e

558 55 8
                                    

Sizce şu anda neredeyim?
Evet kesinlikle doğru tahmin ettiniz.
Çünkü gitmem dediğim kampa geldim ve hakkında hiçbir bilgim olmayan çadırı nasıl kurabileceğimi düşünüyorum.

Dünün hemen ardından okulun konferans salonunda bir toplantı yapılmış ve gelmek isteyen öğrencilerin götürüleceği duyurulmuştu.
Dediğim gibi "GELMEK İSTEYEN" fakat elbette Bay Kim Taehyung gelmek zorunda olduğumu, beni o kızla aynı kaderi paylaşmaktan koruduğunu iddia etmişti.

"Lisa kur şu çadırı." Diyen Jennie'ye 'ben daha bilmiyorum nasıl kurayım aptal?' bakışımı yolladıktan sonra demir çubukları elime aldım.

Espri yapmaya hazırlanan Chaeyoung'a karşı yapacağı iğrenç espriyi duymak istemediğimi söyledim.

Tanrım, bu esnada yere oturmuş elindeki kumaşa bakan Jisoo dikkatimi çekmişti:

"Bu ne yapıyor?" Diyerek Jisoo'yu işaret ettim.

"Kumaş kaliteli mi diye bakıyorum. Ne yapıyor olabilirim sence Lisa? Bu ne işe yarıyor onu anlamaya çalışıyorum."

Hepimiz umudu kesmiştik çünkü yaklaşık iki buçuk saattir elimdeki demiri nereye koymam gerektiğini düşünüyorum.

Kararan hava dikkatimi çekmişti, artık çadırı kurmalı ve yemek yemek için diğerlerinin yanına gitmeliydik.

"Sizinkilerden kimse gelmedi mi?" Diye sordum.
Jisoo hayır anlamında başını salladı.

Chaeyoung konuşmaya başladı:

"Aslında Jungkook geldi ama sanırım kavgalıyız."

'Hadi ama' der gibi bir bakış yolladım, ardından aklıma gelen kişi ile ufak çaplı bir aydınlanma yaşadım.

"Beş dakika sonra geliyorummm.."

"Bizi satıp başka çadırda kalacak bu." Jennie'nin son dediği beni gülümsetirken Taehyung'un yanına varmıştım:

"Sanırım çadırımızı kurmak zorundasın." Sesimi duyduğunda yüzünü bana doğru çevirdi:

"Kurayım."

Hemen kabul etmesi beni çok şaşırtmıştı. Kesinlikle bir karşılık bekler diye düşünmüştüm.

Beraber kızların yanına vardığımızda henüz hiçbir aşama kaydedememiş şekilde ayakta dikiliyorlardı.

Yaklaşık on beş dakika sonra Taehyung çadırı kurmuştu. Ardından konuşmaya başladı:

"Şimdi sıra şartıma gelelim."

Kurduğu cümle hepimizi şaşkına çevirmişken kollarını göğsünde birleştirdi ve dudaklarını ıslattı.

"Lisa benim çadırımda kalacak."

Chaeyoung konuşmaya başladı:

"Kesinlikle kabul ediyorum."

"Bunu demiş olamazsın Taehyung.." dedim biraz utanarak.

"Ama dedim Lisa, ve gördüğün gibi seni arkadaşlarından daha çok istiyorum."

Kolumu tuttuğu gibi beni aşağıdaki çadırına götürdü.
Çadırlar gerçekten çok dardı, bu sebepten dolayı her çadırın yanına küçük bir masa bırakılmıştı. Bu masalara çantalarımızı koyduktan sonra çadıra girdim.

Çok geçmeden Taehyung da içeri girdi.

"Bunu neden yaptın?"

"Sana özel ilgi göstermek için." Ses tonu sertleşmişti ve kaçamak bakışlarını üzerimde hissetmiştim.

Başını yastığa koydu bende hemen yanındaki yastığa koydum.

Sıkış tıkış bir alanda iki kişi yatmaya çalışıyorduk, gerçekten kusursuz aktivitelere sahip bir yatılı okul(!)

Taehyung'un geniş ve kaslı vücudu büyük bir alanı kaplıyordu bu yüzden bana hiç alan kalmıyordu.

"Neden benden uzaklaşıyorsun?" Uykulu bir şekilde kurduğu cümleye ithafen konuşmaya başladım:

"Sadece bana çok az bir alan kalıyor.."

Taehyung, kolunu başımın altına koydu ve beni göğsünün üzerine çekti. Yastığımın sert ve kaslı bir beden olacağı aklımda hiç olmayan bir ihtimaldi.

Elimi göğsüne koydum, tam kalbinin olduğu yer elimin hemen altındaydı.

Kalp ritminin normalden çok daha hızlı atıyor olmasına kıkırdadım, bunu fark ettiğinde konuşmaya başladı:

"Kalbim her zaman hızlı atar Lisa."

"Her zaman yanında olduğumu bilmiyordum."

Başımı kaldırdım ve yüzüne baktım, gülümsüyordu.
Yüzünü saçlarıma gömdü ve o boğuk sesi yine kulaklarımı doldurdu:

"Dünü, bugünü, yarını boşver ve sadece bir kereliğine olsa bile bu anı yaşa Lalisa Manoban."

Gözlerimi sıkıca kapadım ve Taehyung'un göğsünde uyumanın tadını çıkardım.

Tam istediği gibi.

the boarding school, taelisa ♡Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin