20. Bölüm

651 55 8
                                    

Düzenlenmiş bölümdür.

Oylamayı ve yorum yapmayı unutma eğer unutmazsan çok sevinirim.

İyi okumalar .
 

Onlara verdiğim söze uyacak güçlü duracak idim. Akan gözyaşlarımı sildim. Aran banyodan çıkıp yanıma uzandı. “Hadi yatalım artık” dedim. Sesimi olabildiğince normal çıkartmıştım. “Yatalım güzelim “demesiyle kafamı Aran’ın boynuna gömdüm. O eşsiz kokuyu soluyarak gözlerimi kapattım. Uyku yavaş yavaş beni ele geçirdi.

Gözlerimi açtığımda nefes nefese idim yine. Annemi görmüştüm. Bana Aran ile olan fotoğrafının hikayesini öğrenmem gerektiğini söylemişti. Ben bunu unutmuştum bile.

Aran hâlâ uyuyordu onu uyandırmadan yataktan kalktım. Mutfağa inip bir bardak su içtim tekrar odaya gelip uyumaya çalıştım. Ne kadar dönüp dursam da uyuyamadım.

Saat 07:00 olduğunda yataktan kalkıp lavaboya girdim. Elimi yüzümü yıkadım. Ordan çıkıp üstümü giydim. Mutfağa inip kahvaltı hazırlamaya başladım. Bir şeylerle uğraşmak özelliklede yemek yapmak çok iyi geliyordu bana.

           *  *  *

Öyle dalmıştım ki pankek yapmaya Aran’ın bana sarılmasını anlamamıştım. Ta ki adımı söyleye kadar. ”Okyanus güzelim günaydın” . “Günaydın sevgilim dalmışım fark etmedim seni” dedim.

“Neye daldın bu kadar ayrıca bunlar bize fazla değil mi ?” dedikten sonra fark edebilmiştim iki kişiye hazırlayacak kadar değil de bir orduya yetecek kadar pankek yapmıştım.

Kafamı çevirerek Aran’a alttan alttan masum diyebileceğim bir gülümseme atarken “Dalgınlıktan fazla pankek yaptığımı fark etmemişim. ”ben bunu deyince Aran başını boyun girintime koyup derin bir nefes alarak küçük bir öpücük koydu.

“Mis kokulum canını sıkan ne?” diye sorunca beni bu kadar iyi tanıması kalbimden ona ılık bir şeyin akmasına neden oldu. Sadece hareketlerimden bile ne olduğunu anlayabiliyordu.

Eşi benzeri yokmuşçasına ona hayranlık duyarken bu muhteşemliğin sadece benim olduğunu bilmek ayrı bir şekilde gururumu okşuyordu. Aran  iyi ki hayatımda idi. Şu zamana kadar gelmiş geçmiş en büyük şansım oydu.

Bazen tartışsak da  ,kavga da etsek bana kıyamazdı. Bu duygu dünyanın en mükemmel duygusu olmalıydı. Ona kocaman gülümsedim. “Bakışlarına ölüyorum bakma öyle güzelim.”

Mutfakta kahkaha seslerim yankılanmaya başladı.
Keyfim biraz olsun yerine gelmişti. Hala çok korkuyordum Aran’ı kaybetmekten. Aran benimdi başkasının olamazdı. Benim ilk ve tek aşkımdı.
Onsuz tek bir gün bile düşünemiyordum artık.

Annem ve babam öldükten sonra tek yuvam o kalmıştı. Onu da kaybedersem bir daha toparlanamaz idim.
“Sen geç sofraya kahvaltı hazır bir tanem.” Dedim.
“ Tamam sevgilim ”deyip yerine oturdu. Aran’ın yanağına kocaman bir öpücük bıraktım.

           *  *  *

Kahvaltımızı yapmıştık, Aran televizyondan film seçerken bende mutfağı topluyordum. Gelen zil sesiyle ellerimi kurulayıp mutfaktan çıktım. Kapıyı açtığımda karşımda Ateş’i ve Leyla’yı gördüm. Yanıma Aran’da gelmişti. “Hoş geldiniz içeri geçin “dedim.

Hep beraber içeri geçip oturduk. “Ee sustunuz ne için geldiniz ?” diye bir soru sordu Aranım. Leyla söze atladı. 

“Ben Okyanus ile vedalaşmak için gelecektim. Otelde Ateşle karşılaştık. Buraya geldik beraber “ yine çok hızlı konuşmuştu Leyla kuşum.

“Abi senin ne işin vardı otelde ?” diye bir soru yöneltti Aran aşkım. “Otelin yemekhanesinde bir sorun çıkmış onun için oteldeydim Aran.” Dedi Ateş abi.” Kuzum sen ne zaman gideceksin ?” dedim. Leyla telefonuna bakıp “Saat 21:00’da çıkacağım.” Dedi.

Saat 19:00’a kadar hep beraber oturmuş eğlenmiştik. Ateşle Leyla’nın arası çok iyiydi. Kendimi evimde ilk kez bir misafir ağırlayan gelinler gibi hissetmiştim. Leyla’yı Ateş abi havalimanına bırakacaktı. Bizse şuan film izliyorduk. Aklıma gelen şeyle hızlıca Aran’ın göğsünden başımı kaldırdım.

Bölüm hakkındaki görüşleri buraya alayım.

Diğer bölümde görüşürüz.

Boş Ders / Yarı Texting TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin