Tesadüfen karşılaşan iki kişi ve hayatlarındaki gizem. Bu iki kişinin tek zaafları birbirleri. Onlar ne kadar kaçarsa kaçsın her seferinde birbirlerine savruldular, karıştılar. Ama onları asıl bağlayan şey hayatlarındaki gizem...
Sabah sıcak yatağımda uyandım. Gözümü açtım, etrafıma bakındım Barkın yoktu aşağıdadır diye düşündüm ve yataktan kalktım. Dolaptan kısa yazlık beyaz turuncu desenli bir elbise çıkardım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Elbiseyi yatağa bırakıp duşa girdim. Dakikalar içinde duşumu hızlıca alıp çıktım. Elbiseyi giydim masamdan tarafımı aldım ve saçımı taramaya başladım. Yavaş yavaş saçımı tararken aklıma dün Barkın'ın söyledikleri geldi.
"-darısı başınıza -inşallah" yüzümde küçük bir gülümseme oldu. Tarağı masaya yeniden bıraktım. Rimel,allık,ruj sürdüm herzamanki gibi ve aşağı indim. Aşağı indiğimde bir kadın ve bizimkiler onların yanında oturuyordu.
Kadın 60-65 yaşlarında gözüküyordu ama dinç bir kadın olduğu da belliydi. Barkın diğerlerine ve sonra kadına baktım. Küçük bir tebessümle kadının yanına gittim elimi uzattım. Kadında gülümseyerek elini uzattı elini öpüp alnıma koydum. "Hoş geldiniz" dedim yumuşacık bir ses tonuyla "Hoş buldum kizum hoş buldum" dedi kadın da şiveyle ardından saçımı okşadı. Ela "babaannem olur kendisi" dedi gülümsedim.
"Babaanne hadi gel kahvaltı masasına geçelim açsan" dedi ateş "Yok aç değilum yedum geldum ben" dedi ve bana döndü "Kizum senin ismin nedur?" Dedi "Cemre efendim" dedim sesimi incelterek. Neden bilmiyorum ama çok kasılmıştım. "Kaç yaşindasun?" "24" "Hee iyi iyi" dedi başını salladı yeniden gözleri bana döndü baştan aşağı süzdü. Barkına baktı "Pekte güzel, hanım hanımcık kiz maşallah" dedi memnunca Barkın da alttan alttan sırıttı.
"Memleket nere kizum senin?" Diye sordu yeniden "Mardinliyim" dedim "Anladım güzel" dedi ardından devam etti bana doğru eğildi "Siz benim kara gözlümle sevdalukmusunuz?" Dediğinde anlayamamıştım elaya yaklaştım, kulağına fısıldadım "Neymiyiz?" Dedim merakla elaya ela da güldü o da yaklaştı bana doğru "Sevdalı, sevdalı " dedi sonra babaannesine döndü "He babaannem sevdaluklar" dedi memnunca "Hee ee düğün ne zaman o zaman çok uzatmayın da bu mevzuyu" dedi öksürmeye başladım.
Ela bir iki kez sırtıma vurdu Barkın da "Babaanne daha düğün falan yok. Hemen gelir gelmez darlama insanu da" dedi o da babaannesinin yanında şiveyle konuşuyordu demekki. "Oy iyi ula ama siz yine de çok uzatmayın" dedi babaanne bizi tembihleyerek Barkın babaannesini omuzuna elini koydu "He babaanne he. Hadi kalk da kahvaltı yapalım acıkmışsındır" dedi babaanneyi geçiştirmeye çalışarak.
Babaanne yerinden kıpırdamadan "Uşağum yedum dedim ya gelirken. Aç değilum ben cemre kizumla sohbet edeceğum" dedi çenesini havaya kaldırarak Ela "cemre kizunda kahvaltı edecek ama babaannem bak hadi gel bir iki lokma yemek yiyelim." Dedi ve babaanneyi zorla kahvaltı masasına götürdü.
🦋☀️
Kahvaltımızı etmeye başladık. Babaanne "Senun işlerun nasil gideyi kara gözlum" dedi Barkına dönerek "Güzel gidiyo sıkıntı yok" dedi Barkın da çayından bir yudum aldı. Babaanne abime baktı dikkatle "Oğlum siz kardeşmisunuz bizum gelinle?" Dedi abim sırıtarak bana baktı "Evet kardeşiz teyzecim" dedi abim Ela hemen atladı "Babaanne bak bu da senin damadın" dedi gülümseyerek.
Babaannenin yüzünde güller açtı "Vallaha de" dedi babaanne sevinçle güldük, Ela "vallaha" dedi memnunca Babaanne ellerini açtı yukarı baktı "Allah'ım ben ölmeden mürvetlerini göster bana evlatlarumun" dedi ellerini yüzüne sürdü. "Ateş'im senin yokmidur oğlum arkadaşın" Ateş tam ağzını açıp konuşacakken mert içeri girdi.
Aklıma geçen gün voleybol olayı geldi, kendimi gülmemek için zor tutuyordum. Mert Barkın'ın yanına geldi ellerini önünde bağladı "Abi holdinge gidecek miyiz? Arabayı hazırlatayım istersen" diye sordu "Hazırlat koçum hazırlat birazdan çıkarız" dedi o da son lokmasını aldı ve ayağa kalktı.
