Kendini rahatlatmak için içtiği biranın kutusunu sıktı ve konuşmaya devam etti.
Eddie: Biliyorum bunu söylemesi zor.. aylarca mezarına gelip senle konuştum ve şimdi.. seni unutmadım sakın yanlış anlama ama artık sana aşık değilim... geçmişte takılı kaldım arkadaşlarım iyi olmadığımı düşünüyorlar ve bende öyle... vaktinde sadece uyuşturucu satarken şimdi uyuşturucu içiyorum, hem ailem yüzünden hemde senin yüzünden. Aslında çokta senin yüzünden değil... hepsi benim suçum aklıma engel olamıyorum- ah gerçi kimse gördüğü rüyanın içeriğini seçemez. Her neyse, Chrissy hala senin katilini ıspatlamak için uğraşıyorum ve uğraşıcamda ama- hayatımda başka birileri olsun istiyorum, aşık olabilmek istiyorum. Görüşürüz, bir ara
Eddie gözlerini açtı ve yüzünden çenesine inmiş yaşları silip fotoğrafı kenara fızdırdı ve dizlerini kendine çekip ağlamaya başladı ağlarken bir yandan da içki içiyordu. Kafasını kaldırıp göz yaşlarını sildi tekrar ve bir sigara yakıp bir sigaradan bir birasından içiyordu. Biraları bittikçe eliyle kutuyu sıkıp yere atıyordu. Bütün biraları bittiğinde iyice uykusu gelmişti. Uyuşturucuların olduğu çekmeceye baktı ve kafasını çevirdi.
Eddie: Hayır, hayır yapmıcaksın. Her şey onu bırakırsan daha iyi olucak.. şimdi uyu-
Eddie yatağa yattı ve yarın saat 6:30'da çalcak alarmını düşünerek uyudu.
Sabah olduğunda alarm çalmasına rağmen uyanmamıştı, bir süre sonra doğrulup 6:30 göstermesi gerektiği halde 6:50 gösteren saate baktı.
Eddie: Siktir siktir.
Eddie ayağa kalkıp üstüne okul tişörtünü geçirdi ve her gün giydiği pantolonu giyip mutfağa gitti. İki dilim ekmek alıp arasına gelişi güzel peynir koydu. Tostu küçük bir kabın içine koyup odasına koşturdu ve ekmeği çantasına atıp fermuarını kapadığı gibi sırtına taktı. Okula doğru büyük adımlarla ilerliyordu.
——————
Steve gece geç saatlere kadar oyun oynamıştı fakat yarın erken kalkması gerekiyordu. Çünkü bir aradan sonra iş günüydü. Yataktan kalkıp hızlıca üstünü giyindi ve saçını yaptı. Mutfağa gidip iki dakika bir şeyler atıştırdıktan sonra dişlerini fırçalayıp telefonunu aldı araba anahtarını aldı ve arabasına geçip işe gitti.
Steve sabah okula gelmeden önce uğrayan çocuk ve gençlerle ilgilendikten sonra kütüphaneden çıkıp hızlıca karşıdan yiyecek bir şeyler aldı çünkü genelde bu saatten 2ye kadar kimse gelmezdi. Yemeği alıp kütüphaneye geri girdi. Kapının karşısında duran masasına geçip haftalık çalışma takvimini inceledi.
Steve: Bakalım ne zamanlar gelecekmişim..? Pazartesi, çarşamba, cuma.. eh iyi cumartesi yokum en azından. Hafta sonu full dışardayım
—————
Saat 1.15ti, Eddie sınıfından çıkıp tuvalete gitti ve bir tuvalet kabinine girdi, kapısının kilidi olmadığından kimse girmiyordu. Sırtını duvara yaslayıp sol ayağını kapıyı tutmak için, kapıya yasladı ve ceketinin cebinden çakmakla sigarasını çıkartıp sigara içti. Sigarası bitince ayağını indirdi ve biraz doğrulup tuvaletten çıktı. Yemekhaneye gidip yemek kuyruğuna doğru ilerledi. O varana kadar sıra azalmıştı bayağı, sırada biraz bekledikten sonra tabldotu aldı ve sıra boyunca ilerleyip yanda yemeklerin olduğu yerden biraz salata, pilav, en sevdiği jöleli tatlıdan aldı ve içecek almadan her zaman oturduğu masaya doğru ilerledi. Arkadaşlarıyla konuşurken bir yandan da yemek yemekle meşguldu. Yemeği bittikten sonra orda biraz daha takıldılar neredeyse herkes yemekhaneden çıkmıştı, arkadaşları da. Eddie gözlerini dinlendirmek için, önündeki tabldotu çekip kafasını masaya yasladı. Neredeyse uykuya dalacaktı ki birisini onun saçlarını tutup kaldırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Freak|| Steddie
Fanfiction'Neden böyleyim bilmiyorum' "Seni düzelteceğim, sadece bana şans tanı" 'Hayır, farklı olmak güzel.. öyle değil mi?'