Sığ Sularda
(...)
Ardı sırsız aynalarda
Yalnızlığı silmek için
Bakıp bakıp karşınızda
Karanlığı buldunuz mu?(...)
Siz hiç sığ sularda
Boğuldunuz mu?Şükrü Erbaş / bütün şiirleri-1
5. BÖLÜM
"Ne saçmalıyorsunuz? Bu imkansız! Bir baş komiseri böylece tutuklayamazsınız! Bırakın onu." derken kendimce onları ikna etmeye çalışıyordum. Ama şaşkınlığımdan faydalanarak beni çeken polise karşı koyamadım. Ellerim Sancaklı'nın ellerinden kayıp giderken az evvel kuruyan yanaklarım tekrar ıslandı. Sancaklı "İclal, bak bana." diyerek gözlerimi yakalamaya çalıştı. "Sakin ol! Her şey kontrolüm altında. Beni anlıyor musun? Hiçbir şey olmayacak. Senden sadece burada kalıp Ata'yı aramanı istiyorum. Onu yanına çağır ve geldiği zaman da seni bana getirmesini söyle. İclal!" diyerek ismimi bağırdı ve söylediklerini sindirmemi istedi. Belli belirsiz başımı salladım. "Siz nasıl kurtulacaksınız?" diyerek gözlerimi sildim. Yerini yeni yaşlar aldı.
Onu götürmeye çalışan polislerin ardından bana döndü. "Beni merak etme. Halledeceğim. Sen odaya gir ve kendini koru."
"Tamam." derken onun gidişini izledim. Sinirliydi, ama şaşkın değildi. Neler olduğunu bilmiyorken sakin kalmam çok zordu.
Dediğini yaptım. Odaya girdim ve Ata'ya ulaşıp ona durumu özetledim. Hemen yanıma geleceğini söyleyip telefonu kapattı. Onu beklerken odadaki koltuğa oturdum. Ardından peşimde olanların burayı bulabileceğini düşünüp odadan çıktım. Bedenimi yoran hıçkırıklarım eşliğinde yukarı kata çıktım ve boş bir oda bulup içeri girdim. Hastane kaydından oda numaramı bulmaları çok kolaydı. Ata gelene kadar, beni öldürmek için fırsat kollayanlardan kaçmam gerekiyordu. Koltuğa oturdum ve başımı ellerimin arasına alarak düşündüm. Cihangir davasına bağlı bir cinayet söz konusuydu ve Sancaklı şüpheliydi. Aralarında bir bağ olabilir miydi? Dosya ve Sancaklı arasında...
Şu ana kadar edindiğim tüm bilgileri birleştirmeye çalıştım.
Derya Sancaklı'nın , kayıp olan günlüğünde okuduğum satırlar aklıma geldi. Evine gelen kadının dava ile ilgili bir tanık olduğunu yazmıştı. Bahsettiği dava Cihangir davası olabilir miydi? Belki de Cihangir'e ulaşmam tüm bu sırları açığa kavuştururdu. Ama onun hakkında hiçbir şey bilmiyordum. Cihangir gerçek adı mıydı mesela? Onu bile bilmiyordum. Sancaklı'ya anlattıktan sonra daha fazla bilgi edinecek gibi hissediyordum. Bunu bir kenara bırakıp bugün ki kadını düşündüm. Bana bağışlandığımı söylemişti. 'Tüm bunlardan önce canın bağışlanmıştı.' derken Sancaklı'ya bakmıştı. Onunla işbirliği içinde oluşum mu beni hedef haline getirmişti? Belki de. Peki, neden canım bağışlanmıştı? O zaman bunu sormayı arka plana atmıştım. Kadının konuşmamak için kendini öldüreceğini bilemezdim. O an aklıma gelince tekrardan dolan gözlerimi ovaladım ve kafamı arkaya yaslayarak bakışlarımı tavana diktim.
Katilin Sancaklı'yı aradığı gün aklıma geldi. Bununla birlikte az önceki düşüncem onaylandı. Zaten katilin kendisi söylemişti. Onunla işbirliği yaptığım için beni öldüreceğini kendisi söylemişti. Derya onun karısıydı, şimdiyse davaya bağlı bir cinayetten göz altına alınmıştı. Yolun sonunda hep Sancaklı vardı. Her şey , Cihan Sancaklı içindi.
Amaçları onu yok etmekti ve bende onun yanında olduğum için, öldürülecektim. İçim buz kesilirken titreyen ellerimi bacaklarımın arasına aldım. Oturduğum koltuğa daha da sinerek gözlerimi kapadım ve gizlenmek istedim. Herkesten, her şeyden gizlenip gücümü toplamak. İntikamım için. Beni bu hayata bağlayan tek şey için.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIRADAKİ KİM?
Mistério / Suspense13 sene önce ailesini katledilmiş olarak bulan İclal İlhanlı hayatını intikamına adar. Ailesinin katilini bulabilmek için her türlü yola çıkmaya hazır olan İclal'in yolu Harun Güç ile kesişir. Ona olan minneti boyun eğmesine sebep olurken yardımını...