Eddie Munson ile Wattpad İlişkisi Yaşa!!

-4-

<33.

İyi okumalar 💪🥰...

Letty : İyiyim Mike. Özür dilerim sizi endişelendirdim.

Steve : Sen bizim dostumuzsun Letty. Tabii ki endişeleneceğiz.

Yanımda olmaları bana güç veriyordu. Onlar olmasaydı yaşayamazdım sanırım...

Eddie : Zil çalacak şimdii. Herkes sınıfına bücürler. Sende sınıfına git Steve. Bana emanet merak etme.

Steve : Sana emanetse merak etmem gerek ucube.

Eddie : Çok komiksin paşam. Hadi-

Letty : Yeter ya! Yine bayılacağım bak şimdi.

Eddie ve Steve : LETTY İYİ MİSİN?!

Robin ile kahkaha atmaya başladık. Onlar ise öylece donakaldılar. Çok komik gözüküyordu. Steve'a gidebileceğini söyledim. Robin'in de bilmem ne provası vardı. Eddie ile sınıfa doğru yürüdük.

Letty : Teşekkür ederim Eddie.

Eddie : Ne için? Ah... Şey değil mi? Sakar bir tavuğun hayatını kurtardım. Ne demek canı-

Letty : (Omzuna vurarak) Sende kırk yılda bir iyilik yaptın artık kırk yıl övünürsün bununla.

Sinirlendiğim için göz devirerek yoluma hızlı adımlarla devam ettim. Eddie birden kolumdan tuttu.

Eddie : Sen bana göz mü devirdin?

Letty : Evet.

Olm ne oluyor lan Letty! Sus be öğreniyorum şurada.

Eddie : Eğer ki bana bir daha göz devirirsen...

Letty : Devirirsem? Dedim kendimden emin şekilde. Demez olaydım.

Eddie : Seni öperim. Utangaç tavuğumuz bunu istemez değil mi?

Letty : Ne?

Donakalmıştım. Göz devirmeyi düşündüm çünkü bu koca oğlanın beni öpmesini istiyordum ama bir yandan istemiyordum. İnandım cnm kesin istemiyorsun hıhıı. Zamanlaman müthis iç sesim. Soğuk kanlılığımı kullanıp yoluma devam ettim. Eddie'de sırıtarak arkamdan geldi. Sınıfta yerimize gittik. Allah'tan önümdeydi. Kızarmış yüzümü görmüyordu. Teneffüste bunları kesinlikle Max'e anlatmalıydım.

Mrs. Argent : Violet kafanı kaldır.

Letty : Özür dilerim efendim.

Evet o annem. Fazlasıyla katı ve kimsenin elinden kurtulamadığı o edebiyat öğretmeni.

Mrs. Argent : Violet ceza olarak bu soruyu cevapla.

Letty : Tabi efendim.

Dedim ve ayağa kalkıp soruyu cevapladım. Annemin gözündeki gururu fark ettim. Bundan nefret ediyordum. Birinin burnundan nefes vererek güldüğünü duydum. Bu Eddie'ydi.

Ona sadece not yazarak laf sokabilirdim bende bunu yaptım zaten.

Notta,

Letty : Ne gülüyorsun?
Eddie : Her şeyi biliyor olman anneni güldürmüş demek ahaha!
Letty : Off... Sus ya. Bu arada koridorda dediğin şey birilerinin sana terbiye vermesi gerek Munson.
Eddie : O ufak bir şakaydı ufak tavukçum. Bu arada sen neden bana diğerleri gibi ucube demiyorsun?
Letty : Sorumu cevapladığın için teşekkürler Munson. Sana ucube demiyorum çünkü bunu söyleyip seni rahatsız etmek istemem. Bana söylense rahatsız olurum.
Eddie : Beni düşündüğünüz için teşekkürler Violet Argent.
Letty : Ne demek Edward Munson.

yazıyordu.

Eddie not kağıdını bana geri vermedi. Bunun yerine katladı ve cebine koydu. Sırıttım. Son dersti ve zilin çalmasıyla herkes toplanmaya başladı. Eddie önce anneme baktı. Onun çıkmasını bekledi ve bana dönüp birden sarıldı. Sonra hiçbir şey demeden sınıftan hızlıca çıktı.

Letty : Eddie?

Çıkış kapısının önünde Max beni bekliyordu. Diğerleri de geldi.

Max : Revirde ve revir sonrasında Eddie ile aranda geçen rüzgarı bile anlatıyorsun. Şimdi.

Dustin ve Mike : ŞİMDİ VİOLET ARGENT!

Letty : (Gülerek) Durun bi yaa!! Gelin ormandaki banka gidelim anlatacağım her şeyi.

Steve : Önce şu ucube arabasına atlayıp gitsin de. Rahat rahat konuşalım.

Letty : Ah... Haklısın.

Eddie'nin gitmesini bekledik. Emin olduktan sonra banka doğru yürüdük. Yürürken Dustin ve Mike bugün yaşadıkları komik olayları anlattılar. Saate baktım. Annem bana okul sonrasında eve gitmem için 40 dakika veriyordu. Son 32 dakikam kalmıştı. Çocuklara söyledim. O sırada banka gelmiştik. Herkes yerleşti. Olan biteni anlattım.

Letty : Böyleydi işte.

Robin ve Max : Oha!

Dustin : Siz bildiğiniz aşık olmuşsunuz.

Mike : Evet olmm.

Steve : Ne demek seni öperim. Yanaktan olanı kastetti değil mi? Bu çocuk kaşınıyor.

Letty : Steve...

Steve : O ucubeye güvenmek için 40 kamyon ekmek yemem gerekiyor.

Letty : Aman da aman benim küçük abicim beni korur muymuş! Bak sen şu keratayaa!!

Hepimiz kıkırdamaya sonra da kahkaha atmaya başladık. Steve'de sonra bize katıldı. Sohbetimiz bitti ve Steve herkesi eve bıraktı. En son Max ve beni bıraktı. Evlerimiz yakındı.

Tekrardan okuduğunuz için teşekkür ederim. En başında da dediğim gibi. Sabırsız salağın tekiyim. 💪🥰🥰

İyiki varsınız 💪🥰.

621 kelime.