Thanks to god

2.1K 216 102
                                    

"Sonra o adam kapıdan dışarı çıktı."

Dakikalar sonra gencin dudaklarından sessiz hıçkırıklar yerine bir cümle çıkarken Minho kucağındaki bedeni dikkatle dinledi. Sadece kaçırılma kısmını anlatana kadar bile fazlasıyla göz yaşı dökmüştü. Bu nedenle bahsettiği her bir ayrıntıyı dikkatle zihnine yerleştirdi.

Jisung ise hafızasında dolanan olaylar ile sevgilisi ne kadar yanında olsa da gergindi. Fakat kısa bir aradan sonra cümlelerine devam etti. "Çok korktum Minho ama yine de senin bana dediğin nefes egzersizlerinden yaptım. Aslında başta işe yarıyordu fakat sonrasında odaya o girdi," sözleri arası bıraktığı kısa boşlukta parmaklarının arasındaki Minho'nun tişörtüne daha sıkı asıldı. "Yeon Jisu, Kyungbin'in birçok işini halleden asistanı."

Büyük olan için de tanıdık bir isimdi bu. Kyungbin'i araştırırken adını fazlasıyla duymuşlardı ve öğrendikleri bilgiler sayesindeyse kadını altı aylığına ceza evine bile göndermişlerdi. Fakat normalde beş yıl olan hapis süresi ortaya koyduğu torpillerle düşmüştü. Gözler daha çok Kyungbin ve LX'in patronunun üzerinde olduğundan bu olay pek dikkat çekmemişti. Sakince dinlemeye devam etti genci.

"O çok kötü biri Minho, Kyungbin'den daha kötü. Bazen evde beni yalnız bulduğunda rahatsız edici ithamlarda bulunur, hep aşağılar ve küçük görürdü. Fazla karşılaşmazdık ama yine de onu her gördüğümde çekinirdim. Böyle bir durumda karşıma çıkınca da fazlasıyla korktum."

Büyük olan kucağındaki bedeni sakinleştirmek adına şakağına bir öpücük bırakırken Jisung daha fazla oyalanmadan devam etti.

"Sonra bana bir video izletti, Kyungbin'in videosunu. Geri döneceğini, beni senden alacağını söylüyordu, ben onun için yaratılmışım ve ona aitmişim." Gözlerinden süzülen damlalar ve boğuklaşan ses tonuyla parlak gözlerini sevgilisine çevirdi. "Bu doğru mu Minho? Beni o mu yarattı?"

Islak çehrelere dayanamadı büyük olan, kalbinde hissettiği ağırlık ve ortamda Jisung'un sorusuyla bulunan sessizlik ikisi için de berbattı. Ondan bir cevap bekleyen sevgilisinin yanaklarını acıyla okşadı, burukça gülümsedi.

"Üzgünüm birtanem sen onun hücrelerinden doğdun. Ama bu seni Kyungbin'in kölesi yapmaz, o kötü bir adam, sen ise masum ve iyi kalpli bir gençsin. Yaşadığın şeylerin hiçbirini haketmedin, şimdi Kyungbin ve Jisu yaptığı kötülüklerin karşılığını aldığından sana sinirliler. Bu yüzden yeniden seni üzmek için uğraşıyorlar. Yani onun söyledikleri tamamen yalan, Kyungbin oradan asla çıkamayacak, ben olduğum sürece kimse sana zarar veremez Jisung."

Çok doğru konuşuyordu Minho, ikilinin amacı Jisung'u korkutup ona rahat vermemekti. Gerçekleşecek veya gerçekleşmeyecek şeyler söyleyerek genci endişelendirmişlerdi. Kendileri mutlu değilse Jisung da mutlu olamaz diye düşünüp böyle bir oyun oynamışlardı. Çünkü ikisi de gencin zayıf noktalarını biliyor ve ona acı çektirmekten zevk alıyordu.

Minho sevgilisinin saçlarını okşayıp ona sıkıca sarılan bedenin kahve tutamlarını öptü. Jisung'u güvende hissettirmeye çalışırken genç yeniden geri çekildi ve dolu gözleriyle konuştu.

"Kyungbin senin orospun olduğumu söyledi ama ben seni daha dudağından bile öpmedim."

"Bak işte gerçekleri bilmeden konuşuyorlar, çünkü tek amaçları seni korkutmak. Ama sen bunu anladığından onlara istediklerini verme ve o aptallar da sevinemesin. Tamam mı birtanem?"

Daha birkaç saniye önce korku dolu olan ve günlerini nasıl geçireceğini bilemeyen beden Minho'nun cesaretlendirmesi ile şimdiden neşeyle dolmuştu. İçindeki heyecanlı kıpırtıyla gülümsedi.

Daddy Issues // Minsung ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin