Biten kurabiye tabağını alıp, odadan çıktım. Mutfağa girip tabağı bulaşık makinesine koydum ve ardından mutfaktan çıktım.Biraz önce Elfida ve Denizle olan gruptan konuşup bir buluşmaya karar vermiştik. Merkezdeki, ismi Flower Cafe olan, bir kafeye gidecektik. O yüzden annemden izin alıp hazırlanacaktım. Annemden izin aldıktan sonra odaya hazırlanmaya gittim. Sıradan bir kafe olduğu için abartılı giyinmeyecektim. Üstüme siyah bir sweatshirt, altıma ise bej renginde, bol bir pantolon giydim.
~İnfo~
Makyaj olarak da, yüzümdeki küçük birkaç sivilceyi fondöten ile kapattım. Kirpiklerime rimel sürüp, dudaklarıma da gül kurusu rengindeki lip glossumu sürüp, makyajımı bitirdim. Gruba evden çıktığımı haber verip evden çıktım, saat 16.20'ydi.
🗝️
Flower Cafe'ye geldiğimde, Deniz, bir masaya oturmuş telefonuyla konuşuyordu. Demek ki bizim süslü Elfida daha gelememişti. Ben de Denizin olduğu masaya gidip oturdum.
"Selam!" dedim, neşeyle. Deniz beni görünce ayağa kalktı, bende ayağa kalkıp, sarıldık. "Hoşgeldin reis." dedi, Deniz ayrılırken. Tekrar yerimize oturduk.
"Nasılsın?"diye sordu Deniz. Ben bile bilmiyorum ki nasıl olduğumu sana ne diyeyim. "İyiyim işte bir sıkıntı yok, sen n'apıyosun?" diye ben sordum bu seferde. "Bende aynı bildiğin gibi işte." dedi Deniz.
"Elfida daha gelmedi mi ya?" dedim. Deniz hemen cevap verdi. "Süslü o süslü! Gelmez daha." dedi Deniz. Ardından Elfida gözüktü. Hızlı adımlarla yanımıza geliyordu. "Geç mi kaldım?" dedi nefes nefese. Sonra yanımızdaki sandalyelerden birini çekti ve oturdu. Çok abartı olmasa da biraz gösterişli olan çantasını masaya koydu.
"Yok canım ne geç kalması, bizden bile erken geldin(!)" dedi, Deniz alayla. Dakika bir gol bir. Başladılar atışmaya."Sanane be! İstediğim zaman gelirim." dedi Elfida. Deniz hemen cevap verdi. "İstediğin zaman geleceksen biz niye buluşma saati koyuyoruz acaba?"dedi Deniz. Burada haklıydı gardaşım. Bir buluşma saati koyduysak, herkes vaktinde gelmeliydi. Tamam, acil bir işin çıkar geç kalabilirsin veyahut da önemli bir sorun olur yine geç kalabilirsin ama sırf süslenmek içinde yarım saat geç kalınmazdı. Ama şimdi Elfidama da birşey diyemiyordum ki.
"Tamam! Kapatın konuyu. Biz tartışmak için gelmedik buraya." dedim, tartışmayı durdurmak için. "O laf söylüyor bana." dedi Elfida bir çocuk gibi. "Tamam tamam ağlama, gel buraya." dedi, Deniz. Ve hemen sonra, Elfidanın başını kendine doğru çekerek sarıldı. Elfida da 5 saniye önce hiç tartışmamış gibi kollarını Denize sardı.
"Tamam yeter. Duygusala bağlamayın." dedim. "Bence de bence de. Seninle daha fazla sarılı kalmak istemiyorum." dedi Elfida, Denizden ayrılırken. Bu kız tam bir ikizler burcuydu. Burcunun hakkını veriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VİSAL-İ AŞK (Yarı Texting)
Teen FictionBazı şeyler tesadüfdür, bazı şeyler ise sadece şanstan ibarettir, bazılarında ise de kader vardır. Peki ya bizimkisi? ◍●◍●◍● Babası tarafından önce sözlü şiddet sonra ise tacizlere mağdur kalan Almila, şans eseri -veya kader- ona iyi geleceğinden...