Ray salonda emma ile otururken, ayağa kalktı ve emmaya bir soru yöneltti;
"Sigara içmeye balkona çıkacağım, sen de hava almak için gelmek ister misin?" Emma başı ile onaylayarak ayağa kalktı ve kapıya doğru onun peşinden ilerledi.
Yatak odasının kapısına doğru ilerlerken, gilda'yı mutfakta su içerken gördüler. Gilda'ya sessizce Selam verip, balkonda biraz oturacaklarını söylediler.
o da onların peşine takıldı ve balkona çıktılar. Balkon ince uzundu, etrafa bakınmaya başladıklarında Ray cebinden sigara paketini çıkartıp içerisinden bir tane aldı ve dudaklarına götürerek yaktı.
Sol eline aldığı sigarayla,"siz içmediğiniz için garip kaçacak ama neyse"diyerek elindeki sigara ile oynamaya başladı.
Gilda, "aslında buraya geldiğimizde bende birkaç kez içtim, özellikle düşünmekten uyuyamadığım gecelerde. Ama artık içmeyi gerekli bulmuyorum sonuçta emma burada." Diyerek emma'nın gözlerinin içine baktı.
Ray 'Aman tanrım onlar cidden birbirlerine aşıklar' diye düşündü.(!)
Bir anda sanki herkes, gildanın itirafından sonra bir şey itiraf etmeleri gerekiyormuş gibi hissetti. Sanki bu gece onların birbirlerine karşı olan sırlarının dökülmesi gerektiği zaman gibiydi.
İçine çektiği dumanı bıraktıktan sonra kıkırdadı, kafasını emma'ya doğru çevirerek şu sözleri etti
"Küçükken seni birçok şeyde kıskandım, ne kadarı doğru ne kadarı yanlış bilmiyorum ama her zaman o yetimhanede bir kız çocuğu olmanın daha avantajlı olduğunu düşünmüştüm"
diyerek sigarasına yeniden uzandı.
İçine çektiği dumanla birlikte Emma konuşmaya başladı,"Beni neden kıskandın ki, Ben zannettiğin kadar mükemmel bir kız değilim ki hiçbir zaman"
Ray emma'ya tekrardan baktı, gözlerinde bir kırgınlık hissetti.
Derin bir kırgınlık, belki de ona bakan bir çift göz ona acımıştı. Kim bilebilir varsa belki Tanrı?Ray tekrardan söze girişti "O zamanlar sadece şartlardan dolayı kız çocuğu olmak istemiştim, yetimhaneden kaçtığımızdan sonrasında hala olmak isteyeceğimi hiç düşünmemiştim. Çok fazla kitap okudum bu konu üzerine, senin kayboluşundan sonra gittiğim psikologlara anlattım. Bazıları anlam veremedi bazıları ise 'trans' şemsiyesi altında olabileceğimi söylediler. Çoğunun dediklerine araştırana kadar anlam verememiştim."
Elindeki sigarasına odaklanırken bu kelimeleri eden çocuk, balkonun demirlerine koyduğu dirseklerini oradan ayırdı ve başını eğdiği yerden kalkarak iki arkadaşının da yüz hizasına bakmaya başladı.
Bu sefer de kırgın olan kendisiydi, kırgın gözleri kırgın çehresi kırgın kelimeleri vardı.
En sonunda emma'nın gözlerine odaklanarak, söyleyeceği kelimeleri aklında toparladı.
"Emma, Gilda ben akışkan-cinsiyet kalıbına sahibim tanımı ise şu-" diyecekken Gilda Ray'ın sözünü kesti;"'Toplumsal cinsiyet kimliği ya da ifadesi sabit olmayan, duruma ya da zamana göre kimliği değişen kişilerdir. Maskülen yapıda olup feminen özellikler barındırabilir ya da tersi olabilir.Farklı zamanlarda ya da aynı zamanda kadın, erkek ve bunların dışında kalan cinsiyet tanımıdır.'
Endişe etmene gerek yok ray, senin kadar olmasa da cinsiyet tanımlarını biliyorum ve seninle bunu bizle paylaştığın için gurur duyuyorum.""Merak etme, Emma ve ben her zaman senin yanındayız, öyle değil mi Emma?"
Diyerek emma'ya doğru bir soru yöneltti.
Emma ise ilk önce başı ile onaylayıp sonrasında konuşmaya başladı.
