği gibi.Her ne kadar ben giymeyecek olsamda onun istediği renkler en azından olsun dedim.Sonuçta para veriliyordu.

Mağazadan elimizdeki poşetlerle çıktıktan sonra arabanın kaputuna yaslanmış sigara içen Giray bizi görmesiyle yerinde hareketlendi ve elimden poşetleri alıp bagaja koydu.Sigarasınıda söndürdükten sonra bizimle araca binerek çalıştırdı ve eve doğru sürmeye başladı.Evin önüne geldiğimizde park edilen dört aracı görmemizle Fatma hanım gülümseyerek "Anne bak Safiye ve Belgin'ler gelmiş."

Babaanne tebessüm ederek evin kapısına doğru yürürken Giray bagajdan poşetleri çıkarıyordu.Arabanın kapısını kapatıp yanıma geldiğinde kulağıma doğru eğilerek "Amcam ve teyzemler gelmiş...Kuzenlerimde vardır kesin."

Başımı anladım dercesine salladıktan sonra ahşap kapıdan geçerek evin avlusuna girdik.Girer girmez çaprazımızdaki alanda oturan insanları görmemizle o yöne doğru yürümeye başladık.Fatma hanım gülümseyerek herkesle tokalaşırken , babaanne sandalyeye oturmuş el öptürüyordu.Tokalaşma merasimi bittikten sonra bakışlar bize döndü.Giray elindeki poşetleri kenara bırakıp gülümseyerek "Oo hoşgeldiniz."