Bu adamın zihni yönlendirmenin dışında zihin okuma konusunda da mı yaptığı projeler vardı acaba.! Sürekli hastanesine gidip serum falan alıyorum, içine o ilaçlardan koyuyor olabilirler miydi!? Gözlerimi Akıncı‘dan ayırmadan düşündüğümde o da halen gözlerime bakıyordu. Sessizliği bozan kendisi oldu!
“Neyi bu kadar düşündüğünü merak ettim?” bir dudağı yukarı kıvrıldı.
“Atay ‘ı arasam mı diye düşünüyordum!” dedim gözlerimi kısarak. Anlam veremedi.!
“Neden?”
“Sizi alıp burdan evinize götürmesi için! Durumunuz pek iyi görünmüyor..” dedim alaylı biçimde.
“İyiyim düşündüğün için teşekkür ederim. Hatta çok çok iyiyim! Yıllardır hiç kendimi bu kadar iyi hissetmemiştim!” dedi gülerek.
“İşte o bahsettiğiniz noktanın insanın delirdiği nokta olduğunu söyleyen doktorlar tanıyorum..”
“Ben genellemelere dahil edilemeyecek kadar güçlü bir beyin ve sağlam bir psikolojiye sahibim Ferah!”
“Bilincin çevresel faktörlere verdiği tepkiler aynıdır Mehmet bey! Sizin beyninizdeki kıvrımların fazla olması verdiği tepkileri değiştirmez. Stres durumunda endişeli oluruz, kızgınken öfkeli, kırgınken üzgün.. Yani aslında öfkeli olmanız gereken yerde kendinizi mutlu hissediyorsanız bir sıkıntı vardır. Bu konuda uzman değilim ama eski işim gereği psikoloji üzerine fazlasıyla eğitim aldım.” dedim tebessüm ederek.
“Her konuda ne kadar iyi yetiştirilmiş olduğunu görüyorum ve bundan gurur duyuyorum..”
“Gurur duymanız gereken kişi de yanlış!” sabrım taştığı halde gülerek yanıt vermeye çalışıyordum.
Sırtını yasladığı yerden doğruldu ve koltukta biraz öne eğildi.
“Açık konuşmak istiyorum demiştim Ferah ve sen bu konuşmadan kaçmak için ne kadar ara sokak varsa dolaşmaya kararlısın!”
“Mehmet bey! Aramızda kapalı olan tek şey başından beri neden yaptığınızı çözemediğim bana karşı olan icraatlarınız ve manası olmayan imalar! Ve nedenlerini merak etmiyorum. Ben sadece işimi yapmak istiyorum.” Durdum ve sinirli bir nefes alıp devam ettim. “İstiyordum!”
Kaşlarını çattı.
“İstiyordun!!” dedi sertçe. “Artık istemiyorsun?” Gözlerini kısarak baktı.
“Neden isteyeyim?! Karşılıklı olarak Atay ile aramızdaki güven sorununu aşamıyoruz! O, daha çok güvenebileceği birileriyle yoluna devam etmeli! Keza bende öyle! Güvenlik işi böyle yapılır! Aksi olduğunda ne bu tür durumların ardı arkası kesilir..” parmağımla yüzümü işaret ettim. “Ne de hiç bir anlamı olmayan özürlerin!!”
“Ayrılmak istediğin için seni öldürene kadar dövmesine müsaade ettin!”
“Benim ayrılmak için nedenler aramaya ihtiyacım yok! İstifamı verir giderim. Kimseye hesap vermem! Nedenlerini izah edecek kadar kimseyle göbekten bağlı değilim!” sesim ister istemez sert çıkmıştı.
“Bunu tekrar düşünmelisin!”
Gözlerimi devirdim.
“Ve kendinden yaşça büyük insanlara göz devirmemelisin!”
“Kalıplar bana göre değildir. Topluma, yaşa, cinsiyete göre şekil almam! Karşımdaki neyi hak ediyorsa ona göre davranırım.”
Başıyla onayladı..
“Ziyaret nedeninize artık gelebilir miyiz? Dinlenmek istiyorum..” Bıkkın bir iç çekerek söylemiştim.
“Tabi! Fazla vaktini almak istemem. Sana bir teklifim var!”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FEDA +18
Teen FictionEllerim arkadan sandalyeye kelepçe ile bağlanmıştı.. Az önce dövüştüğümüz için ikimiz de yara, bere ve kan içinde kalmıştık. Kaybeden bendim ve birazdan beynimi dağıtacak kurşunun tenimi delip geçeceğini bildiğim halde düşmanıma gülümseyerek bakıyor...