"ray sen kendini ne gibi hissedersen hisset, yani ister bir kadın gibi ister bir erkek gibi veya hiçbiri, aynı zamanda ikisi de hissetmen bizim umurumuzda değil sen bizim her zaman kardeşimiz olacaksın. Biz seni her halinle kabul ediyoruz sadece bunu bize bu kadar geç söylemen bizi üzdü. "
Gilda, heyecanla raya bir soru yöneltti "Şu an nasıl hissettiğini tanımlayabiliyor musun?"
Ray çektiği sigara dumanını salarak konuşmaya başladı,
"Herhalde şu anda erkek gibi hissediyorum, ama maskülen bir erkek değil daha çok feminen gibi" diyerek gilda'nın gözlerinin içine bakarak içten bir gülümseme ile ona karşılık verdi.
Emma vereceği sırrı detaylıca düşündükten sonra konuşmaya başladı
"Kendimi hiçbir zaman bir cinsiyet kalıbının içinde hissetmedim, sadece anne ben diğer kızlardan daha uslu davrandığımda beni övdüğü için öyle davranırdım, Yani kısaca hiçbir davranışım kendi benliğim değildi. Bu yüzden hiçbir zaman benliğimi keşfedemedim, hiçbir zaman en sevdiğim renk olmadı mesela. Veya yapmaktan hoşlandığım bir hobim."
Konuşması bittiğinde ray'a bakarak en içten gülümsemesini ona sundu. Ray hızlı adımlarla onun yanına geldi ve onun kafasından tutarak kendi omuzuna bastırdı. Yani ona sıkı sıkıya sarıldı, sigarası biteli çok olmuştu bu yüzden düşünmeden ona atlamıştı.
Rayın gözlerinin dolmasının nedeni pişmanlığıydı, hiçbir zaman emma'nın böyle hissettiğini fark etmemişti. Sadece kendisinin farklı olduğunu düşündüğü için çok fazla kızdı kendisine, özellikle de emma'yı kıskandığı için de kızdı kendisine.
Ama onun sarılışına karşılık verip ellerini beline doladı. Konuştukları konu ikisini de hüzünlendirmişti, çünkü küçükken bu konular hakkında çok fazla endişe etmişlerdi. Şimdi endişe etmeleri mantıksız gelse de o zamanlar farklı olmaktan korkuyorlardı.
Birbirlerine sıkıca sarılan gençlere yeşil kafalı genç kız bakakalmıştı ne demesi gerektiğini bilmiyordu ani bir hareketle ikisine de beraber sarıldı ve tuttuğu gözyaşlarını yavaşça salmıştı.
Bu duygusal andan nasıl çıktığını tam olarak hatırlayamayan ray kendisini beyaz çakmağı ile ikinci sigarasını yakarken bulmuştu.
Sigarasını yakıp ciğerlerine bir duman çektikten sonra yanındaki kıza gözleri dağıldı.
Kız elindeki paketi göstererek " bana da bir dal verir misin, benimki salonda kalmış" diyerek karşısındakinin gözlerinin kocaman açılmasına sebep olmuştu."Emma sen de mi içiyordun?" diye sorduktan sonra, kafasını sallayarak onu onaylayan kızın ardından elindeki paketten bir tane çıkartıp kıza uzattı elindeki çakmak ile kızın sigarasını yakacakken kız sigarasını onun ağzındaki sigaraya değdirerek onun ateşi ile beraber yakmıştı.
O gece boyunca birbirlerine saçma salak sırlar vererek bazen gülmüş bazense sessizce oturup sigara içmişlerdi. Hiçbir şey yapmanın verdiği huzurla beraber soğuk havayı içlerine çekiyorlardı.
Gece yanlarına gelen beyaz saçlı çocukla beraber bitmişti. Çocuk Emma ile gildayı yatağa kovarak, karşısındaki rayın kolundan çekip yatak odasına götürmüştü. Üzeri leş gibi sigara kokmasına rağmen bunu dert etmeyerek birlikte sarılarak sıkı sıkı kokularını birbirlerine çekerek uyumuşlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİBRİT, BENZİN, BİRAZ DA ACI
Randomİkilinin birbirine olan ilişkinin arkadaşlıktan ziyade olduğunu anlaması ile başlayan kendini bulma keşfine çıkan iki oğlan, ne kadar kaçsalar da eninde sonunda bazı duyguları kabullenmek zorunda kalırlar. TW⚠️ Bu hikaye insan dünyasına geldikleri z...