Başlık feci komik okuyunca anlayacaksınız özür dilerim SKDNWKZNKDNWKZNCWKNXAKDNKADNKWMCKSNWKSNFK
Norman oturduğu tekerlekli sandalyeyi arkaya doğru ittirerek, yavaşça gözündeki gözlükleri masanın üzerine bıraktı. Gözlerini ovarak bilgisayarındaki saati kontrol etti, saat gece 02.22'ydi
Bunun üzerine iki elini kenetleyerek ensesinde birleştirdi, sandalyede geriye doğru uzandı. Kendi kendine şunları mırıldandı " 6 saattir çalışmama rağmen elde var sıfır" duraksadı ve tekrar mırıldanmaya devam etti "Ben böyle işi sikmeyeyim de ne yapayım" kendi kendine bir şeyler mırıldanmaya devam ederken, kapısı gıcırdadı ve içeriye yavaş adımlarla birisi girdi.
Bunun üzerine sandalyede doğruldu, gelen kişinin yüzünü bilgisayarın yansımasından gördü. Bu kişi masasının üzerine en sevdiği olan şekersiz, az sütlü filtre kahve fincanını bıraktı. Hem gelen kişinin yüzünü gördüğü için hem de masasının üzerinde en sevdiği kahve olduğu için çok mutlu oldu ve bunu hemen yüzüne de sundu.
Gelen kişi ray'dı, karşısındakinin gülümsemesinden sonra o da beceriksiz bir şekilde gülümsemesine karşılık verdi. Bunu gören genç gözlerini kapatarak kırdadı, "herhalde Sana gülümseme pratikliği yapmayı öğretmeliyim" diyerek onunla dalga geçti.
Karşısındaki buna sinirlense de çok fazla belli etmedi, bunun üzerine karşısındaki çocuk dudaklarına bir buse kondurdu. Buna şaşıran çocuk, şaşırması yarım kalan bir şekilde kendisini diğer çocuğun kollarında buldu. Evet Norman onun belinden tutarak kendisine doğru çekip sarılmıştı, başına sol omzuna koyarak göğüslerinin birbirlerine değmesine izin verdi.
Çocuğun hüznü sarılışından belli oluyordu, ray bunu fark edecek kadar onunla birlikteydi. Yavaşça saçlarını okşayarak hüznünden birer parça alıyordu, çocuk titreyen sesiyle şunları dile getirdi
"Ray ben ne yapacağım? Her gün çok çalışıyorum, ama hiçbir şekilde onu bulamıyorum. Her günüm bütün emeklerim boşuna gidiyor gibi hissediyorum onu çok özlüyorum.
Herkes onun ölmüş olabileceğini kabul etmemi söylüyor, gildan'ın hali benden vahim. Geçen bana 'keşke en azından ona onu sevdiğimi söyleyebilseydim' dedi. Her şey çok ağırlaşmaya başladı nasıl dayanacağım bilmiyorum, ama yine de tanrıya şükrediyorum en azından sen şu an yanımda ve hayattasın. Ama lanet olsun ki onun da öyle olmasını istiyorum! " Diyerek yavaşça gözlerinden yaşlar süzülmeye başladı.
Bunun üzerine karşısındaki ne yapacağını bilemedi, yavaşça onu sakinleştireceğini düşündüğü hareketlere devam etti.
Belindeki Eller yavaşça onu daha da kaybetmek istemezcesine sıkıyordu.**NOTT**
Bu sahnede maalesef ki İkisi de reşit değiller, lakin hepimizin bildiği bir gerçek var ki çoğu insan cinsel hayata reşit olmadan atılıyor. Lakin ben bunu normalleştirmeye çalışmıyorum, ama bu sahneyi onlar reşit'kende yazamam çünkü reşit olduklarında Emma onların yanında ve bu benim hikaye akışıma uymuyor. bundan dolayı çok ama çok özür diliyorum, bunun üzerine çok kafa yordum ama çıkış yolu bulamadım. Tek çarem affınıza sığınmak, eğer ki rahatsız oluyorsanız lütfen kötü yorum yapmak yerine şu andan itibaren okumayı bırakın)(Mangada son panallerde normanın 15 yaşında olduğunu düşündüğümüzde normanın yaşından büyük çizildiğini fark edebilirsiniz, bu yüzden böyle bir şey yapmam ne kadar doğru da bir Emin olamıyorum, lakin emmayı bu son olayları olduktan 2-3 yıl içerisinde buluyorlar. O yüzden ikisini de 16/17 yaşında sayabiliriz herhalde)
Öyle durdukları dakikalar ardından sonunda çocuk kendisine gelebilmişti, içten içe kahvesi soğuduğu için üzülüyordu.
Bedenleri birbirlerine o kadar sıkı değiyordu ki, hüzünlü bir şey konuşmalarına rağmen tahrik olmamaları imkansız gibi bir şeydi.
Rayın yüzünün kızardığını fark eden Norman, yavaşça kendini geri çekti ve onun yüzünü süzmeye başladı. Gözleri ve burnu hizalıydı, dudakları bir kalem gibi ince en az bir meyve kadar canlı ve sulu gözüküyordu.
Göğsünün hızla çarpmasını durduramayan çocuk, açlıkla tekrardan o güzel dudaklara yapıştı. Yavaşça değdiler birbirlerine, dudakları parmakları her yerleri yavaş yavaş her temasta daha da çok yanıyordu.
Yavaşca sandalyeden kalktılar, dudaklarını ve bedenlerindeki teması ayırmadan odanın kapısına ilerlediler. Genellikle birlikte uyudukları odaya doğru yönelmeye başladılar.
Normanın eli hala rayın belindeydi anın heyecanıyla o da normanın omuzlarına atmıştı ellerini.
Yavaşça kapıyı ittirerek içeriye girdiler ve yatağa yönelmeye başladılar, odaya girdikleri anda ray'ın eli norman'ın giydiği gömleğe yönelmeye başladı ve yavaşca düğmelerini iliklemeye başladı.
Bunun üzerine norman dudaklarını ayırdı ve ray'a pis bir bakışla gülümseme sondu.
Utanmasına engel olamayan ray bakışlarını gardolaba kaçırdı, çünkü karşındakinin o bakışlarla ne kastettiğini anlıyordu.
Kastetiklerini düşündüğünde bile fazlasıyla heyecanlanıyordu, hazır mıydı değil miydi bilmiyordu sadece akışına bırakmak istiyordu.
Ama bu norman için önemliydi, içerisinde onun hazır olmadığına dair kuşkular vardı. Ona sıkıca şefkat sunam bir sarılma ile şunları sordu "Olanları akışına bırakmak istediğini biliyorum, ama eğer bırakırsak da hoşuna gitmemesinden korkuyorum. Bence en azından net olana dek daha da ileriye gitmeyelim." Diyerek karşısındaki üzgün bakışlar sunan çocuğa baktı.
Bu konuşmada norman'ın haklı olduğunu düşünebilirsiniz lakin Ray o anda farklı şeyler düşünüyordu.
Ray bu sözlerden sonra aklında ona baskı yapan soruları sormaya çekiniyordu ama daha da baskıya dayanamayarak "Norman eğer benim ile yapmak istemiyorsan seni anlarım, benim duygularımızdan dolayı kendine bunu mecbur hissetme lütfen" dedi tiz ses tonuyla.
Bunun üzerine norman dediği her şeyin yanlış anlaşıldığını idrak etti ve onu öpmeye devam etti. Sinir ve her duygu'nun birbirine ele aldığı bir öpüşmeydi bu.
Ray bir süre sonra karşılık vermeyi sürdüremedi ve geri çekildi, nefes nefese kaldı.
Norman onun gözlerinin içine bakarak "Ray seninle açık konuşmalıyım ki anlayabilmelisin, Ben bu hayatta senden başkası ile sevişmek isteyemem, ben ergenliğimden beri bu anı düşündüğümde içim kıpır kıpır oluyordu. O zamanlar bu yaşadıklarım bile imkansız geliyordu, boşa hayal kuruyormuşum gibi. o zamanlar asla seni isteyerek öpebileceğimi bile düşünmezdim. Lütfen ama lütfen benim için kendini yetersiz görmeyi bırak, bu hayatta en çok sana değer veriyorum"
Ray karşısındakinin bu sözlerinden sonra başı ile onaylayıp onu öpmeye devam etti, o gece aralarında daha fazla bir şey olmadı ve sessizce birbirlerine sokularak uyudular.
Çoğu gece de olduğu gibi bu gece de o gece değildi. Lakin o gece kadar olmasa da bu gece de çok güzeldi.
Tabi ray'ın boynunda olan acılı morlukları saymazsak, aslında onlarda güzeldi onun için hemde fazlasıyla.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİBRİT, BENZİN, BİRAZ DA ACI
Randomİkilinin birbirine olan ilişkinin arkadaşlıktan ziyade olduğunu anlaması ile başlayan kendini bulma keşfine çıkan iki oğlan, ne kadar kaçsalar da eninde sonunda bazı duyguları kabullenmek zorunda kalırlar. TW⚠️ Bu hikaye insan dünyasına geldikleri z...