Ben de ayağa kalktım ve Barkın'ın arkasından odaya gittim kapıyı kapattım. Barkın dolaptan kendine ceket bakarken bana döndü "Ne oldu?" "Ne zaman gelirsin?" Dedim hızlıca "Akşam üstü gibi neden sordun?" Diye sordu "Babaannenin yanında biraz kasıldım ben yanlız bırakma beni" dedim bir çocuk edasıyla, güldü dolaptan ceket alıp koluna astı, bana doğru yaklaştı. Elini belime götürdü ve beni kendine çekti "yanlız bırakmam" dedi ve dudağıma sıcacık dudaklarıyla küçük bir öpücük bıraktı ve geri çekildi. Kapıyı açtı ve odadan çıktı.
Ben de aynadan kendime baktım ve ardından odadan çıktım. Aşağı indiğimde babaanne telefonla konuşuyordu "Tamam.... Barkın'ın evune getirun uşağımı" dedi şiveyle karşısındaki kişiye ve telefonu kapattı. Elanın yanına oturdum telefona bakmaya başladım 10 dakika sonra kapı çaldı. Kalktım kapıyı açtım.
Karşımda küçük bir kız çocuğu, bir kadın ve 20'li yaşlarda bir kız gördüm. "Hoş geldiniz" dedim gülümseyerek bunlar kimdi bilmiyordum ve Barkın da hiçbir şey dememişti. Tahminimce 40'lı yaşlardaki kadın samimiyetsizce gülümsedi "hoşbulduk" dedi ve içeri girdi büyük kız ise hiçbir cevap vermeden omuzuma çarparak içeri girdi. Küçük kız önden gitmişti bile, kapıyı kapattım içeri geçtim.
Küçük kız sevinçle ateşe koştu "Ateeeşş!" dedi sarıldı ve kucağına oturdu. Ateş de karşılık vererek "Dayıcım hoş geldin" dedi saçını okşadı. Ateş bana döndü ilk önce yanında oturan kadını gösterdi "Tanıştırayım annem" dedi ve kadının yanındaki büyük kızı işaret etti "O da kardeşim" dedi
ALLAH'IM BU NE HER YERDEN AKRABA FIŞKIRIYOR
Babaanne elini omuzuma koydu ve yeni gelen misafirlere baktı "Bu kızımız da gelinimiz" dedi memnunca, kadının gözlerinin içi parladı "ateşin arkadaşı mı yoksa?" Dedi "yok ateşimun değildur. Barkınımın arkadaşidur" dedi babaanne ve o an kadının sevinci yerle bir oldu. Kızına baktı, kızın yüzü düştü.
Küçük kız hemen ateşin kucağından kalktı bana doğru koştu, önümde durup kollarını açtı kucağıma alabilmem için, kollarının altından tutup dizime oturttum. "Siz evlenecek misiniz?" Dedi üzüntüyle bişey demeden yüzüne baktım. Babaanne atladı 'tabii evlenecekler uşağum" dedi gülümseyerek ardından kız çocuğu "Ama ben dayımla büyüyünce evleneceğim, beni neden beklemedi ki?" Dedi dudağını büktü, hepimiz güldük "Neyse ben de ateş dayımla evlenirim o zaman" dedi ateşe baktı "Tamam dayıcım ben seninle evlenirim. Beklerim ben senin büyümeni merak etme" dedi güven verircesine.
Kız küçücük elini bana doğru uzattı "Bu arada ben balım, sen?" Dedi Ben de elimi uzatıp elini tuttum "Ben de cemre memnun oldum" dedim gülümseyerek "Mercan abla bak cemre abla çok güzel değil mi?" Dedi büyük kıza dönerek, mercan "hee çok güzel" dedi zorla
Buna ne oluyor be? Havalara bak
Mercan babaanneye döndü "Babaanne Barkın nerde?" Diye sordu Sanane? "Az önce işe gittu" diye karşılık verdi babaanne, balım kucağımdan indi. Ela "Cemre gel biz seninle bir kahve yapalım herkese" dedi kafamı salladım ve mutfağa doğru elayı takip ettim.
Mutfağa girer girmez ela beni içeri çekti ve kapıyı kapattı. "Ela napıyorsun?" Dedim bangoya elimi koydum ela konuşmaya başladı "Bak şimdi bu mercan cadısı ne derse desin onun seviyesine sakın inme. Sana gıcık gider, aşağılayıcı laflar söyler falan takma, abime de biraz alttan alttan yürüyebilir yani görürsen şaşırma ama izin de verme. Zaten abim de ters davranır ona genelde" dedi hızlıca "Ela bir sakin ol. Hem de neden bana böyle davransın ki? Ayrıca Barkınla kuzen değiller mi neden Barkına asılıyor bu?" Diye sordum merakla
"O yapar zaten gıcık bişey, ben de hiç sevmiyorum" dedi
Yani çok da tatlı bir kız gibi durmuyordu zaten.
"Neyse tamam. Bana birşey söylerse ben hallederim merak etme" dedim sinsice gülümsedim.
SELLAAMM
sizce cemre ve mercan'ın arasında nasıl bir ilişki olacak?
Bölüm nasıldı?
Oy verirseniz ve yorum yaparsanız sevinirim kuzucuklarım ☀️☀️
