L'avocát du diablé: Şeytanın avukatı.

14 3 0
                                    

Ray, titreyen sesi ile savaş vererek ilk cümleyi zar zor okudu.

"Sevgili ve değerli oğlum Raymōnd;"

Titreyen sesi ile zorla okuduğu cümleden sonra gözyaşları mektubu ıslattı, küfrederek kağıdı sehpanın üzerine koydu ve kafasını dizlerine gömerek göz yaşlarını serbest bıraktı.

Norman ona destek olurcasına elini sırtına koydu,

"Sorun değil, sorun değil."

Bir süre odada garip bir sessizlik olsa dahi ray kendini hızlıca toparlamaya çalışmıştı.

"Tamam iyiyim, iyiyim."

Derin bir nefes vererek atağın önüne geçti, bu onun için zordu ama yine de başarabilmişti.

"Ben isabélla, annen.

Tam isminin raymōnd olduğunu hatırlıyorsundur,
emma o gün ismine çok uzun diyerek adının bütün
çocuklar için ray kalmasını sağlamıştı.

Gerçekten güzel ve mutlu günlerdi, o zamanları özlüyorum.

Senin için o zamanlar cehennem azabı gibi geçse de,
geriye bakınca insan şu zamandan daha iyi olduğunu anlıyor.

Seninle uzun uzun hiç konuşamadık,
sahi hiç anne-oğul olabildik mi seninle?

Bunu sürekli kendime soruyorum,
sana çok haksızlık ettiğimi düşünüyorum bazen,
biricik oğlum olman gerekirken birbirimize düşman kesildik.

Buna rağmen seninle ve diğerleriyle geçirdiğim zamanlar gerçekten benim için değerli, senin kadar olmasa da...

İlk attığın adım, ilk söylediğin kelime, ilk koşman, ilk oyunların...
Hepsi dün gibi, bir gülümseme ile aklımda.

Sana gösteremediğim sevgim, seni sarmalayamadığım kollarım...
Hepsi seni bekliyor oğlum, şu an yapamasam da...

Elimde büyüttüm hepinizi

En azından senin yanında olabildim oğlum,
haksızlık yapsam dahi en azından gözümün
önünde nasıl olduğunu bile anlamadan büyüdün.

Biricik oğlumsun sen ray benim, biriciğimsin...

Lütfen oğlum, lütfen anla beni.
Bu bir evlat olarak sana çok ağır belki, ama başka çarem yoktu.

Özellikle de onu kaybettikten sonra...

Kızımın,
biriciğim olması gereken miniğimin yanında olamadım hiç..."

Ray istemsizce duraksadı, odadaki şaşkın bakışları inceledi.

Gözlerinin dolduğunu hissederek gözlerini kapattı, derin bir nefes alarak kendini zorla sakinleştirdi.

"O,  ben doğumdayken öldü.

Ben kaldıramadım, onun ölümünü kaldıramadım.

Onunla sürekli konuşurdum, her gün saatlerce.

Bir gün lesie'yi anlatım ona, sevdiğim tek kişiyi.

Bana bir şarkı yazdığından bile bahsettim, o şarkıyı merak edince ben de ona bir ninni olarak sürekli mırıldandım.

Eğer o olmasaydı, bu berbatlığın içerisinde hayatta kalamazdım.

Beni o bataklıktan çıkartsa da, o gidince daha da dibe battım.

Son çareyi sende aradım oğlum ben."

Oğlum kelimesini onun dudaklarından duymuş gibi hissediyordu genç, kırgın ve aynı zamanda mutluydu.

KİBRİT, BENZİN, BİRAZ DA ACIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin