20

2K 124 0
                                    

Uyandığımda mutfaktan gelen seslerle tekrar uyumak için çabalamam bir olmuştu, Hızır Ali'nin çığırışları iki gündür kulağımdan asla eksilmiyordu.

"Ne demek anne ya ne demek kalktı onun yanına gitti! Bu kız kaç yaşında Alparslan kaç yaşında farkında mısınız siz!"

Önemi olmayan yaş sorununu tekrar öne attığında sadece göz devirip telefonumu elime almakla yetindim.

Bir yandan üzerimi değiştirip kızlarla buluşmak için birkaç mesaja göz gezdirdim, gelen mesajlara baktığımda kızların mesajlarını es geçip birkaç gündür kudurtmakla meşgul olduğum Alparslan'ın yazdıklarına gülümsedim.

Dağ Ayısı: Ne oldu kaçacak yer bulamayınca başıma mı kaldın?

Dağ Ayısı: Hızır sabahtan beri böğürüyor, ne oluyor o evde?

Dağ Ayısı: Asiye kızım yazacak mısın artık da!

Siz: Aman be niye böğürsün senin cinsinden o da anlarsınız derdinizi

Siz: Ayrıca ben senin kızın falan değilim laflarımıza dikkat edelim

Siz:

Siz: Baays canım ben dışarı kaçar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Siz: Baays canım ben dışarı kaçar

Dağ Ayısı: Konumdan haberdarsındır umarım?

Dağ Ayısı: O dana abin daha çok böğürür tabi haklı adam!
(12:45)

Dağ Ayısı: Neyse, iyi eğlenceler:)
(12:58)

Telefonu kilitleyip yatağa attığımda üzerimdeki gömleği düzelttim, aynaya son kez baktığımda hazır gibiydim. Tam odamın kapısını açacağım sırada annem içeri dalmıştı, evet dalmıştı tam olarak içeride olan fuhuş ekibini yakalayan polislerden hiç farkı yoktu.

Ellerimi havaya kaldırıp konuşmaya başladım.

"Komserim vallahi tanımıyorum onları"

Anlamsızca yüzüme bakan annem birkaç dakika geçtikten sonra yüzümü incelemeyi bırakıp gözlerini üzerimde gezdirdi.

"Ha Asiye hayde giyin kızım Hatice teyzen fındığa çağırdı seni, hadi oyalanma zaten öğlene kadar uyudun"

Duyduklarımın şaşkınlığını atlatmam birkaç dakikamı alacaktı, annemin Hatice teyze diye bahsettiği kadın Alparslan'ın annesiydi. Bu işte kesinlikle o Dağ Ayısının bir parmağı vardı.

"Anne dışarı çıkacağım ben yarım giderim yardıma"

"Asiye, seni en son çocukken dövmüştüm elime sopayı aldırma!"

Odadan çıkarken sert bir şekilde kapıyı çarpıp çıkmıştı, sinirden neredeyse çıldırmak üzereydim.

Saatin çok geçmemesi adına hızlıca üzerimi değiştirdim ve evden çıkıp Hatice teyzelerin tarlasına doğru yürüme başladım.

Tarladan pek günlükçü sesi gelmiyordu, muhtemelen öğle molasında olmalılardı.

"Yayla Çiçeği, yeni kıyafetlerin daha güzel olmuş"

Duyduğum ses ile kafamı çevirdiğimde sırıtarak bana bakan bir Alparslan beklemiyordum tabiki!

_______________________________________

Merhabalar, umarım gününüz çok güzel geçer 🧡

Yayla Çiçeğim / yarı textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin