•8. Bölüm•

478 15 3
                                    


Elfidayı arayıp bizim eve çağıracaktım. Annemden izin almaya gerek yoktu çünkü o her halükarda izin veriyordu. Bu yüzden direkt telefon yazan uygulamaya tıklayarak, kişiler bölümünden Elfida'nın numarasına tıklayarak aradım. Üçüncü çalışta açtı.

"Aloo"

"Buyrun Almila hanım"

Elfidanın dediğine hafif kıkırdadım ve konuşmaya devam ettim.

"N'apıyosun"

"İnsan stalkluyorum sen?"

"Kızım senin stalk yapmaktan başka bir işin yok mu?"

"Yok kanka maalesef,"

"Neyse uzatmayacağım, bende işte çamaşır falan astım da, şey bugün bize gelsene"

"Gelirim tabii canım ama bi' mozaik kek yaparsın artık dimiii"

"Yaparım tabii hadi bekliyorum"

"Tamam öptümm"

Aramayı sonlandırdım. Sonra telefona kulaklığı takarak Spotify'a girdim. Kendi oluşturduğum oynatma listeme girip rastgele bir şarkı açtım. Sonra Elfidanın çok sevdiği, benimde severek yaptığım mozaik keki yapmaya başladım.

Bize her geldiğinde bu kekten isterdi, bende severek yapardım. Şimdi de olduğu gibi.

                                          🗝️

Çalan kapı ile mutfaktan çıktıp, kapıya yöneldim. Kapıyı açar açmaz, üstüme bir kumral güzeli atladı. Evet, Elfida kumraldı. Gerçi bende kumraldım ama Elfidaya göre daha açık tenliydim.

"Yavaş kızım ya!" dedim. Elfidayla sarıldıktan sonra mutfağa geçtik elindeki poşetleri tezgaha bıraktı.

"Ne gerek vardı da aldın?" diye sordum. Çünkü poşette bir litre şeftalili ice tea, bir litre kola ve iki pakette cips vardı. "Çok gerek vardı yiyeceğiz çünkü." Kapıdan gelen annemin sesi ile ona döndük.

"Hoşgeldin, Elfida kızım." diyerek mutfağa girdi annem. "Hoşbuldum, Asiye abla." dedi Elfida. "Nasılsın kızım, ailen falan nasıl?" dedi annem. "İyiyim onlarda iyiler. Siz nasılsınız?" dedi Elfida. "Bizde iyiyiz kızım, gördüğün gibi." dedi annem. Elfida da tebessüm etmekle yetindi.

O sırada bende keki tabaklara koymuştum. "Hadi içeri geçin kekleri getiriyim bende." dedim. Annem içeri geçti, Elfida beni bekledi. "Biz odama geçelim istersen." dedim. Belki yanlız kalmak isterdik. "Olur." dedi Elfida. "Tamam sen geç bende geliyorum." dedim ve Elfida odama gitti. Bende bir tabak keki annemin yanına koydum. Mutfağa gelip bizim için hazırladığım tepsiyi alıp odama geçtim. İçeri girip tepsiyi masaya bıraktım. Elfida da yatağıma oturmuş telefonuna bakıyordu. Geldiğimi  görünce yataktan kalkıp masaya geldi sandalyeye oturup hemen kekten büyük bir ısırık aldı.

"Yavaş ye kızım, önünden alan yok." dedim çünkü boğulursa benim başıma kalacaktı. Şaka tabii ki de. Nasıl benim böyle düşüneceğimi düşündünüz. Evet bi' önceki cümle karışık oldu biraz. Neyse.

"Dökül bakalım. Niye çağırdın beni?" dedi Elfida gözlerini bana dikerek. "Niye çağıracak mışım? Canım sıkılıyordu, oturalım diye çağırdım." dedim. Yani, asla tesadüfen karşılaştığım biriyle konuşmaya başladığımı söylemek için diye çağırmadım.

"Pek inandırıcı gelmedi ama neyse yakında çıkar kokusu." dedi Elfida. "Ne kokusu be! Yok işte birşey." dedim hafif sinirle. "Tamam sen kızma patron." dedi Elfida gülerek. "Aferin adam ol böyle." dedim. Şu anlık birşey çaktırmamam lazımdı. Gerçi öyle birşey yoktu da neyse.

Elfidanın diline düşmektense bilmemesi daha iyidir.

                                           🗝️

"Kanka ben kalkayım, annem merak etmesin." dedi Elfida odanın kapısından çıkarken, bende arkasından çıktım. "Tamam canım. Görüşürüz zaten." dedim. "Görüşürüz, görüşürüz." diyerek evin kapısından çıktı. Bende arkasından kapıyı kapattım.

Saat akşam yedi buçuktu. Büyük ihtimalle annem akşam yemeğini hazırlıyordu mutfakta. Yapacak bir işim olmadığı için ben de onun yanına gittim. Birlikte akşam yemeğimizi hazırlayıp, birlikte yedik. Babam bu akşamda yoktu. Zaten olmaması daha iyiydi.

Sonra salona geçtik. Annem yine izlediği dizilerinden bugün çıkan dizisini açtı. Bu akşam da biraz öğretmişti örgü örmeyi. Yani en azından, tam öremesemde birkaç satır örebilmiştim. Aferin aferin. Güveniyorum ben sana olacak inşallah. Sağ ol iç ses. Valla sen olmasaydın kimse bana moral veremiycekti. Tabi benden daha iyi moral vereni nerede görülmüş!  Tamam iç ses haklısın. Hem bana ikide bir iç ses diyip durma. Ne diyim Mahmut mu diyim. Çok komik Almila. Neyse uykum geldi benim uğraşamıycam seninle.

Anneme iyi geceler diyip, banyoya gittim. Orada da işlerimi halledip, odama geçtim. Telefonumu elime alıp yatağın içine girdim. İlk önce Instagram'a girdim. Takip ettiğim birkaç ünlünün magazinlerine bakıp, biraz reels video izleyip çıktım uygulamadan. En sonda WhatsApp'a girdim. Oraya da bakıp çıkacakken Ilgazın profil fotoğrafına takıldım. Göz rengi gözükmüyordu ve bu beni sebepsiz yere merak ettiriyordu. Yani aslında sarı saçlı olup renkli gözlü olmayan az insan vardı ama görmeden de bir şey diyemezdim. Direk gir mesajlara yaz; 'göz rengin ne lan senin' diye. Çok iyi bir fikir iç ses, eksik olma. Ne demek vazifemiz. Telefonu kapatıp komidinin üzerine koydum ve gözlerimi uyumak üzere kapattım.

🗝️

Merhabaaaa
Nasılsınız

Bu bölümü ve kitabı nasıl buldunuz yazın lütfen

Almila ve Ilgaz hakkında ne düşünüyorsunuz

Diğer bölümde görüşmek üzere hoşçakalın 😚😽

VİSAL-İ AŞK  (Yarı Texting)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin