Eight is a good number.
________İnternetten sipariş ettiği şeylerin yeterli olacağını düşündüğünde telefonunu kapatarak bir kenara koydu ve diğerine seslendi.
"Jisung, yanıma gelir misin?!"
İsmini Minho'nun dudaklarından duyan beden yeni odasındaki geniş yataktan doğrulduğunda diğerinin ona verdiği tabletteki kendini geliştirmek için olan uygulamayı kapatıp salona koşmuştu. Gülümseyerek büyüğün yanına ulaştığında neşeyle konuştu.
"Geldim!"
"Şimdi seninle yeni birkaç tarif deneyeceğiz. Bu sayede artık sadece püre, süt veya mama yemek zorunda kalmayacaksın."
"Peki, zaten sıkılmıştım onlardan."
"Güzel, ilk bir çorba ve pişince hamuru sertleşmeyen ekmek tarzı bir yiyecek yapacağım çünkü ağız ve diş yapın daha çok yumuşak şeyler tüketmeye alışkın. Daha sonra biraz daha sert şeylere geçeriz."
Yanında oturan Jisung'un saçlarını okşadıktan sonra ayağa kalkıp mutfağa geçerken diğeri de peşinden onu takip etmişti. Minho çıkardığı bir tencereyi lavaboya koyarken omzunda bir dokunuş hissedip arkasını döndü. Küçüğün kollarını kaldırarak onu tezgaha oturtmasını istediğini farkettiğinde bir şey söylemeden yapmış ve işine geri dönmüştü.
"Alerjinin olmadığı malzemelerden yapmam gerektiği için dikkatli olmalıyız. Bu yüzden çorbaya koyduğum şeyleri kontrol et. Bekle, telefonumda alerjin olan şeylerin listesi vardı."
Minho kısa süreli mutfaktan ayrıldığında elindeki telefonu ile uğraşırken geri dönmüştü. Kilitlediği uygulamayı tezgahtakinin eline bıraktığında işine geri dönerken konuştu.
"Al bakalım, alerjin olan şeyler burada yazılı. Dikkat et bunlardan birini eklemeyeyim veya yanlışlıkla yeme."
Buna karşılık Jisung odaklanarak ekranda yazanları okumaya başlamıştı. "İnek sütü, balık, yumurta, yaban mersini, kabuklu yemişler (ceviz, fındık, fıstık), tüm kabak çeşitleri, tarçın ve hardal. Altta da bunlar sadece kesin olarak bilinenlerdir yazıyor. Ne kadar da çok şeye alerjim var."
Minho iç çektiğinde diğerinin şaşırdığı şeyin nedenini biliyordu fakat Jisung'a söylemenin zamanı şu an değildi. Bu şimdilik kaldıramayacağı veyahut kavrayamayacağı bir gerçekti.
Duyduğu zil sesiyle ocaktaki işi yarım kalırken kapıya ilerledi ve gelen siparişleri alıp geri döndü. Poşeti Jisung'un yanına bıraktığında ona bir görev vermeye karar vermişti.
"İçindekileri tezgaha çıkartır mısın? Kullanacağım."
"Tamam!"
Yanındaki poşeti aralayıp içindeki et, yeşil birkaç sebze, paketli iki-üç ürün, badem sütü ve pirinci çıkartmış ardından Minho'yu izlemeye devam etmişti. Genç adam çorbanın tüm malzemelerini ocaktaki tencerede pişmeye bırakırken hamura geçmiş, ardından kıvamı tuttuğunda dinlenmesi için bırakmıştı. Sonrasında Jisung'a verdiği sebzeleri yıkama görevine yardım edip yeşillikleri doğramaya koyulmuştu.
"Minho, bugün Hyunjin gelmeyecek mi?"
"Neden sordun?"
"Önceki günlerde gelmişti, bugün de geleceğini düşünmüştüm ama sanırım yok."
"Hmm, işi olduğu için gelemeyecek."
Jisung başıyla onaylayarak cevap verdiğinde diğeri onun canının sıkıldığını farketmişti. Sebzelerle olan işi bittikten sonra telefonunu tekrar eline almış ve Spotify'a girerek sevdiği bir playlisti karışık olarak başlatmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daddy Issues // Minsung ✓
FanficIşıklar söndüğünde avuçları arasında okuyacağı bir senaryo olmadığından afallamıştı genç adam fakat aynı zamanda bulunduğu sahnede elinden tutacak kişi Minho'dan başkası değildi. !!Sadece seks üzerine yazılmış bir kurgu değildir!! Daddy Issues - The...